Esas No: 2021/6902
Karar No: 2022/8480
Karar Tarihi: 26.04.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/6902 Esas 2022/8480 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/6902 E. , 2022/8480 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM:Hükümlülük, müsadere, tasfiye, nakil aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan vekilinin temyiz istemine göre nakil aracının iadesi hükmünün incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II) Sanık ... katılan vekilinin temyiz istemine göre mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
1) Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu gözetildiğinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağı hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın ilgili hükümleri (5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2. maddeleri) somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2) Suç konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/04/2022 tarihinde I'no'lu karar yönünden oy çokluğuyla, II no'lu karar yönünden oy birliğiyle karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Suç tarihinde, önleme araması kararına istinaden sanığın kullandığı ancak kayden eşi adına kayıtlı otomobilde yapılan arama da 5 şişe kaçak içki ve 448 karton kaçak sigara ele geçirilmesi şeklindeki olayımızda, sayın çoğunluk ile ihtilafım malen sorumluya ait aracın müsadere edilip edilmeyeceğine ilişkindir.
Sanık savunmasında, aracın eşi adına kayıtlı olduğunu, malen sorumlu olan sanığın eşinin ise beyanında ehliyetinin olmadığını kendilerine ait traktörün eşinin üzerine kayıtlı olduğunu otomobil alınınca da kendi üzerine kayıtlı olduğunu otomobil alınınca da kendi üzerine kaydedildiğini belirtmesi karşısında, aracın malen sorumlunun kullanımında olmadığı, fiilen sanık tarafından kullanıldığı bu itibarla 5607 sayılı kanunun 13. Maddesinde açıklanan müsadereye ilişkin unsurların oluştuğu, TCK'nun 54/1. Maddesinde belirlenen iyi niyet koşullarının ise malen sorumlunun sanığın eşi olduğu, aracın malen sorumlunun kullanımında olmadığı gözetilerek aracın müsaderesi gerektiği düşüncesiyle müsadere yönünden de bozma yapılması gerektiğinden I no'lu karar yönünden sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.
KISMİ KARŞI DÜŞÜNCE
Sanık ... hakkında, 5607 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün, sanık ... katılan ... İdaresi vekili tarafından temyizi üzerine, sayın çoğunluğun sanık ...’ın da temyiz talebi olduğu halde nakil aracının iadesine ilişkin temyiz incelemesinin sadece katılan ... İdaresinin temyizine hasredilmesi ile sanığın suçta kullandığı aracın müsaderesi yerine yerel mahkemenin aracın iadesine ilişkin fıkrasının onanmasına dair kararı yerinde değildir. Şöyle ki;
1) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.11.2019 tarih ve 2016/10-543 E, 2019/668 K nolu ilamında da belirtildiği üzere, suçta kullanılan ancak müsadere edilmeksizin aracın iadesine dair hükmün, cezayı aleyhe değiştirmeme ilkesi kapsamında değerlendirilemeyeceği dikkate alındığında, işlenen suça bağlı ve suçtan ayrılmayan, sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün sonucu doğrultusunda değerlendirilmesi gereken bir hüküm olduğu, bu nedenle de mahkumiyet hükmünün sanık tarafından temyiz edildiği durumlarda da temyiz incelemesine
konu edilebileceği gözetildiğinde, sanık hakkındaki mahkumiyet hükmünün temyizi kapsamında aracın iadesine ilişkin hükmün de sanığın temyizi kapsamında incelenmesi yerine, sadece katılan ... İdaresinin temyizine hasren nakil aracının iadesine ilişkin hükmün temyiz incelemesine konu edilmesi yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
2) Sanık aşamalardaki savunmalarında, suça konu sigaraları taşıdığı aracın eşi adına kayıtlı olduğunu söylemiştir.
Suçta kullanılan aracın ruhsat sahibi malen sorumlu ... mahkemedeki beyanında, suçta kullanılan aracın kendi adına kayıtlı olduğunu, sürücü belgesi bulunmadığını, evdeki traktörün eşi adına kayıtlı olduğunu, otomobil alınca da kendi adına kayıtlı olsun istediğini söylemiştir.
Yukarıda anlatılanlar dikkate alındığında, suçta kullanılan aracın sürücü belgesi olmayan malen sorumlunun kullanımında olmadığı, aracın fiilen sürekli olarak sanık tarafından kullanılması karşısında malen sorumlunun iyiniyetli olduğundan söz edilemeyeceği, araçta ele geçen 5 şişe kaçak içki ile 448 karton kaçak sigaranın araçla taşınması zorunlu olduğu gibi nakil aracının ağırlıklı bölümünü oluşturduğu ve nakil aracının suç tarihlerindeki piyasa değeri ile kaçak eşyaların gümrüklenmiş değeri dikkate alındığında 5607 sayılı Kanunun 13. maddesinde belirtilen müsadere şartlarının gerçekleştiği, 5237 sayılı TCK'nun 54/3. maddesi uyarınca müsaderenin hakkaniyete de aykırı olmayacağı anlaşılmakla nakil aracının müsaderesi gerektiği gerekçesiyle aracın müsaderesine yer olmadığına ilişkin kısmının bozulması yerine onanmasına dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum. 26.04.2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.