21. Hukuk Dairesi 2013/1330 E. , 2013/2307 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 01/03/1995-01/06/2004 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyiz edenin sıfatına ve temyiz nedenlerine göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01.03.1995-01.06.2004 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, Tarım Bağ-Kur sigortalılığının 01.03.1995 tarihinden itibaren başlama talebinin reddine, davacının 01.04.1995 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalılığı Kurumca kabul edildiğinden bu dönem yönünden konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına ve 1.200,00.-TL maktu avukatlık ücretinin davalı Kurumdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesine göre "Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur."
Tarifenin 6.maddesinde ifadesini bulan "delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesi" kavramının 01.11.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın basit yargılama usulünü düzenleyen 316-322.maddeleri çerçevesinde nasıl anlaşılması gerektiğinin açıklanması gerekmektedir.
HMK"nın 318.maddesine göre "Taraflar dilekçeleri ile birlikte, tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek bildirmek; ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorundadır."
HMK"nın "Ön İnceleme ve Tahkikat" başlıklı 320.maddesine göre mahkeme, mümkün olan hâllerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verebilir ise de daha önce karar verilemeyen hâllerde mahkeme, ilk duruşmada dava şartları ve ilk itirazlarla hak düşürücü süre ve zamanaşımı hakkında tarafları dinler; daha sonra tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları tek tek tespit eder. Uyuşmazlık konularının tespitinden sonra hâkim, tarafları sulhe teşvik eder. Tarafların sulh olup olmadıkları, sulh olmadıkları takdirde anlaşamadıkları hususların nelerden ibaret olduğu tutanağa yazılır; tutanağın altı hazır bulunan taraflarca imzalanır. Tahkikat bu tutanak esas alınmak suretiyle yürütülür.
Tahkikat, iki tarafın esas dava hakkında göstereceği bütün iddia ve savunmaların birlikte incelendiği, tarafların gösterdikleri delillerin ileride hükme esas alınmak üzere ispat hukuku kurallarına göre değerlendirildiği aşamadır. Ön inceleme aşamasında veya öncesinde HMK"nın 318.maddesine uygun bir biçimde taraflarca deliller sunulmuş olsa dahi tahkikat aşamasına geçilmediği müddetçe delillerin ispat hukuku kuralları çerçevesinde değerlendirilmesine de geçilmez. Bu nedenledir ki tahkikat aşamasına geçilmeyen hallerde delillerin sunulmuş olması Tarifenin 6.maddesinde ifadesine göre delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesi olarak nitelendirilemez. Tahkikat aşamasına geçilmesi halinde ise delillerin Yasa"nın 318.maddesine uygun bir biçimde ön inceleme aşamasında veya öncesinde yada tahkikat aşamasında sunulması halinde Tarife ile belirlenen ücretin tamamına hükmedilmesi gerekir.
Yukarıda yer alan hukuki açıklamalar ışığında, mahkemece ön inceleme aşamasında karar verilmesi halinde Tarife ile belirlenen avukatlık ücretinin yarısına, tahkikat aşamasında karar verilmiş ise delillerin tahkikat aşamasında veya daha önce sunulmuş olması koşuluyla Tarife ile belirlenen avukatlık ücretinin tamamına, tahkikat aşamasında karar verilmiş ancak deliller sunulmamış ise yine Tarife ile belirlenen avukatlık ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekir.
Öte yandan, iki tarafın esas dava hakkında göstereceği bütün iddia ve savunmalar birlikte incelenmediği takdirde gerçek anlamda tahkikat aşamasına geçildiği kabul edilemeyeceğinden; ön inceleme duruşmasının sona erdiği belirtilerek usulen tahkikat aşamasına geçilmesi veya ön inceleme ile tahkikat aşamasının birleştirilerek aynı oturumda görülmesi hallerinde dahi avukatlık ücretinin yukarıdaki gibi belirlenmesi gerekir.
Somut olayda, davacı vekilinin 6270 sayılı Kanun"un 13.maddesi ile değişik 5510 sayılı Kanun"un Geçici 7.maddesi uyarınca tescil istemiyle Kuruma başvurmak üzere ön inceleme duruşmasında süre talep etmesi üzerine davacı vekiline idari başvuruya ilişkin beyanda bulunmak üzere süre verilerek duruşmanın ertelendiği, Kurumun tescili idari yoldan yapması üzerine yazılı biçimde karar verildiği, yargılamada iki tarafın esas dava hakkında gösterdiği iddia ve savunmaların incelenmesine ve delillerin değerlendirilmesine geçilmediğinden gerçek anlamda tahkikat aşamasına geçildiğinin kabul edilemeyeceği, bu durumda yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde "delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmediği" kabul edilerek Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesine göre Tarife ile belirlenen maktu avukatlık ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken yazılı biçimde tam avukatlık ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"un 438/7.maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının (7.) bendinin tümüyle silinerek yerine "7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 600,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalı Kurumdan alınarak davacıya ödenmesine," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 13.02.2013 gününde oybirliğiyle ile karar verildi.