21. Hukuk Dairesi 2020/226 E. , 2020/2253 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
A)Davacı İstemi;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin iş kazasından sürekli iş göremezliğe uğraması nedeniyle 2.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın iş kazası tarihinden işleyecek faiziyle tahsilini, ıslah dilekçesiyle de maddi tazminat istemini 78.999,81 TL’ye ıslah etmiştir.
B)Davalıların Cevapları;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının hemen hastaneye götürüldüğünü, tedavisinin yaptırıldığını, iş kazasının SGK"ya bildirildiğini, meydana gelen iş kazasında müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararı;
İlk derece mahkemesince, davacı lehine 67.044,34 TL maddi ve 15.000 TL manevi tazminatın iş kazası tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Kararı;
İlk Derece Mahkemesi kararının davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
E) Temyiz Nedenleri,
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, manevi tazminata kesin olarak hükmedilmesinin hatalı olduğunu hükmedilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğinden davanın reddi gerektiğini, sürekli iş göremezlik oranına yapılan itiraz doğrultusunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, davacının görev tanımı dışında yer alan işe karışarak kazaya kendisinin sebebiyet vermesi nedeniyle kusurlu olduğunu, dava harici Hakan Mobilya Şirketinin kusuru nedeniyle illiyet bağının kesildiğini, hesap raporunun hatalı olduğunu raporun denetime elverişli olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici sebeplerle temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine;
2- Dava, sigortalının iş kazası neticesinde vefatı nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, davacının davalı şirket tarafından işletilen otelde kat görevlisi olarak çalışmaktayken olay günü dava harici Hakan Mobilya İmalat ve İnşaat şirketine yaptırılan ahşap doğramaların montajı esnasında çıkan tozları çekmek üzere istenilen süpürgenin çalışıp çalışmadığını kontrol ederken elini süpürgenin bağlı olduğu daire testereye kaptırması neticesinde iş kazası geçirdiği, sürekli iş göremezlik oranının %16,2 olarak tespit edildiği, olayın SGK tarafından da iş kazası kabul edildiği ve gelir bağlandığı, hükme esas alınan kusur raporuna göre iş kazasının gerçekleşmesinde davalı işveren şirket %50, davacı %25, dava harici ... Mobilya Şirketinin ise %25 oranında kusurunun bulunduğunun tespit edildiği, hükme esas alınan 21/08/2017 tarihli ek hesap raporunda, sürekli iş göremezlik oranında indirim yapılmış olan hesaptan, gelirin rücuya kabil kısmı tenzil edildikten sonra davacının kusuru oranında indirm yapılarak tazminat alacağının hesaplandığı anlaşılmıştır.Sigortalının sürekli iş göremezliğe uğraması nedeniyle uğradığı tazminat miktarı, işçinin rapor tarihindeki PMF 1931 işaretli tabloya göre hesap edilecek bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluşmaktadır. Başka bir anlatımla, işçinin günlük brüt geliri, net ücrete dönüştürülerek bilinen dönemdeki kazancı mevcut veriler nazara alınarak iskontolama ve artırma işlemi yapılmadan hesaplanıp, bilinmeyen dönemdeki kazancının ise, 60 yaşa kadar yıllık olarak % 10 artırılıp % 10 iskontoya tabi tutulacağı, 60 yaşından sonrada bakiye ömrü kadar (pasif) dönemde elde edeceği kazançların ortalama yönteme başvurulmadan, her yıl için ayrı ayrı hesaplanacağı, hesaplanacak tazminatta sigortalının geçici iş göremezlik döneminde %100, sürekli iş göremezlik döneminde ise tespit edilen sürekli iş göremezlik oranı doğrultusunda indirim yapılmak suretiyle hesap yapılacağı bu hesaptan davacının kusuruna isabet eden miktar indirildikten sonra, belirlenecek tazminattan SGK tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödeneği ödemeleri ile sürekli iş göremezlik oranı üzerinden bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin rücuya kabil kısmının tenzili ile davacının netice maddi tazminat alacağının belirlenmesi Yargıtay’ın ve Dairemizin yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, hükme esas alınan 21/08/2017 tarihli hesap raporunda maddi tazminattan %16,2 oranındaki sürekli iş göremezlik oranında indirim yapıldıktan sonra davacının kusuru oranında indirim yapılıp maddi tazminat alacağı belirlenip bu orandan ilk peşin sermaye değerli gelirin rücuya kabil kısmı tenzil edilmesi gerekirken, öncelikle gelirin tenzil edilip ardından kusur oranında indirim yapılması hatalı olmuştur. Bu açıklamalar doğrultusunda mahkemece yapılacak iş 21/08/2017 tarihli hesap raporundaki verilerde %16,2 sürekli iş göremezlik oranında indirimi yapıldıktan sonra belirlenen tutardan, davacının %25 oranında indirim yapıldıktan sonra SGK tarafından yapılan geçici iş göremzlik ödemesinin ve gelirin ilk peşin sermaye değerinin rücuya kabil kısmını tenzil ederek davacının maddi tazminat alacağını belirlemek, öte yandan yapılacak hesapta iş bu raporda esas alınan bilinen devre tarihini ileri çekmemek ve asgari ücrette rapordan sonra yürürlüğe giren farkları rapora yansıtmamaktan ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 15/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.