MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde haksız işgalin yeri, süresi ve aylık tutarının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, davalı kiracının kiralanan yer dışında davacıya ait apartmanın bahçesinde izinsiz olarak kullandığı, kısma ilişkin olarak, ileride açılacak ecrimisil davasına esas olmak üzere, kira kapsamı dışında kullanılan alanın miktarı, ne zamandan beri bu şekilde kullanıldığı, süresi ve aylık kira tutarının tespiti istenilmiş; mahkemece keşif yapılıp, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kural olarak eda davası açılabilecek hallerde tespit davası açılamaz. Böyle bir durumda davacının hukuki menfaatinin bulunmadığı, hukuki menfaat bulunmasının ise dava şartı olduğu gerekçesiyle istemin reddi gerekir.
Somut olayda da davacı, davalı kiracının kiralanan yer dışında haksız işgali bulunduğunu ileri sürerek, işgalin yeri, süresi ve aylık tutarının tespiti istediğine göre; davacının bu istemini, açabileceği meni müdahale ve ecrimisile ilişkin eda davasında öncelikle gerçekleştirebileceği bu nedenle tespit davası açmasında korunması gereken bir hukuki yararının olmadığı, böylece dava şart olan hukuki yararın olmaması nedeniyle davanın reddi gerektiği düşünülmeden istemin kabulüne karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Bu doküman 5070 Sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.