
Esas No: 2021/11782
Karar No: 2022/5907
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/11782 Esas 2022/5907 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Dava, orman sınırları dışına çıkarıldığı iddia edilen bir taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili için açılmıştır. Mahkeme, daha önceki kararların da ışığında dava konusu taşınmazın hangi alanlarda kaldığını belirlemek için yeniden keşif yapılması gerektiğine karar vermiştir. Bu nedenle, Mahkeme kararı bozmuştur ve yeniden keşif yapılması gerektiğini vurgulamıştır.
Kanun Maddeleri:Aynı zamanda dava dosyaları birleştirilmeli ve mahallinde yeniden yapılacak keşif sonucunda fen ve orman bilirkişilerden davacı Hazine tarafından benzer taleple açılan dava dosyalarına konu yerlerin hepsini bir arada ve tahdit haritasına göre konumlarını da gösteren krokili rapor alınmalı ve bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. - 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 11.11.1982 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 3302 sayılı Kanun'a göre 23.06.1994 tarihinde ilanı yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Akyayla Köyünde 2006 yılında kadastro çalışmaları sonucunda dava konusu yer, kadastro çalışmaları sırasında 191 ada 1 nolu taşınmaz olarak Maliye Hazinesi adına tespit görmüştür.
Davacı Hazine vekili, Burdur Merkez ... Köyü Tekke Mevkii 8.268,04 m2 miktarındaki taşınmazın kesinleşen orman tahdit sınırları içinde kalmakta iken mezkur yerlerde 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesine göre orman sınırları dışına çıkarıldığını, 2/B maddesine göre orman sınırları dışına çıkartılan taşınmazların hazine adına tapuya tescil edildiklerini, 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi ile orman dışına çıkan taşınmazların tapulu iken Orman Genel Müdürlüğünün dava açma yetkisi bulunmadığından Hazine olarak davayı açtıklarını belirterek, tapu kaydının iptali ile 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi ile Hazine lehine çıkartılarak Hazine adına tapuya tesciline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/200 Esas ve 2005/393 Karar sayılı kararı ile, davanın reddine karar verildiği, hükmün Hazine tarafından temyizi neticesinde Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 2006/12878 Esas, 2006/12219 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu görülmüştür.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; anılan hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Hazine, davalılar adına Temmuz 1965 tarih ve 51 nolu tapu kaydı ile kayıtlı bulunan taşınmazın 6831 sayılı Kanun’un 2/B maddesi gereğince Hazine lehine orman sınırları dışına çıkarılan alanda kaldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tesciline ve davalıların müdahalelerinin men’ine karar verilmesi istemiyle 21.05.1997 tarihinde dava açmıştır.
Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/127 Esas, 1998/405 Karar kararı ilamı ile davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 1998/4961-5057 Esas ve Karar sayılı ilamı ile bozularak dosya, Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/258 Esas nosuna kaydedilmiştir.
Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/258, 2000/292 Esas ve Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş; anılan hüküm de Hazine tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2000/16090 Esas, 2001/195 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş; dosya Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/200 Esas nosuna kaydedilmiştir.
Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/200 Esas ve 2005/393 Karar sayılı kararı ile de davanın reddine karar verildiği, hükmün Hazine tarafından temyizi neticesinde Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 2006/12878 Esas, 2006/12219 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur. Anılan bozma ilamında özetle "çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 11.11.1982 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunduğu, daha sonra 3302 sayılı Kanun'a göre 23.06.1994 tarihinde ilanı yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması olduğunu, yörede arazi kadastrosu yapılmadığı vurgulanmış; Mahkemece davalıların tutunduğu Temmuz 1965 tarihli ve 51 nolu tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uyduğu ve taşınmazın orman kadastro sınırları dışında kaldığı, zilyetlik koşullarının da oluştuğu belirlenerek hüküm kurulmuşsa da hükmüne uyulan 1. Hukuk Dairesinin bozma kararının tam olarak yerine getirilmediği, dosya içinde yer alan orman kadastro tutanaklarının incelenmesinde, çekişmeli taşınmazın iç parsel olarak orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı, 2/B ile ilgisinin bulunmadığı, davalıların tutunduğu 8268 m2 yüzölçümlü Temmuz 1965 tarih 51 nolu tapu kaydının sınırlarının D: Gülistan hissesi, K: Gökem, G: Orta oluk okunmakta olup, yerel bilirkişilerin 'ortaoluk' sınırının orman sahası içinde kaldığını açıkladıkları, orman kadastro haritasının incelenmesinde taşınmazın güneyden kuzeye doğru şerit halinde uzanan orman içi parsel olduğu, doğu ve batı da ise geniş orman alanının bulunduğu, 3402 sayılı Kanun'un 20/C maddesi gereğince yüzölçümü ile geçerli olduğu halde, fen elemanı ... ... tarafından hazırlanan raporda davalıların kullandığı yerin 12.597 m2 olduğunun açıklandığı, gelen kök tapu kaydından Temmuz 1965 tarih 41-42 nolu tapu kayıtlarının iptali için Hazine tarafından 2/B madde uygulamasına dayanılarak açılan Burdur Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/164 ve 1997/165 sayılı tapu iptali ve tescil davaları sonunda, 'taşınmazların fiziki toprak yapısı itibariyle zilyetlikle mülkiyet edinilemeyecek yerlerden olduğu ve aynı zamanda dava konusu yerlerin 2/B madde sahasında kaldığı' gerekçesi ile Hazine davasının kabulüne dair verilen mahkeme kararlarının Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 22.10.1998 tarihli ve 11545 ve 11560 sayılı ilamıyla onandığı, sözü edilen kararların eldeki dava açısından 'güçlü delil' niteliğinde olduğu belirtilerek; o halde Mahkemece yeniden yapılacak keşifte kök tapu kayıt kapsamı 3402 sayılı Kanun'un 20/C maddesine göre yüzölçümüne değer verilerek belirlenmesi, uygulamada 1997/164 ve 1997/165 sayılı dosyalardaki bilgi ve belgelerden yararlanılması, tapu kaydını yüzölçümü kapsamı dışında kalan bölümlerin sınırdaki ormandan açıldığı ve Hazinenin devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiasıyla dava açması nedeniyle tapu kaydının cinsi de gözönünde bulundurularak, tapu kaydının ifrazından önceki sınırlarına göre yüzölçümü kapsamı belirlenip o bölüm haritaya bağlanması, bu bölüm orman içinde kalıyorsa tapu kaydının iptaline ve orman niteliği ile 2/B madde uygulama alanında kalıyorsa yine tapu kaydının yüzölçümüyle kapsadığı alan orman ve 2/B madde alanında kalmıyorsa, tapu kaydı kapsamı bu harita alanı olduğu kabul edilerek, hem bu alan dışında ve hem de orman ve 2/B madde alanı dışında kalan dava konusu edilen bölümlerin tapu kaydı kapsamı dışında kalması nedeniyle çekişmeli yer haritaya bağlanarak asıl sahibi olan Hazine adına tesciline karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Bozma ilamı sonrasında çekişmeye konu yer hakkında 191 ada 1 parsel sayısı altında tutanak düzenlenmesi nedeniyle Kadastro Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği ve Kadastro Mahkemesinin belirtilen esas numarası üzerinden yapılan yargılama sonunda da davanın kısmen kabulüne, 191 ada 1 sayılı parselin tapu miktarının kapsamında kalan alanın davalı gerçek kişiler adına, geriye kalan kısmının da Hazine adına tesciline karar verilmiş olduğu; eldeki dosyada ise, çekişmeli Temmuz 1965 tarih ve 51 nolu tapu kaydının 191 ada 1 sayılı parselin bir bölümünü kapsadığı daha önceki bozma ilamı ile belirlenmiş olup, 191 ada 1 sayılı parselin ise (P1) nolu orman iç parseli olarak orman sınırları dışında bırakıldığının bilirkişi raporlarında belirtildiği, buna göre, aynı parsele ilişkin eldeki dosyadaki raporlar ile Burdur Kadastro Mahkemesinin 2008/46 Esas sayılı dosyası arasında bağlantı bulunduğu anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, her iki dava dosyasında da 191 ada 1 sayılı parsel yönünden hüküm kurulduğu gözetilerek, dava dosyaları birleştirilmeli ve mahallinde yeniden yapılacak keşif sonucunda fen ve orman bilirkişilerden davacı Hazine tarafından benzer taleple açılan dava dosyalarına konu yerlerin hepsini birarada ve tahdit haritasına göre konumlarını da gösteren krokili rapor alınmalı ve bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 20.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.