MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


Davacı ... (...) vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 04/05/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylemden kaynaklı alacağın istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/01/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22.maddesi uyarınca doğrudan temin usulü ile alım yapan kamu görevlilerinin kurum zararına sebebiyet verdiği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, asıl davada ve birleşen davada davalıların eylemi nedeniyle oluşan kurum zararının tazmini isteminde bulunmuştur. Mahkemece asıl dava yönünden istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, birleşen ...... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/110-2014/106 E-K sayılı dava dosyası yönünden hüküm kurulmamıştır.
HMK"nun 297/2 maddesi gereğince mahkemece davacının istek sonuçlarının her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması ve taraflara yüklenen borç ve hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde duruşma tutanağına yazılması ve gösterilmesi gerekir.
Dosya kapsamına göre yukarıda açıklanan usul kurallarına aykırı olarak birleşen ...... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/110-2014/106 E-K sayılı dava dosyası yönünden hüküm kurulmaması doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 03/04/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.