Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9356
Karar No: 2013/10673

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/9356 Esas 2013/10673 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı Hazine - Orman Yönetimi, davacının köyünde bulunan tapuda kayıtlı olmayan taşınmazı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Ancak, taşınmazın orman tahdit sınırları dışında kaldığı, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında da orman sayılmayan yerlerden olmadığı, zilyetlik koşullarının oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, hukuki dayanağı olmayan gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsiz olup, karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Medeni Kanunun 713. maddesi: Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.
- 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi: Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan, kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen taşınmazların imar ihya edenlerin, şartlar mevcutsa imar ihya edenler veya halefleri adına tescili mümkündür.
- 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesi: Orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen arazilerin 14. madde uyarınca tescil edilebileceği belirtil
20. Hukuk Dairesi         2013/9356 E.  ,  2013/10673 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    DAVALILAR : Hazine - Orman Yönetimi - ... K.TK

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili ve davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... Köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ilk orman kadastrosu, 1952 yılında 3116 sayılı Kanun gereğince yapılmış ve kesinleşmiştir. 2001 yılında 2B madde uygulaması ve aplikasyon yapılmış, 19/8/2001 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir.
    1) Orman Yönetiminin temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre, Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının reddine karara vermek gerekmiştir.
    2) Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden ise; davalı taşınmaz 1973 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında taşlık ve çalılık niteliği ile tapulama harici bırakılmıştır. Dosyadaki orman bilirkişi raporuna göre, 1952 yılında yapılan orman tahdit sınırları dışında kaldığı, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman sayılmayan açık alanda kaldığı, orman sayılmayan yerlerden olduğu, ziraat bilirkişi raporuna göre ise, taşınmazın toprağında humus bulunmadığı, çevre tarım arazileri ile bütünlük arzettiği, 25-30 yıldan beri ekilip biçildiği, içinde en büyüğü 30 yaşında olan çeşitli meyve ağaçlarının bulunduğu, tarım arazisi niteliğinde olduğunun bildirildiği, keşif sırasında taşınmaz başında dinlenen yerel bilirkişilere göre de, taşınmazın davacının babasından kaldığı, babasının imar ihya ettiği ve o tarihten beri kullanıldığı, zilyetlik süresinin 20 yılın çok üzerinde olduğu bildirilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen taşınmazların imar ihya edenlerin, 14. maddedeki şartlar mevcutsa imar ihya edenler veya halefleri adına tescilinin mümkün olduğu, Medenî Kanunun 713/1. maddesine göre ise, tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebileceği yasalarımızda düzenlenmiştir. Mahkemece, taşınmazın 2002 yılında yapılan orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı, bu tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin gerekçesi yerinde görülmemiştir. Davalı taşınmaz yörede ilk kez 1952 yılında yapılan orman tahdit sınırları dışında bırakılmış ve daha sonra 1973 yılındaki genel arazi kadastrosu sırasında da tapulama harici bırakılmıştır. Bu nedenle, taşınmazla ilgili zilyetlik süresinin 1973 yılında yapılan genel arazi kadastrosundan sonra başlatılması gerekir. 2002 yılında yörede ikinci kez yapılan orman kadastrosundan sonra zilyetlik süresinin başlatılmasının kanunî dayanağı bulunmamaktadır. Somut olayda, taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit sınırları dışında kaldığı gibi eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında da orman sayılan yerlerden olmadığı, 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddeleri ile Medenî Kanunun 713. maddesinde öngörülen zilyetlik koşullarının oluştuğu anlaşılmaktadır. Belirtilen nedenlerle, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, hukukî dayanağı olmayan gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
    S O N U Ç : 1) Yukarıda 1. bentde açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının reddine,
    2) Yukarıda 2. bentde açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 25/11/2013 günü oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi