MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... Yönetimi,... Köyü 5518 ada 6 parsel sayılı 484,31 m² yüzölçümündeki taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde kaldığını iddia ederek dava açmış; mahkemece davanın kabulü yolunda verilen karar Hazine tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02/04/2012 tarih ve 2011/16798 - 2012/4942 sayılı kararıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: " Davanın kesinleşmiş orman sınırı içinde kalan yere ilişkin açıldığı, mahkemece talepten fazlasına veya başka şeye karar verilemeyeceği (H.M.K. md. 26) halde; hava fotoğrafında tamamının orman olması nedeniyle tamamının tapu kaydının iptaline karar verildiği, oysa yalnızca kesinleşen orman sınırı içinde kalan (A2) ile işaretli 242.17 m² bölüm hakkında karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne, dava konusu parselin (A2) işaretli bölümünün tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 21/07/2000 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu 1974 yılında yapılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 22/10/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.