Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/12684
Karar No: 2022/8813
Karar Tarihi: 28.04.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/12684 Esas 2022/8813 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2021/12684 E.  ,  2022/8813 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    SUÇ : 5809 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük
    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I- Sanık müdafiinin sanık ... hakkındaki beraat hükmü yönünden vekalet ücretine hasredilen temyiz talebinin incelenmesinde;
    5320 sayılı Yasanın 8. maddesi gereğince hüküm tarihi itibariyle uygulanması zorunlu olan 1412 sayılı CMUK'nun 305. maddesi uyarınca "Yukarı sınırı onmilyar lirayı geçmeyen para cezasını gerektiren suçlardan dolayı verilen beraat hükümleri,” kesin olup, bu hükümler hakkında temyiz yasa yoluna başvurulamayacağı, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63/10. maddesinde yer alan “Bu Kanunun 56'ncı maddesinin birinci fıkrası hükümlerine aykırı hareket edenler bin günden beş bin güne kadar; ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarına aykırı hareket ederek bu işi bizzat yapanlar elli günden yüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” şeklindeki düzenleme ile 5237 sayılı TCK’nun 52/2. maddesindeki “En az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olan bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.” hükmü birlikte dikkate alındığında, 5809 sayılı Kanunun 63/10. maddesinde düzenlenen, sanığa atılı suçun üst sınırı 100 gün adli para cezası olup, TCK'nun 52/2. maddesi gereğince bir gün karşılığı da en üst sınır olan 100,00 TL üzerinden adli para cezasına hükmedilmesi halinde dahi sonuç cezanın 10.000,00 TL adli para cezasını geçmeyeceği, dolayısıyla bu suçtan verilen beraat hükümlerinin 1412 sayılı CMUK'nun 305/1-2. maddesinde düzenlenen kesinlik sınırının altında kalacağı ve temyiz olanağının bulunmadığı cihetle, sanık müdafiinin temyiz talebinin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II- Sanık ... müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde ise;
    1-Sanığın her bir eylem karşılığı için 1.000,00 Türk lirası üzerinden ayrı ayrı para cezası hesaplanmak suretiyle yapılan soruşturma giderleri dahil toplam 3.009,00 Türk lirası üzerinden ön ödeme teklifinde bulunulmuş ve sanık yapılan ön ödeme ihtarına uymamış ise de, 5237 sayılı Kanunun 75/1-a maddesi uyarınca yalnızca adlî para cezası öngörülen suçlarda cezanın alt sınırının ödenmesinin yeterli olacağı, somut olayda da sanığın eyleminin zincirleme şekilde tek bir suç olduğu gözetildiğinde, sanığın buna göre hesaplanacak ön ödeme ihtarı yapılmadan kamu davası açılmış olduğu cihetle, mahkemesince sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması,
    Kabule göre de;
    1- 5809 sayılı Kanuna muhalefet suçundan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun yargılamadan haberdar edilmeksizin yokluğunda hüküm kurulmak suretiyle 5271 sayılı CMK'nun 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
    2- 5271 sayılı CMK'nun 193. ve devamı maddelerindeki istisnai durumlar dışında, sanığın savunması alınmadan mahkumiyet hükmü kurulmasının mümkün olmadığı göz önünde bulundurularak, sanığın savunma ve delilleri tespit edildikten sonra hukuki durumunun tayini gerekirken, duruşmaya devam edilerek savunması alınmadan mahkumiyetine karar verilmesi,
    3- Anayasa Mahkemesi'nin 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Kanunun geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarih ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibariyle hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK'nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca sanığın eyleminin “basit yargılama usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    4-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesinde yer alan "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır." şeklindeki düzenleme ile 5809 sayılı Kanun'un 63/10. maddesinde yer alan "Bu Kanunun 56 ncı maddesinin birinci fıkrası hükümlerine aykırı hareket edenler bin günden beş bin güne kadar; ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarına aykırı hareket ederek bu işi bizzat yapanlar elli günden yüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır." şeklindeki düzenleme birlikte nazara alındığında, somut olayda, müştekinin rızası ve bilgisi dışında farklı tarihlerde birden çok telefon hattı abonelik sözleşmesi düzenlediğinin anlaşılması karşısında, söz konusu abonelik sözleşmeleri açısından zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek, sanık hakkında elli günden yüz güne kadar belirlenecek temel cezadan, 5237 sayılı Kanunun 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümleri uyarınca artırım yapılması gerekirken, tek bir abonelik sözleşmesi yönünden teşdiden hüküm kurulması suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi,
    5-Sanık hakkında uygulanan kanun maddesinin 5809 sayılı Kanunun 56/4. maddesi göndermesiyle aynı Kanunun 63/10-2. maddesi olarak gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 28.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi