Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/19195
Karar No: 2012/26199
Karar Tarihi: 19.12.2012

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2012/19195 Esas 2012/26199 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalılar tarafından satın alınan araç daha sonra müvekkil tarafından satın alınmış, bir süre kullanılmış, daha sonra da başka bir kişiye satılmıştır. Ancak aracın çalıntı olduğunun ortaya çıkması üzerine asıl sahibine iade edilmiştir. Sonrasında dava açılmış ve davacı tarafından faizi ile birlikte 7750 TL ödemiştir. Davacı, önceki malik ve satıcı davalıların sorumluluğu gereği 7750 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalıların cevap vermediği dava kabul edilmiş, ancak temyiz edilmiştir. Mahkeme, davalıların yazılı delillerinin bulunmamasına rağmen davacının da iddialarını yazılı delille ispat edemediği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri: HUMK'nun 428. Maddesi.
3. Hukuk Dairesi         2012/19195 E.  ,  2012/26199 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Dava dilekçesinde 7750 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin davalılardan ... adına kayıtlı ... plakalı aracı 1996 yılında diğer davalı ..."in galerisinde bulunduğu bir sırada davalılardan satın aldığını ve müvekkili tarafından aracın bir süre kullanıldıktan sonra 2003 yılında dava dışı kişi ..."ya satıldığını, 2007 yılında da ... tarafından aracın başka bir şahsa satışı sırasında, aracın çalıntı olduğunun anlaşılması üzerine asıl sahibi ..."a iade edildiğini, bunun üzerine dava dışı kişi ... tarafından 2008 yılında müvekkili aleyhine zapta karşı tekeffülden dolayı dava açıldığını yargılama sonucunda 5750 TL nin müvekkilinden tahsiline karar verildiğini ve bu bedelin müvekkili tarafından faizi ile birlikte 7750 TL ödendiği ileri sürülerek önceki malik ve satıcı davalıların sorumluluğu gereği 7750 TL nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı ... davaya cevap vermemiştir.Davalı ... cevabında ise, dava konusu aracın davacıya satıldığı 1996 tarihinde hiçbir şekilde galericilik yapmadığını, üzerine de araç satışı konusunda hiçbir işyerinin ve işyeri kaydının bulunmadığını, davacıyı tanıdığını, ancak dava konusu aracı satmadığını, kendisi ile diğer davalı ve davacı arasında düzenlenmiş resmi veya harici araç satış sözleşmesi yapılmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, tanık beyanı ve davalı ..."in te"vil yollu ikrarı ve tüm dosya içeriğine göre, dava konusu aracın davalılar tarafından davacıya satıldığını, davacının da aracı dava dışı kişi ..."a sattığını, ..."ın bir başka şahsa aracı satışı sırasında aracın çalıntı olduğunun anlaşılması üzerine asıl sahibine iade edildiğini, sonraki malik ... tarafından davacı aleyhine zapta karşı tekeffül hükümlerine göre dava açıldığını ve kabul ile sonuçlandığını, davacı tarafından dava dışı kişi ..."a 7750 TL ödendiğini, davacıya daha önce aracı satan davalıların da davacıya karşı sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 7750 TL"nin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda, tüm dosya kapsamından anlaşıldığı gibi dava konusu aracın davacıya satıldığı ve devrinin yapıldığı 1996 yılında, davalı ... adına kayıtlı araç satışına ilişkin bir galerinin bulunmadığı, davacı ile davalı ... arasında dava konusu aracın satışına ilişkin herhangi bir harici ve resmi satış sözleşmesinin bulunmadığı, bu konu ile ilgili davacı tarafından herhangi bir yazılı belge sunulamadığı sabittir. Davalı ... vekili tanık dinlemeye de muvafakat etmemektedir. Davalı tarafın davacıyı tanıdığını söylemesi te"vil yollu ikrar da sayılmaz. Buna göre, davacı iddiasını yazılı delil ile ispat etmek zorundadır. Davacı tarafından dosyaya yazılı delil de sunulamamıştır. Bu durumda, davacı taraf dava dilekçesinde yemin deliline de dayanmış olduğundan davacının davalıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi