Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/4264
Karar No: 2013/9852

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/4264 Esas 2013/9852 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/4264 E.  ,  2013/9852 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar dava dilekçesinde, ... Mah. 811 ada 4 parsel ( eski 28 pafta, 184 ada 7 parsel) sayılı taşınmazın murisleri ... adına düzenlenen tapu tahsis belgesi bulunduğunu, 2981 sayılı Kanun kapsamında... Belediyesi adına yapılan tescilin iptali ile adlarına tesciline, Belediyece diğer davalılar Sab İnşaat Yatırım A.Ş. ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin, gayrimenkulde hissedarlık durumu sebebi ile iptal ve sözleşmeye dayalı haksız yapılaşmanın taşkın inşaat sonucunu doğuracağı için, tedbiren iş bu dava sonucuna kadar durdurulması ve önlenmesi talepleri ile terditli olarak söz konusu gayrimenkulün adlarına tescilinin yapılmaması durumunda, Belediye Başkanlığınca kabul edilen ve ekli sözleşme gereğince diğer mirasçılardan yalnızca biri olan ..."e ödenecek bedel nazara alınarak her bir mirasçı için ayrı ayrı hesaplanacak emsal bedelin kendilerine ödenmesine karar verilmesi iddiasıyla dava açmışlardır.
    Davalı ... vekili verdiği cevap dilekçesi ile, davanın usûlden ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... Müdürlüğüne izafeten Hazine vekili verdiği cevap dilekçesi ile, davacının tescilini talep ettiği taşınmazın malik hanesi açık bulunmadığını, dolayısıyla zilyetlikle iktisabı mümkün olmadığını, Tapulama Kanununun 33.maddesine 1617 sayılı Kanunla eklenen hükümle Devlete kalan taşınmazların, tapuda kayıtlı olsun olmasın kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap edilemeyeceğini, ayrıca, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17.maddesinde il, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmazlarda zilyetlikle iktisabın mümkün olmadığının hükme bağlandığını, davanın yalnızca... Belediyesine karşı açılması gerekirken, Hazinenin de davalı olarak gösterilmesinin husumet yönünden reddi gerektiğinden açılan davanın usûlden ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili verdiği cevap dilekçesi ile, açılan davayı kabul etmediğini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davanın devamı sırasında Orman Yönetimi müdahale harcı yatırarak ve müdahale dilekçesi vererek, taşınmazın öncesinin 184 ada 7 parsel olduğu ve bu parselin orman sınırları içinde kaldığını ve 1958 yılında yapılan tapulamada orman niteliği ile Hazine adına tescil edildiğini, daha sonra 1744, 2896 ve 3302 sayılı Kanunlar kapsamında 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarıldığını, ancak, Beykoz Kadastro Mahkemesinin 1988/34 ve 1989/11 Esas sayılı dosyalar nedeniyle, bu parselde yapılan 2/B uygulamaları kesinleşmediğini ileri sürerek, taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tescili istemi ile davaya müdahil olmak istemiş, ancak, mahkemece müdahale isteminin reddine karar verilmiştir.
    Mahkemece, davacıların dava konusu taşınmazda bir hakları olduğunu ispat edemedikleri ve aynı taşınmazın davacının dava dilekçesinde de belirttiği gibi, ... mirasçısı ... tarafından yapılan sözleşme ve sulh nedeniyle... Belediye Başkanlığına devredildiği, davacıların korunmaya değer bir hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1940 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 30/3/1981 tarihinde ilân edilerek dava tarihinde kesinleşen ilk orman kadastrosunun aplikasyonu ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması ile 07/03/1988 tarihinde ilân edilerek dava tarihinde kesinleşen 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır.
    Davaya müdahil olmak isteyen Orman Yönetiminin dilekçesi ekinde sunduğu haritalarda dava konusu taşınmazın, tahdit dışı tapuya kayıtlı orman olduğu işaretlenmiştir. Ayrıca, Yönetimin iddiası taşınmazın orman olduğu, yapılan 2.madde ve 2/B uygulamalarının açılan davalar nedeniyle kesinleşmediğinden, yapılan imar uygulamasının da yolsuz olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil olduğundan ve dayaya katılmakta hukuki yararı bulunduğundan, mahkemece, Orman Yönetiminin müdahale istemi kabul edilmeli ve orman araştırması yapılmalıdır.
    Bu nedenle; mahkemece, öncelikle, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede yapıldığı anlaşılan orman tahdidi, 2.madde ve 2/B uygulamasına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneğinin getirtilerek, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak iki kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde, yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmelidir.
    Böylesine yapılacak bir araştırma sonucu, dava konusu taşınmazın tahdit dışında kaldığının anlaşılması halinde, tahdit dışı orman olup olmadığı Orman İşletme Müdürlüğünden sorularak, tahdit dışı orman ise; neye dayanılarak tescil edildiği, orman kadastrosu sonucu mu, yoksa hükmen tescil ile mi tescil edildiği sorularak, hükmen tescilli ise mahkeme kararı ve tescil krokisi ve varsa hükmen tescil dosyasının dosya arasına getirtilmesi gerekir.
    Yapılacak keşif ve bilirkişi raporlarına göre dava konusu taşınmazın orman sınırları içinde kaldığı ve 2.madde veya 2/B uygulamalarına konu olduğunun anlaşılması hâlinde ise; Orman Yönetiminin dilekçesinde belirttiği, 2/B uygulamalarınını iptaline ilişkin Beykoz Kadastro Mahkemesinin 1988/34 ve 1989/11 Esas sayılı dava dosyaları getirtilmeli, dava konusu yer bu dosyalardaki dava konusu ile aynı ise, 2/B uygulaması kesinleşmeyeceğinden, yapılan imar uygulamasının iptali için İdare Mahkemesinde dava açılıp açılmadığı araştırılmalı, açılmış ise bu dosyanın da dava dosyası arasına getirtilerek, bu dosyaların sonucunun davayı nasıl etkileyeceği tartışılmalıdır.
    Davacılar, taşınmazın muris ..."den kaldığını iddia ettikleri ve onun adına düzenlenen tapu tahsis belgesine dayalı olarak dava açtıklarına göre, iştirak halinde mülkiyet hükümlerine göre hak sahibi olan tek bir mirasçı olan ... ile Belediye arasında yapılan sulh protokolünün diğer mirasçıları bağlayıp bağlamayacağı da tartışılarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar vekili ve Orman Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 11/11/2013 günü oy birliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi