20. Hukuk Dairesi 2013/4919 E. , 2013/10251 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında... Köyü 153 ada 17 parsel sayılı 24.860 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 1937 tarih 15 yazım numaralı vergi kaydı uygulanarak tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve müşterekleri, 153 ada 18 parsel sayılı 8.020 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 1937 tarih 15 yazım numaralı vergi kaydı uygulanarak tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., 153 ada 25 parsel sayılı 10.960 m² yüzölçümündeki taşınmaz 1937 tarih 15 yazım numaralı vergi kaydı uygulanarak tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Süleyman Babuş ve müşterekleri, 153 ada 26 parsel sayılı 8.820 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 1937 tarih 15 yazım numaralı vergi kaydı uygulanarak tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., 153 ada 36 parsel sayılı 10.828 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 1937 tarih 15 yazım numaralı vergi kaydı uygulanarak tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve ... adlarına tesbit edilmiştir.
Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazların kısmen orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla, Hazine; taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşlık, kayalık yerlerden olduğu savıyla ayrı ayrı dava açmışlar, hukukî bağlantı sebebiyle dava dosyaları H.U.M.K.’nun 45. maddesi uyarınca birleştirilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazların fen bilirkişi ... tarafından düzenlenen 06.11.1991 tarihli krokili raporda (A) ile işaretlenen bölümlerinin tesbit gibi tapuya tescillerine, (B) ile işaretlenen kesimlerinin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; davacılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine, hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25/05/2006 tarihli ve 2006/2146 E. - 7210 K. sayılı kararı ile (B) bölümleri yönünden onanmış, (A) bölümleri yönünden bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, davalı taşınmazlara komşu parsellerin kadastro tespit tutanakları ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir uzman orman yüksek mühendisi, bulunamadığı takdirde orman mühendisi, ziraat mühendisi ve bir fen elemanı huzuruyla yeniden yapılacak keşifte çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; memleket haritasındaki renkleri ve işaretleri aynen içeren, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan çekişmeli parsellerin tümünü bir arada gösteren kroki düzenlettirilip, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı, çekişme konusu yerleri sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı, taşınmazların orman içi açıklığı olup olmadıkları denetlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmeli” denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların kadastro tesbitlerinin iptaliyle orman niteliği ile tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından 153 ada 17 ve 18 sayılı parseller yönünden temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada temyize konu 153 ada 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu gibi eylemli olarak da içinde meşe ağaçlarının bulunduğu, taşınmazlara komşu 153 ada 25, 26 ve 36 sayılı parsellerin hükmen orman olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince temyiz eden davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdıkları temyiz harcının istek halinde iadesine 18/11/2013 günü oy birliği ile karar verildi.