Esas No: 2021/3961
Karar No: 2022/904
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/3961 Esas 2022/904 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2021/3961 E. , 2022/904 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 19.HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun kısmen kabulüne yönelik olarak verilen karar, taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmekle, duruşma günü olarak belirlenen 10/02/2022 tarihinde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; 10.08.2011 tarihinde, süresiz olarak şirketlerinde çalışması için, davalı ile pilot sözleşmesi imzaladıklarını, davalının 03.01.2013 tarihinde 3 yıl boyunca işinden ayrılmayacağına dair taahhütname vererek aykırı davranması halinde kendisine verilen eğitim bedellerini bakiye süresiyle orantılı olarak ödemeyi kabul ettiğini, buna rağmen 18/12/2013 tarihinde ücretsiz izne çıkarılan davalının 06/01/2014 tarihli ihtarname ile haksız ve hukuki mesnetten yoksun sebeplerle ve taahhütnamesine de aykırı olarak hizmet sözleşmesini feshettiğini bildirdiğini, bu nedenle hizmet akdinin 10-c maddesine göre en son almış olduğu ücret ve uçuş tazminatı tutarının 3 katı olan 10.626 Euro (3.542 Euro x 3) karşılığı Türk Lirası’nı ve taahhütname uyarınca da eğitiminden kaynaklanan 11.581 Euro karşılığı Türk Lirası’nı ödemesi gerektiği hususunun bildirildiğini, ödeme yapmaması nedeniyle 22.207 Euro tazminatın tahsili için İstanbul 32. İcra Müdürlüğü’nün 2014/8422 esas sayılı dosyasında başlattıkları takibe davalı tarafça yapılan haksız itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının takip miktarının %20'sinden az olmamak üzere yasal icra-inkar tazminatını ödemesini istemiştir.
Davalı; yaz sezonundaki yoğun uçuşlarda davacı şirketin ve ... Genel Müdürlüğü’nün yönetmeliklerine aykırı uygulamalara maruz kaldığını, 2 Mayıs 2013 tarihli, ... 257 sefer sayılı uçuşun bu ihlallerin tipik bir örneği olabileceğini, bu uçuşa takiben yasal olarak verilmesi zorunlu 2 günlük dinlenme süresi içerisinde gözükmekte olmasına rağmen uçuş yapmak zorunda kaldığını, davacı şirketin işletme talimatının bölüm 7'de belirtilen kurallarını uygulamadığını, şirketin bir ay içerisinde yasal olarak 7 gün dinlenme süresi vermesi gerekirken boş gün sayısının 6 gün olarak sınırlandırıldığını, 18 Aralık 2013 tarihinde şirkete çağrılarak 15 Aralık 2013 tarihinde yaptığı ... 154 sefer sayılı İstanbul-İzmir uçuşu esnasında 1000 feet altında gereken parametrelerde (olması gerekenden daha yüksek sürat) olmadığı, yine ... 155 sefer sayılı İzmir-İstanbul uçuşunda uçağın maksimum ağırlığının 150, 200 kilogram üzerinde (maksimum iniş ağırlığı 64500 kilogram) iniş yapma nedeniyle sorgulandığını ve suçlandığını, bunun üzerine ücretsiz izne çıkarılarak ücretini kendisinin karşılayacağı simülasyon eğitimi almasına karar verildiğini oysaki asıl sorumlu olan kaptan pilotun ne ücretsiz izne ayrılmak zorunda bırakıldığını ne de simülatör sınavına girmesinin istendiğini, bu durumun çifte standart uygulandığının açık kanıtı olduğunu, bu nedenle hizmet sözleşmesini haklı nedenle tek taraflı olarak feshettiğini beyan ederek haksız davanın reddiyle davacı yanın %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; davalının, davacı şirkette sözleşme yenileninceye kadar yaklaşık 2 buçuk yıla yakın süre çalışmış olması, memnun kalındığı için karşılıklı mutabakat ile sözleşmesinin yenilenmesi ve yenilemeden sonra yardımcı pilot olarak görev yaptığı bir uçuş sırasında kaptan ... ...'