Esas No: 2021/5204
Karar No: 2022/210
Karar Tarihi: 20.01.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/5204 Esas 2022/210 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2021/5204 E. , 2022/210 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 46. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne yönelik verilen kararın süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, taraflar arasında 28/11/2014 tarihinde avukatlık sözleşmesi imzalandığını, vekalet ücret sözleşmesi kapsamında davalının tüm işlerini yerine getirdiğini, davalının nedensiz olarak 05/01/2017 tarihinde sözleşmeyi feshettiğini ve kesilen faturanın iade edildiğini, sözleşmeye göre verilen işlerin asgari ücret tutarının davalı tarafından ödenmesi gerektiğini, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2015/422 Esas numaralı ve 27.657.465,75 TL müdeeabihi olan davayı yürüttüğünü, asgari ücret tarifesi üzerinden 341.775,00 TL vekalet ücreti alacağı olduğunu, bunun için ... 3.İcra Müdürlüğünün 2017/611 Esas sayılı dosyasında takip başlattığını, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek şimdilik 10.000,00 TL ile sınırlı olarak takibe itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, sözleşmede kararlaştırılan sözleşmenin feshine ilişkin süreye uyulmadığı, yeni dönem için davalının sözleşmeyi feshetmesinin azil niteliğinde olduğu davalının azlinin yerinde olmadığı, davacı tarafından sürdürülen ve sonuçlandırılan iş ve işlemler için davacının alacağının doğacağı, toplanan delillere göre davacı tarafından davalı adına Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2015/422 sayılı dosyada 21/04/2015 tarihinde 27.657.465,75 TL miktarlı dava açılıp takip edildiği,davacının bu
takip ve temsili nedeniyle ücreti vekalet alacağına hak kazanacağı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının ... 3. İcra dairesinin 2017/611 esas sayılı dava dosyasındaki asıl alacağın 10.000,00TL'lik bölümüne yapıtığı itirazın iptaline,takibe bu miktar üzerinden devam edilmesine,alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş; hüküm süresi içinde davalı tarafça istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince;davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulü ile davalının ... 3. İcra dairesinin 2017/611 esas sayılı dava dosyasındaki, asıl alacağın 10.000,00 TL'lik bölümüne yaptığı itirazın iptaline, takibe bu miktar üzerinden devam edilmesine,alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir.
1- Davalının temyiz itirazları yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacının temyiz itirazları yönünden;
Dava, sürekli avukatlık hizmetleri sözleşmesinden kaynaklanan vekalet ücreti alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 28/11/2014 tarihli "Sürekli Avukatlık Hizmetleri Sözleşmesi" başlıklı sözleşme akdedilmiştir. Sözleşmenin 2. maddesinde; "01/11/2014 tarihinde 31/12/2015 tarihine kadar geçerlidir.Taraflar fesih ihbarında bulunmazlarsa sözleşme yıllık TEFE/TÜFE ortalamasında ücret artışı yapılarak uzayacaktır." hükmü yer almaktadır.Sözleşmenin 4.maddesinde ;"Sözleşme süresi içinde taraflar,1 (bir)ay önceden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle sözleşmeyi feshedebilir.Herhangi bir şekilde fesih halinde avukata verilen işlerin Asgari ücret kadarının avukata ödenmesi şarttır." hükmü kararlaştırılmıştır.
Davalı tarafça Kayseri 10.Noterliğinin 05.01.2017 tarihli 00669 yevmiye nolu ihtarnamesiyle sözleşmenin 30/12/2016 tarihinde sona erdiğini, vekaletnamenin yenilenmeyeceği bildirilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre vekalet akdi taraflarca,sözleşme süresi içinde bir ay önceden yazılı olarak bildirimde bulunmak suretiyle her zaman feshedilebilir. Davalı tarafça söz konusu süreye uyulmadan sözleşme feshedilmiştir. İlk derece mahkemesince ve bölge adliye mahkemesince davalının yazılı bildirime uymadığı gerekçesiyle davacının vekalet ücretine hak kazandığı kabul edilerek karar verilmiştir.
Ancak, bölge adliye mahkemesi davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararını kaldırma gerekçesinde;"... sözleşmenin 4.maddesine göre Borçlar Kanununun 25. ve 512. maddesi hükümlerinin dikkate alınmasını gerektiğini,avukatın süreli vekaletnamesi ile süre sonuna çakışan işlerin belirtilen şekilde ücret kararlaştırılmasının süreli sözleşmenin amacına uygun düşmediği,TBK'nin 51.maddesi gereğince takdiri indirim yoluna gidilerek Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2015/422 E. sayılı dosyasında, 21/04/2015 tarihinde 27.657.465,75 TL miktarlı dava açıldığı ve davacı tarafından yürütüldüğü, davacının bu dosyayı feshe kadar takip ve temsili nedeniyle 341.774,65 TL ücreti vekalet alacağına hak kazanacağı,bu miktardan 1/2 oranında takdiri indirim ile alacağın 170.887,32 TL olarak tespiti ile davacının istemiyle sınırlı olmak üzere davalının icra takibinin 10.000,00 TL lik bölümüne yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, iş yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine..." karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanununun 25. maddesinde;"Genel işlem koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak, karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştırıcı nitelikte hükümler konulamaz." düzenlemesi yer almaktadır.
Genel işlem koşulu TBK m.20’de düzenlenmiştir. Bir hükmün genel işlem koşulu taşıması için; sözleşme hükmü olması,önceden tek taraflı olarak hazırlanması, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanılmak amacıyla düzenlenmiş olması ve belirtilen nitelikteki sözleşme hükümlerinin kullanan tarafından sözleşme yapılırken karşı tarafa sunulması gerekir. Ancak, bu dört unsurun tamamını taşıyan sözleşme hükümleri genel işlem koşulu olarak nitelendirilir. Bu unsurlardan birinin dahi eksik olması, sözleşme hükümlerinin genel işlem koşulu olarak nitelendirilmesine engel olur.
Anılan sözleşme hükmünün bu açıklamaya göre genel işlem koşulu olarak ve dürüstlük kuralına aykırı hazırlandığı kabulünün mümkün olmadığı ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin tarafları bağlayıcı nitelikte olduğu değerlendirilerek sözleşmenin 4. maddesinde yer alan düzenlemeye göre avukata verilen işlerin asgari ücret tutarı kadarının ödeneceği hükmü yer aldığından sözleşme hükümlerine göre eldeki dava çözümlenmelidir.
Bu durumda, bölge adliye mahkemesince yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 371. maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 511,80 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, dosyanın HMK'nin 373/2 maddesi uyarınca dosyanın kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 20/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.