Esas No: 2019/1428
Karar No: 2021/1788
Karar Tarihi: 02.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1428 Esas 2021/1788 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1428
KARAR NO: 2021/1788
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/03/2019
NUMARASI: 2018/149 Esas-2019/285 Karar
DAVA: Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/12/2021
Davanın kısmen kabulüne dair kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; ... marka araçların bayiliğinin yapmakta olan müvekkiline, araçların kusur ve arızalarının tespiti için özel olarak üretilen ... model 9.329,39-TL değerindeki bir adet dizüstü bilgayarın bayisi olan şirket tarafından verildiğini, ancak söz konusu dizüstü bilgisayarın kullanım sırasında arızalanması üzerine onarım için ... isimli firmaya gönderilmek üzere 15/05/2017 tarihinde davalı ... firmasına teslim edildiğini, ancak söz konusu bilgisayarın kargo hizmeti sırasında kaybedildiğini, müvekkilinin zararının giderilmediğini belirterek, 9.329,39-TL'nin davalıya teslim tarihi olan 15/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkiline 15/05/2017 tarihinde davacı tarafından teslim edilen kargonun müvekkili bünyesine alındıktan sonra alıcısına teslim edilemeden kayıp duruma düştüğünü, kargo içeriğinin davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, ambar tesellüm fişinden görüleceği üzere müvekkil şirkete teslim edilen kargonun içeriği kısmının boş bırakılmış olduğunu, müvekkilinin kayıtlarında kargo içeriğinin belirtilen değerde bir dizüstü bilgisayar olduğuna dair bir yazılı beyan bulunmadığını, TTK'nın 880 maddesindeki açık hüküm gereği eşyanın taşıyıcıya teslim anında arz ettiği değerinin bilirkişi tarafından hesaplanması gerektiğini, davacı tarafça sunulan fatura sonraki tarihte düzenlendiğinden delil olarak alınamayacağını, bilgisayarın arızalı ve onarım için müvekkil şirkete teslim edildiğinin davacı beyanı ile sabit olduğunu, bu doğrultuda ürünün kusur oranının da tespit edilerek bu oran doğrultusunda değerlendirme yapılmasının uygun olacağını, ayrıca müvekkilinin sorumluluğunun sınırlı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; kural olarak taşıyıcının, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumlu olduğu, ziya, hasar veya teslimdeki gecikme TTK'nın 878/1 hükmünde sayılan hallerden birine bağlanabiliyorsa, veya TTK'nın 876/1 hükmünde; zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcının sorumluluktan kurtulacağı, TTK'nın 886.maddesi gereğince zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla veya böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcının sınırlı sorumluluktan yararlanamayacağı, davalıya teslim edilen gönderinin kasten veya davalının pervasızca bir davranışı veya bu bilinçle işlenmiş bir ihmaliyle kaybolduğuna dair bir delil ibraz edilmediği, TTK'nın 882.maddesi gereğince gönderinin tamamen ziyaı ve hasarı halinde aynı yasanın 880 ve 881. maddeleri gereğince sınırlı sorumluluğuna göre tazminatın hesaplanması gerektiği, bu maddede sorumluluğun kilogram başına 8,33 özel çekme hakkını karşılayan tutarla sınırlı tutulduğu, davalı taraf mail ile kargonun laptop olduğunu zımnen kabul etmiş olup, bu hususlar dikkate alınarak bilirkişi raporunda 5 kg üzerinden yapılan hesabın kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle, 203-TL sınırlı sorumluluk tutarı üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı vekili; davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde, davaya konu kargonun davalı bünyesine alındıktan sonra alıcısına teslim edilemeden kayıp durumuna düştüğü ve yapılan tüm aramalara rağmen bulunamadığının ikrar edildiğini, 6098 sayılı TBK'nın 112. maddesi gereğince, taahhüt edilen hizmetin, ikrar ettikleri üzere, ayıplı ifa edilmesinden dolayı müvekkilinde oluşan maddi zararın davalı tarafından tazmini gerektiğini, davalı şirketin kusurunu kabul ettiğini ve zararı karşılayacağını bildirdiğini, ancak emsal faturanın tarihinin ileri tarihli olmasını ileri sürerek bu taleplerini reddettiğini, davalı tarafından taşınan eşyanın laptop olduğunun ikrarına ve kendi uhdelerindeyken kaybolmasının ikrar edilmesine rağmen alacak bedeli olarak mahkemece 203- TL takdir edilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davalı şirketin profesyonel olarak kargo taşımacılığı işi yaptığı,sürekli olarak bu işi yapan tacirin tüm bunlara rağmen ağır kusurunun ispatlanmadığı gerekçesiyle kaybolan emtia bedeli olarak 203-TL'ye hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, yurt içi taşıma