Esas No: 2021/5399
Karar No: 2022/324
Karar Tarihi: 24.01.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/5399 Esas 2022/324 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2021/5399 E. , 2022/324 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 18. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İSTANBUL 20. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurularının esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; İBB Meclisinin Haliç ve çevresindeki tüm sanayi kuruluşlarının şehir dışına çıkarılması konusunda aldığı karar gereğince 03.01.1985 tarihinde onanan 1/5000 Nazım İmar Planında İstanbul ... İkitelli yöresinin Sanayi, Küçük Sanayi, Depolama alanı olarak ayrıldığını, Haliç çevresinde faaliyet gösteren sanayi kuruluşlarının da kooperatif olarak örgütlenerek kendilerine yer temini için mülga Arsa Ofisi Genel Müdürlüğüne başvurduklarını, bu şekildeki talep ve başvurular sonucunda İBB Başkanlığınca onanan 1/5000 ölçekli planda kooperatiflere ayrılan sahanın mülga Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü tarafından Bayındırlık ve İskan Bakanının 02.12.1985 tarihli ve 3014/2045 sayılı olurlarıyla kamulaştırıldığını, alınan kamulaştırma kararı çerçevesinde kooperatiflere ayrılan sahada bulunan taşınmazların kamulaştırma işlemlerinin 1164 sayılı Kanun'un o tarihte yürürlükte olan 2/e ve 16.maddeleri gereğince ilgili kooperatiflerden avans alınmak suretiyle yürütüldüğünü, protokoller imzalandığını, bu kapsamda davalı kooperatifçe düzenlenen Beyoğlu 23. Noterliğinin 24.11.1993 tarih ve 62819 yevmiye nolu taahhütnameyle kamulaştırılıp kendisine devri yapılan taşınmazlarla ilgili açılmış ve açılabilecek her türlü davanın aleyhe sonuçlanması hâlinde davacı İdarenin her türlü zarannın karşılanacağının taahhüt edildiğini, davalı ile İmzalanan 10.09.2006 tarihli protokolün 3/A-1 maddesinde açılan davalar sonucunda hükmedilen tutardan kooperatifin sorumlu olacağının açıkça hükme bağlandığını, davalı kooperatifin sahasında kalan taşınmazlardan olan İstanbul Başakşehir İkitelli Köyü 2312 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasıyla ilgili olarak davalı kooperatifçe verilen avans kullanılmak suretiyle kamulaştırma bedelinin bankaya bloke edildiğini ve taşınmaz malikine kamulaştırma evrakı tebliğ edildikten sonra taşınmazın idare adına tescilini sağlamak için tescil davası açıldığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1989/718 E. sayılı kararı ile taşınmazın idare adına tescil edilip sonrasında davalı kooperatife devredildiğini, taahhütnameye rağmen davalı kooperatifin sahasında kalan ve kamulaştırılarak devredilen 2312 parsel sayılı taşınmazın eski maliklerinden ...mirasçıları tarafından ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/315 E. sayılı dosyası üzerinden açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası sonucunda hükmedilen bedelin davalı kooperatifçe ödenmediğini, davanın davacıları tarafından Trabzon 2. İcra Müdürlüğünün 2013/6966 E. sayılı dosyası ile icra takibine koyularak İdareye icra emri tebliğ ettiklerini, bu nedenle paranın ödenmesi için davalı kooperatife yazı yazıldığını ancak davalı kooperatifin ödeme yapmayacağını bildirdiğini, icra dosyasına 08.12.2015 tarihinde 1.491.893 TL ödeme yapıldığını, bilahare bakiye borca ilişkin Trabzon 4.İcra Müdürlüğünün 2015/71283 E. sayılı dosyasından 25.12.2015 tarihli muhtıra gönderilmesi üzerine 25.02.2016 tarihinde 17.109 TL daha ödeme yapıldığını ileri sürerek; İdare tarafından icra dosyasına ödenen bedelden şimdilik 829.951 TL'nin 08.12.2015 tarihinden itibaren, kamulaştırmasız el atma davasında ödenen harç ve posta gideri toplamından şimdilik 61.581 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile 519.683,13 TL'nin 25.02.2016 tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş; karara karşı, taraf vekilleri istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; tarafların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre; davalının tüm, talep edilen KDV bedelinin davacı tarafından ödenmediği, böylelikle talep edilemeyeceğinin anlaşılmasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava, davacının kamulaştırmasız el atma davası sonucunda dava dışı kişilere ödemek zorunda kaldığı tutarın, aralarındaki protokol ve taahhütnamelere istinaden davalının sorumlululuğunda bulunduğu iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
Her ne kadar ilk derece mahkemesince, tezyidi bedel davasında ödenen tazminat bedelinden eskalasyon hesabı ve mahsubu yapıldıktan sonra bulunan değer ve icra takibi nedeniyle yapılan masraf ödemesi üzerinden 1/2 oranında kusur indirimi yapılarak hüküm tesis edilmişse de, benzeri konuda açılan ve kesinleşen emsal dava dosyalarında davacının kamulaştırma işlemlerini azami özen ve dikkat göstererek ve süresinde yapsaydı dahi açılacak tezyidi bedel davası nedeniyle bir fark doğup doğmayacağı belirlenerek sonuca gidilmesinin zorunlu olduğu ve taahhütname olduğu hallerde davacı idarenin %50 kusurlu bulunduğu gözetilerek, mahkemece taahhütname olan eldeki dosyalarda davacı idarenin müterafik kusurunun, dosya kapsamına, hak ve nesafete, emsal kararlara uygun olarak %50 olarak tespit edilerek, ödenen bedelden bu kusur oranında indirime gidilip karar verilmesi gerektiği yönündeki Dairemizce kabul edilmiş yerleşik uygulamaya uygun şekilde, davalı davacı tarafından 3. kişiye ödenen tazminat, icra giderleri ve tezyidi bedel davasında davacıya yüklenilen mahkeme masraflarına ilişkin kısmın 1/2'sinden sorumludur.
Hal böyle olunca mahkemece; davalının, ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.04.2013 tarihli ve 2011/315 E. 2013/100 K. sayılı kamulaştırmasız el atma davasında verilen ilamın icrasına yönelik davacı aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle, icra dosyasına 08.02.2015 tarihinde yapılan 1.491.893 TL ödeme ile 25.02.2016 tarihinde yapılan 17.109 TL ödeme toplamı olan 1.509.002 TL'nin 1/2'sinden sorumlu olduğu gibi, kamulaştırmasız el atma davasında davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına hükmedilen 48.167,70 TL bakiye karar ve ilam harcı ile davacı üzerinde bırakılmasına karar verilen ve dosya kapsamı itibariyle 1.681,54 TL olduğu anlaşılan bakiye yargılama giderine ilişkin bedelin de 1/2'sinden sorumlu olduğu nazara alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK'nın 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca, bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, 26.624 TL bakiye temyiz harcının davalıya yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 24/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.