ı iniş yaparken hızlı olduğu hususunda uyarmaması nedeniyle şirket tarafından ücretsiz izne ve kendisinin karşılayacağı eğitime mecbur tutulması, buna rağmen asıl sorumlu kaptan pilot ile ilgili benzer işlemlerinin yapılmaması dikkate alındığında, davalının sözleşmesini feshetmesinin haklı nedene dayandığının kabulü gerektiği bu nedenle davacının davalıdan ihbar tazminatı ve çalışmadığı süreye tekabül eden ve sözleşmede belirlenen tazminat miktarını talep edemeyeceği kabul edildiğinden davacının İstanbul 32. İcra Müdürlüğü’nün 2014/8422 esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali talebinin reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; davalının yardımcı pilot olarak çalıştığı uçuş sırasında kaptan pilotu uyarmaması nedeniyle davacı şirket tarafından ücretsiz izne ayrılarak eğitime tabi tutulması üzerine sözleşmesini feshetmesinin haklı sebep oluşturduğu kanaatiyle sözleşmenin 10c maddesi kapsamındaki tazminat talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu ancak davalı tarafından 03/01/2013 tarihinde imzalanan taahhütnameye göre davacının 10.133,28 Euro eğitim giderini istemekte haklı olduğu gerekçesiyle davacının istinaf talebinin kısmen kabulüne, davanın kısmen kabulü ile, davalının İstanbul 32. İcra Müdürlüğü’nün 2014/8422 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 10.133,28 Euro’luk kısmının iptaline, takibin 10.133,28 Euro üzerinden devamına, davacının icra inkar tazminatına yönelik talebinin reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK'nın 266. maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
HMK’nın 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme yaptırabileceği açıklanmıştır.
Bilirkişiler, raporlarını hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.
Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hâkim çelişkiyi gidermeden karar veremez.
Somut uyuşmazlıkta; davalının hizmet akdini haklı nedenle feshedip etmediğine dair bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da, alınan raporlarda davalının fesih ihtarnamesinde bildirdiği fesih sebeplerinin tamamı tartışılmadığı gibi, davalıya yönetmeliklerle belirlenmiş uçuş süreleri sonrası ve aylık verilmesi gereken boş süreler ile dinlenme sürelerinin yanlış hesaplandığına, uçuş planlarının en az 15 günlük yayınlanmadığına dair iddiaların da eksik ve yanlış incelendiğine dair itirazlara yeterli şekilde yanıt verilmemiştir. Oysaki davalının 15 Aralık 2013 tarihinde yardımcı pilot olarak katıldığı ... 154 sefer sayılı İstanbul-İzmir uçuşu esnasında 1000 feet altında gereken parametrelerde (olması gerekenden daha yüksek sürat) olmadıkları tarafların da kabulündedir. Bu durumda mahkemece; uyuşmazlık konusu hava yolları taşımacılığı sektöründe çalışan pilotların çalışma koşullarına ilişkin mevzuat hükümlerinde uzman pilot ve yöneticilerin yer aldığı bilirkişi heyetinden, davalının kaptan pilotu uyarmamakta kusurlu olup olmadığının, yapılan hata karşısında kaptan pilot ile davalıya eşit işlem yapılmamasının hava yolu şirketlerinin genel uygulamalarına göre yerinde olup olmayacağının ve pilotluk mesleğindeki teamüllere göre işverenin davalıyı ücretsiz izne ayırması ve ücretini pilotun karşılayacağı simülasyon eğitimine tabi tutmasının uygun bulunup bulunmadığının, davacının davalıya boş süreler ile dinlenme sürelerini tam olarak kullandırıp kullandırmadığının ve uçuş planlarını mevzuata uygun şekilde yayınlayıp yayınlamadığının ayrıntılı bir şekilde mevzuat hükümleri ve uyuşmazlığa konu iş kolundaki işyeri uygulamaları ve teamüllerle açıklanması suretiyle davalının hizmet akdini haklı nedenle feshedip etmediğinin belirlendiği ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun, tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken, itiraza uğramış, eksik inceleme yapan bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi’nin 29/03/2021 tarih 2018/3243 E. - 2021/680 K. sayılı kararının HMK'nın 371. maddesi uyarınca taraflar yararına BOZULMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yekdiğerinden alınıp yekdiğerine verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, dosyanın kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 10/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.