sözleşmesi kapsamında zayi edilen emtia bedelinin tazmini istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK.nın 875 ve 879. maddeleri uyarınca taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan; kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur. Yine TTK.nın 876. maddesi uyarınca ziya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur. Somut olayda; davacı tarafından diag box a2 model bir adet dizüstü bilgisayarın onarım için ... firmasına teslim edilmek üzere taşıma sözleşmesi kapsamında 15.05.2017 tarihinde davalıya teslim edildiği, ambar tesellüm fişinde emtianın niteliğine dair açıklama bulunmasa da, davalı tarafından düzenlenen ihtirazi kayıt belgesinde gönderi içeriğinin laptop olarak belirtildiği, emtianın ise alıcısına teslim edilmeyerek kaybedildiği, ancak davalı tarafından emtianın kayıp nedenine ilişkin olarak herhangi bir açıklama yapılamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda kargonun ziyaı taşıma sırasında meydana gelmiş olup, davalı taşıyıcı tarafından bir açıklama da yapılamadığına göre, davalı taşıma konusu emtianın kaybında ağır kusurlu kabul edilmelidir. Bu kapsamda davalı tarafından, sorumluluktan kurtulmasını sağlayacak nitelikte bir delil de sunulmamıştır. Davalının, emtianın kaybına pervasızca davranışı ile sebebiyet vermesi nedeniyle, TTK'nın 886. maddesi uyarınca sorumluluktan kurtulma hallerinden yararlanması da mümkün değildir. O halde davalının taşıma sırasında kargonun kaybı sonucu oluşan zarardan sorumlu olduğunun kabulü gerekmektedir. Öte yandan kargo faturası ve teslim tutanağında kargo içeriği hakkında bir açıklama bulunmasa da, yukarıda belirtilen ve davalı tarafından düzenlenen ihtirazi kayıt belgesinde gönderi içeriğinin laptop olarak belirtilmesi karşısında, kargo içeriğinin dizüstü bilgisayar olduğu kanıtlanmıştır. Davalının sorumluluğunun belirlenmesi amacıyla tazminata esas alınacak değerin ise, TTK'nın 880. maddesi gereğince eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanması gerekmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda emtianın değerine ilişkin bir tespit yoktur. Ancak bilgisayarın dosyaya sunulan faturası ile davacının taksit ödemesine dair banka kayıtları, davacının iddia ettiği değer olan 9.329,39-TL'yi doğrulamaktadır. Ancak bilgisayar ikinci el ve arızalı durumdadır. Arızalı haliyle değerinin ne edeceğinin belirlenmesi de mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenle Dairemizce TBK'nın 50. maddesinde düzenlenen hakkaniyet kuralı gereğince 6.000-TL zararın, bilgisayarın mevcut durumu ve piyasa koşullarına uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Öte yandan sınırlı sorumluluk halleri TTK'nın 882. maddesinde düzenlenmiş olup, TTK'nın 886. maddesi hükmüne göre, zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı, kanunda öngörülen sorumluluktan kurtulma hallerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz. Somut olayda da davalının pervasızca davranış niteliğinde ağır kusurlu olduğu tespit edilmekle, davacının gerçek zararından sorumlu olduğunun kabulü gerekir.Davalının sınırlı sorumluluk hükümlerine göre sorumluluğuna hüküm verilmesi doğru görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, belirtilen hata/eksiklik nedeniyle yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,kararın kaldırılarak yeniden hüküm verilmesine ve takdiren belirlenen gerçek zararın davalıdan tahsiline ,fazla istemin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 18/03/2019 Tarih, 2018/149 Esas-2019/285 Karar sayılı kararının HMK.'nın 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; "Davanın kısmen kabulüne,6.000-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine" İlk derece yargılama giderine ilişkin olarak; Alınması gereken 409,86-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsiliyle hazineye gelir kaydına, Davacı vekili lehine takdir olunan 5.100-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalı vekili lehine takdir olunan 3.329,39-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan 1.508,60-TL yargı giderinden davanın kabulü oranında hesaplanan 971-TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına, Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının talebi halinde davacıya iadesine, Davacı tarafından yapılan 44,50-TL istinaf yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 29-TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.'nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 02/12/2021
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.