Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/21345
Karar No: 2012/26093
Karar Tarihi: 18.12.2012

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2012/21345 Esas 2012/26093 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, taşınmazlarının 3, 4 ve 5.katının davalılar tarafından işgal edilmesi nedeniyle, önceki açılan davada ecrimisil bedeli tespit edilerek davalılardan tahsil edilmiştir. Daha sonra icra takibine karşı yapılan itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı da istenilmiştir. Davacılar, hisseleri üzerindeki binanın asma katlı zemin ve asma katlı bodrum katının davalılarca kullanılması nedeniyle ecrimisil istemiş, ancak davalılar taşınmazın boş olduğunu ve kiraya verilebilir olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ıslah edilmiş haliyle kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay, davacıların ecrimisil taleplerinin ispatlanamadığı gerekçesiyle kararı bozmuştur. Kanunlar arasında, ecrimisilin davacının kötü niyetli işgalini ispat etmesi gerektiğini belirten hüküm bulunmaktadır (TMK.nun 6.maddesi).
3. Hukuk Dairesi         2012/21345 E.  ,  2012/26093 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Dava dilekçesinde 31.406,24 TL (ecrimisil) alacak için takibe yapılan itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatı istenilmiştir. ... 10.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/67 Esas sayılı dava dosyası da iş bu dosya ile birleştirilmiştir. Mahkemece davanın ve birleşen davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Her ne kadar, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talep edilmiş ise de; duruşma gününün taraflara bildirilmesi için gerekli posta pulu dosya içerisinden çıkmadığından; duruşma isteminin reddine karar verildi.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacılar vekili dilekçesi ile; hisseli olan taşınmaz üzerindeki binanın 3, 4 ve 5.katının, müvekkilinin rızası olmaksızın, 01.11.1998 tarihinden itibaren davalılar tarafından işgal edilmesi nedeniyle önceki açılan davada; 16.12.2005-02.02.2006 tarihleri arası için aylık 17.675,88 TL ecrimisil bedeli tespit edildiğini, bu miktarı ölçü alarak 02.02.2006-22.03.2007 tarihleri arası için hisselerine düşen miktarı 30.856,66 TL olarak hesapladıklarını ve ... 2.icra Müdürlüğünün 2007/1245 E.sayılı takibini başlattıklarını; davalıların kötü niyetli takibe itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalıların %40 inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.Birleşen ... 10.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/67 Esas sayılı dava dosyasında ise; davacı vekili, 44 parsel sayılı taşınmazda bulunan binanın 1/8 hissesinin müvekkillerine ait olduğunu, müvekkilinin rızası olmamasına rağmen; davalıların, binanın asma katlı zemin ve asma katlı bodrum katını bizzat kullanmış ve dava dışı 3.kişilere kullandırdıklarını idida ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 06.01.2005 tarihinden dava tarihine kadar müvekkilinin hissesine isabet eden tüm alacaklarının tespiti ile şimdilik 06.01.2005-31.12.2005 tarihleri arasında tahakkuk eden 30.600 TL alacağın, dönem sonundan itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.11.10.2010 havale tarihli ıslah dilekçesi ile; birleşen davada talep edilen ecrimisil bedeli 144,900 TL"ye yükseltilmiştir.
    Mahkemece, davanın ve birleşen davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hükmün taraf vekillerince temyizi üzerine, Dairemizin; 25.10.2011 günlü ve 2011/6098 E. - 2011/16431 K.sayılı ilamı ile "...Islah dilekçesi ile de; bilirkişi raporu doğrultusunda, 06.01.2005 tarihinden dava tarihine kadar tahakkuk eden 144,900 TL alacaklarının faiziyle tahsilini istemektedir. Davacı, fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak, şimdilik, (06.01.2005-31.12.2005 tarihleri arası için) 30.600 TL ecrimisil istediğine göre; 06.01.2005 tarihinden dava tarihine kadar geçen süre için hesaplanan ecrimisille ilgili olarak ıslah talebinde bulunabilir. Mahkemece, ıslah talebinin kabulü ile, bu çerçevede tarafların tüm delilleri toplanıp, oluşacak sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme sonucu, dava tarihine kadar ki dönem için açılmış bir dava bulunmadığından, (bu nedenle ıslah suretiyle müddeabihin artırılması da mümkün bulunmadığından) bahisle, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir." Gerekçesiyle bozulmuştur.Mahkemece, bozmaya uyulmuş, yeniden yapılan yargılama sonucunda; Davanın kabulü ile davalının icra takibine vaki itirazının iptaline ve takibin aynen devamına, icra inkar tazminat isteminin ise yasal şartları oluşmadığından reddine; Birleşen davanın ıslah edilmiş haliyle kabulüne ve 144.900,00 TL ecrimisilin 06.01.2005 tarihinden başlayacak yıllık dönem sonu tahakkuk tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, birleşen dava bakımından; davacılar, dava konusu binanın asma katlı zemin ve asma katlı bodrum katın davalılarca bizzat kullanılması ve 3.kişilere kiraya verilmesi nedeniyle, 06.01.2005 – 31.12.2005 tarihleri arası için şimdilik 30.600 TL ecrimisilin, ıslahla da müddeabihi artırarak, dava tarihine kadar geçen süre için 144.900 TL ecrimisilin faiziyle tahsilini talep etmişlerdir.Ecrimisil, kötü niyetli şagilin ödemekle sorumlu olduğu bir tür tazminat olup, en azı kira geliri, en çoğu ise tam gelir yoksunluğudur. Ancak, tazminata hükmedilebilmesi için davacının kötü niyetli işgali ve işgal süresini ispat etmesi gerekmektedir. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. (TMK.nun 6.maddesi). Buna göre, ispat yükü ilk önce davacı tarafa düşer.Davacı taraf, davalıların dava konusu yerleri ecrimisil talep edilen dönemde bizzat kullandıklarını ve 3.kişilere kiraya verdiklerini ileri sürmüşlerdir. Oysa, davalılar, ecrimisil istenen dönemde taşınmazın boş kaldığını savunmaktadırlar. Keşifte dinlenen davalı tanığı ise taşınmazın 2004 yılı sonlarından 2009 Ekim ayı sonuna kadar boş kaldığını beyan etmiştir. Öte yandan, davalılar tarafından davacılara çekilen 24.02.2006 tarihli ihtarnamede, taşınmazın boş olduğu belirtildiği gibi, ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/492-281 sayılı dosyasından, ..."a gönderilen 25.04.2007 tarihli muhtırada; 2005/27 Esas sayılı dava dosyasında ecrimisil talep edilen asma katlı dükkanın halen boş olduğunu; taraflarınca kiraya verilebileceği veya kullanılabileceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır.O halde, mahkemece; yukarıdaki olgular gözetilerek, davalıların dava konusu yerleri ecrimisil istenen dönemde haksız olarak kullandıkları veya kiraya verdikleri hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle; (birleşen dava yönünden) davacıların, ecrimisil taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde ıslahla artırılan miktar üzerinden davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi