4. Hukuk Dairesi 2017/2062 E. , 2019/2013 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... ...... tarafından, davalı ...... AŞ aleyhine 17/05/2015 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21/11/2014 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı şirket vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, Avukatlık Kanunu’nun 165. maddesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı; avukat olduğunu, dava dışı müvekkili adına işçilik alacakları için icra takibi başlattığını, davalının takibe itiraz ettiğini, bunun üzerine itirazın iptali davası açtığını, yargılamanın devamı sırasında müvekkilinin davalı ile anlaşarak davadan feragat ettiğini, vekalet ücretini alamadığını, vekalet ücretinin tahsili için ...... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2012/2445 esas sayılı icra dosyasında takip başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, Avukatlık Kanunu’nun 165. maddesi uyarınca vekalet ücretinden sulh ile sonuçlanan işlerde her iki tarafın da müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatı isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, Avukatlık Kanunu"nun 165. maddesi uyarınca davalının, hem akdi vekalet ücretinden, hem de yargılama sonunda hasma tahmil edilecek karşı taraf vekalet ücretinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu belirtilerek istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Avukatlık Kanunu’nun 165. maddesinde; “İş sahibinin birden çok olması halinde bunlardan her biri, sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde her iki taraf avukat ücretinin ödenmesi hususunda müteselsil borçlu sayılırlar.” hükmü düzenlenmiştir.
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 05/10/2018 tarihli ve 2017/6 E. - 2018/9 K. sayılı kararında ; Avukatlık Kanunu’nun 165. maddesinde düzenlenen “ ücret dolayısıyla müteselsil sorumluluk ” hallerinden olan sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödenmesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken akdi vekalet ücretinin dahil olmayacağı belirtilmiştir.
Açıklanan yasal düzenleme ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun yukarıda anılan kararı uyarınca; her iki tarafın müteselsilen sorumlu olduğu avukatlık ücreti, davanın kazanılması ya da takibin sonuçlanması halinde, yargılama gideri olarak hasma tahmil edilecek olan ücrettir. Davacının kendi müvekkili ile arasındaki vekâlet ilişkisine göre hak ettiği akdi vekalet ücretinden, bu ilişkinin dışında bulunan davalı sorumlu tutulamaz.
Şu durumda; yanılgılı gerekçe ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre hesaplanan vekalet ücretinin yanı sıra, akdi vekalet ücretinden de davalının sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/04/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.