22. Ceza Dairesi 2015/9134 E. , 2015/2040 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, Konut dokunulmazlığını bozma, Mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Suça sürüklenen çocuklar müdafiinin 01.06.2011 tarihli temyiz dilekçesinde açıkça sanıklar ... ve ..."ın ismini yazdığından, sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin bulunmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suç tarihinde 12 -15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuğun eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 116/1, 151/1. maddelerinde düzenlenen hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçları için öngörülen cezaların üst sınırına göre aynı Kanunun 66/1-e ve 66/2. maddeleri uyarınca hesaplanan 4 yıllık olağan zamanaşımı süresinin kararın verildiği 31/05/2011 tarihinden, inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davalarının 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince AYRI AYRI DÜŞÜRÜLMESİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 35, 31/3, 62. maddeleri gereğince hesap edilen 6 ay 20 gün hapis cezasının aynı yasanın 50/3. maddesi gereğince 50/1-d maddesindeki seçenek yaptırıma çevrilirken mahkum olunan cezanın yarısından daha aşağı bir süre belirlenemeyeceğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesinde “çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Her ne kadar 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde, diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın 1412 sayılı CMUK"un 322. Maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının D-7 ve E-5. bentlerinden "Hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi hâlinde, kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği ve bu kararın derhâl infaz edileceği hususunun suça sürüklenen çocuk ihtarına (suça sürüklenen çocuk ..."a ihtar edildi)," ibaresi çıkarılmak suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
1-25/06/2010 tarihli olay yeri inceleme ve tespit tutanağında; bahse konu olay yerinin boş durumda bulunan tek katlı betonarme daire olduğunun belirtildiği, müştekinin de olayın meydana geldiği tek katlı dairenin kendisine ait olduğunu, dairenin bir süredir boş durumda durduğunu, kendisinin de bu dairenin hemen bitişiğinde bulunan binada oturduğunu beyan etmesi karşısında; ilgili yerin konut olarak kullanılıp kullanılmadığına veya eklenti niteliğinde olduğuna dair delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinden tartışılmadan eksik inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de ;
A-Konut dokunulmazlığını ihlal suçunun birden fazla kişi ile gerçekleştirilmesine rağmen uygulama yapılırken 5237 sayılı TCK"nın 119/1-c maddesinden artırım yapılmaması,
B-5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesinde “çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Her ne kadar 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde, diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
C-Adli Emanetin 2010/165 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında bir karar verilmemesi,
D-Yargılama giderinin birden fazla suça sürüklenen çocuk olmasına rağmen kimden ne oranda tahsil edileceği belirtilmeksizin sanıktan tahsili yönünde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesinin gözetilmesine, 08.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.