MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Asıl dava dilekçesinde 16.000 TL, karşı dava dilekçesinde 10.800 TL, ıslah dilekçesinde 52.470 toplam 63.270 TL"nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl ve karşı davanın ayrı ayrı kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm her iki taraf vekilli tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Asıl dava dilekçesinde; tarafların müşterek murislerinden intikal eden .../..., ..., ..., ... ve ..."de bulunan taşınmazların 2002-2006 yılları arasındaki vergilerinin ve aidatlarının (32.000 TL"nin) davacı tarafından ödendiğini, davalının ise hissesine düşen kısmını davacıya ödemediği ileri sürülerek, davalının hissesine düşen 16.000 TL alacağın davalıdan (karşı davacıdan) tahsili talep ve dava edilmiştir.Karşı davada ise; asıl dava dilekçesinde dava konusu edilen ve bahsi geçen yerlerdeki ev ve işyerlerinin karşı davalı tarafından tek başına kiraya verilerek tasarrufta bulunduğunu ve karşı davacının hissesinin verilmediği ileri sürülerek fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak, ..."daki taşınmaz için 01.08.2003 ile 01.03.2007 arasındaki dönem için 4.400 TL, ...daki taşınmaz için 01.02.2005 tarihinden itibaren 01.06.2006 tarihine kadar şimdiki aylık 100 TL"den 1.600 TL; ...deki taşınmazlar (dört adet) için 01.01.2004-01.01.2005 dönemi için 4.800 TL ecrimisilin karşı davalıdan tahsili talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, asıl dava olan alacak davasının kısmen kabulü ile 10.273,88 TL"nin asıl davalı-karşı davacıdan tahsiline, ecrimisil davası olan karşı dava yönünden ise, ... ve ..."deki daireler yönünden reddine, ...-...-..."daki taşınmaz yönünden ise ıslah talebide nazara alınarak davanın kısmen kabulü ile 14.162 TL ecrimisilin karşı davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara ve kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle de delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, asıl davalı (karşı davacı) tarafın tüm, asıl davacı-karşı davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre kısmi davada dava edilen kısım için zamanaşımı kesilir, saklı tutulan kısım için ise zamanaşımı işlemeye devam eder.Somut olayda; karşı davada, dava dilekçesinde ..."daki işyeri için 01.02.2005 tarihi ile 01.06.2006 tarihleri arasındaki ecrimisile ilişkin olarak fazla hakların saklı tutularak şimdilik aylık 100 TL toplam 1.600 TL ecrimisil istenmiştir. Keşif sonucu bilirkişi raporunda işyerinin 01.02.2005 tarihi itibariyle aylık 1736 TL kira geliri alacağı hesabıyla 16 ay için davacının ½ hissesine düşen ecrimisilin 14.162 TL olduğu bildirilmiş, bu bedele göre karşı davacı tarafından 17.05.2011 tarihinde dava ıslah edilmiş, ıslah dilekçesinde karşı davalıya 25.05.2011 gününde tebliğ edilmiş, karşı davalı bu ıslah dilekçesine karşı 26.05.2011"de zamanaşımı def"inde bulunmuştur. Bu durumda, ıslah tarihi olan 17.05.2011 tarihinden sonraki 5 yıl (17.05.2006"dan) önceki dönemdeki talep edilen saklı tutulan fazlaya ilişkin (ıslah edilen) kısım zamanaşımına uğramıştır. Buna göre ecrimisilin hüküm altına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile fazla miktarda ecrimisile hükmolunmuş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.