Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/12853
Karar No: 2013/1982
Karar Tarihi: 11.02.2013

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/12853 Esas 2013/1982 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2011/12853 E.  ,  2013/1982 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, tescil ile sigortalılığının ve almakta olduğu yaşlılık aylığının iptaline ilişkin kurum işleminin iptaline, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    Dava; davacının 1479 sayılı Yasa kapsamındaki yaşlılık aylığının, davalı Kurum"ca tescile esas oda kaydının usulsüz olduğu kabul edilerek geçersiz sayılması işleminin iptaline ve ödenmeyen yaşlılık aylıklarının ödenmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece; davalı Kurum"un 31.09.2006 tarih ve 15295 sayılı işleminin iptaline, davacının davalı Kurum"a borcu olmadığının tespitine ve işlem tarihinden itibaren ödenemeyen emeklilik maaşlarının yasal faizi ile birlikte davalı Kurum"ca ödenmesine karar verilmiştir.
    01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren, 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesi ilk şekliyle; sigortalılığın oluşumu için kendi ad ve hesabına bağımsız çalışma olgusunun gerçekleşmesi yanında, ayrıca kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulunu da aramıştır. Bu kuruluşlara kayıt tarihi ise sigortalılığın başlangıcı yönünden yasal karine kabul edilmiştir. 04.05.1979 tarihinde yürürlüğe giren 2229 sayılı Yasa, Bağ-Kur’lu olabilme yönünden, söz konusu 24. maddenin öngördüğü meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulunu kaldırmış, sadece yasanın temel ilkesi olan kendi ad ve hesabına çalışma koşulunun gerçekleşmesi durumunda sigortalılığın oluşacağını yeterli görmüştür. Buna karşın, 20.04.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa bağımsız çalışanların sigortalı olabilmeleri yönünden vergi yükümlülüğünü öngörmüş, vergiden muaf olanların da kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı olmaları durumunda yine sigortalı sayılacaklarını kabul etmiştir. Nihayet, 22.03.1985 yürürlük tarihli 3165 sayılı Yasa, sigortalılığa karine yönünden vergi kaydının, bu kaydın bulunmaması veya vergiden muaf olunması halinde, esnaf ve sanatkar sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kayıtlarının esas alınacağını belirlemiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 14.01.2000 varide tarihli bildirgedeki oda kaydı gereğince 29.12.1982 tarihi itibari ile ... ve ... Odası"na kaydının yapıldığı, davacının vergi ve sicil kaydının bulunmadığı, davalı Kurum"un; 23.05.2005 tarihli müfettiş raporuna istinaden davacıya 21.03.2006 tarihli yazısı ile emekli aylığının iptal edildiğini bildirdiği, müfettiş raporunda; ... Odasının yöneticilerinden ilgili üye kayıt defterlerinin istenilmesine rağmen 07.04.1986 tarihinde noterce onaylanan üye kayıt defterinin fotokopisi ile 23.05.1995 tarihinde noterce onaylanan yönetim kurulu karar defteri haricinde belge sunulamadığının, yöneticiler tarafından kullanılan üye kayıt defterinin kayıp olduğunun belirtildiğinin, muhtemelen sahte kayıtlar bulunması nedeni ile bu şekilde beyanda bulunulduğunun, rapor hazırlanırken bahsedilen iki adet defter ile hazirun cetveli kayıtlarından faydalanıldığının, davacının 14.01.2000 tarihinde kurum kayıtlarına intikal eden bildirge nedeni ile tescilinin yapıldığının, bildirgede davacının 29.12.1982 tarihinden beri devam eden oda kaydı olduğunun yazıldığının, odaya ait 07.04.1986 tarihinde noterce onaylanan defter fotokopisinin 03.02.2000 tarihli genel tutanak ekinde; usulsüz oda kayıtlarının il müdürlüğünce iptal edildiğinin, Kurum kayıtlarına sonradan intikal ettirilen davacıya ait 29.12.1982 – devam şeklindeki geçmişi dönük hizmet kazandırıcı belge niteliğindeki meslek odası üyeliği nedeni ile il müdürlüğü yetkililerince sigortalı dosyasına 03.02.2000 tarihli genel tutanak ve ilgili belge fotokopisi eklenerek söz konusu kaydın geçerli kabul edildiğinin, ancak 03.02.2000 tarihli genel tutanağın 07.04.1986 tarihli noter onaylı üye defteri esas alınarak düzenlendiğinin, böylece davacıya sadece meslek odası üyeliği dolayısıyla 22.03.1985 tarihinden tahsis talep tarihine kadar toplam 15 yıl, 9 gün hizmet verildiğinin anlaşıldığın, davacıya 01.04.2000 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığının, oda yöneticilerinden fotokopi defterin asılının istendiğinin, ancak sunulamadığının, fotokopi defterin incelenmesinde ise; 07.04.1986 tarihli noter onaylı defterin 25. sayfasında 100/177 sıra numaralı bölümünde davacının lastikçilik faaliyetinden dolayı kayıt edildiğinin, müracaat tarihi ve kayıt tarihi kısımlarında tahrifat bulunduğunun, il müdürlüğü eski personeli Ayhan Atik tarafından kayıt tarihinin 31.12.1982 olarak yazılıp paraflandığının, defterin son derece düzensiz olduğunun, defter fotokopi olduğundan sonradan eklenen kısımlardaki kalem faklılıklarının tespit edilemediğinin anlaşıldığının, ayrıca 07.04.1986 tarihinde noter tarafından onaylanan bir defterde 29.12.1989 tarihli üyeliğin mevcut olmasının mantıklı olmadığının, davacının esnaf sicil kaydının da bulunmadığının, ayrıca davacının bağımsız çalışmasına delil olabilecek vergi kaydının da bulunmadığının, bu nedenle davacının oda kayıtlarının usulsüz olduğunun belirtildiği, davacı, oda yöneticileri ve diğer üyeler hakkında ... 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nde dava açıldığı, 15.12.2009 tarihli kararda sanıkların üzerlerine atılı suçu işlemedikleri sabit olduğundan sanıkların beraatlerine karar verildiğinin, ancak kararın kesinleşip kesinleşmediğinin belli olmadığı anlaşılmaktadır.
    Somut olayda; davacı kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı dikkate alınarak Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edilmiş ise de oda kaydının usulsüz tutulduğunun tespit edilmesi ve Bağ-Kura giriş bildirgesinin yıllar sonra verilip sırf bu kayda istinaden hizmet elde edilmesinin şaibeli olması sebebiyle artık davacının oda kaydına istinaden sigortalı kabul edilmesi yerine gerçekten usulünce araştırılarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
    Yapılacak iş; davacının seyyar satıcılık yaptığı anlaşıldığından bunun için nereden, kimden mal aldığı, aldığı malları nerede sattığı, sonraya ilişkin vergi, esnaf ve sanatkarlar sicili kaydı olup olmadığı, sonraya ilişkin aynı faaliyeti sürdürdüğünü gösterir yazılı belge ibraz edip edemeyeceği, zabıta, maliye, muhtarlık marifetiyle davacının gerçekten kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmasının olup olmadığını araştırılarak, bağımsız faaliyetinin bulunup bulunmadığı oda kaydının gerçek bir çalışmaya ilişkin olup olmadığı hiç bir kuşkuya yer vermeyecek şekilde maddi delillerle ortaya koyulduktan sonra karar vermekten ibarettir.
    O halde, davalı Kurum vekilin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.02.2013 gününde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi