9. Hukuk Dairesi 2018/10974 E. , 2019/2304 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davalı işçinin müvekkili Banka bünyesinde Bireysel Operasyon Müdürlüğü"nde Müdür olarak görev yaptığını, davacının ihmal ve kusuru nedeni ile Banka"nın zarara uğradığını, bu nedenle davalı işçinin kurum içi soruşturmada 227.622,38 TL. zarardan sorumluluğuna karar verilerek işten çıkarma cezası verildiğini, ama bu ceza henüz uygulanmadan davalının istifa ettiğini, davalı işçinin,... Gıda Şirketi için yapılan POS cihazı talebine herhangi bir risk değerlendirmesi yapmadan olumlu cevap verdiği, ardından gene davalı işçi tarafından POS cihazının “off-line” sisteme açıldığı, davalının ... Şirketinden gelen raporları bir kez daha değerlendirmeye almaması nedeni ile Banka"nın eksik hizmet veya eksik raporların farkına varamadığını, sonuçta... Gıda Şirketi"nin davacı Banka"yı sistemin açıklarından faydalanarak dolandırdığını, bunun sonucunda bahsi geçen 227.622,38 TL. zararın doğduğunu ileri sürerek zararın tazminini istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, Banka"nın Dikmen Şubesi"nin ... Gıda Şirketi"nin POS cihazına manuel işlem yapma yetkisi talep ettiğini, Banka"nın KK-POS biriminin bu talebi davacı Banka"ya KK-POS hakkında teknik destek sağlayan ve bu hizmetleri Banka adına yürüten ... Güvenlik Şirketi"ne aktardığını, bu Şirket"in, Şube"nin talebini yerine getirerek... Şirketi"nin POS cihazına bu yetkiyi teknik olarak verdiğini, Bireysel Operasyon Müdürlüğü"nün davalı işçinin idaresine verilmeden önce de bu tür şube iş taleplerinin ... firmasına iletilmesinde müdür onayı gerekmediğini, Bireysel Operasyon Müdürlüğü"nün sadece şube ve ... Şirketi arasında taleplerin aktarılması konusunda aracılık yaptığını, ayrıca Banka ile ... Şirketi arasındaki sözleşmenin davacının göreve getirilmesinden önce imzalandığını, davalı işçinin göreve getirlimeden önce Bireysel Operasyon Müdürlüğü"nün müfettiş denetiminden geçtini ve bir olumsuzluk tespit edilmediğini,... Şirketindeki POS cihazına manuel işlem yetkisi verildikten sonra manuel kullanım talebine ... Şirketi tarafından onay verilmesi için bu manuel işlem harcama raporuna girer girmez kredi kartının ait olduğu bankalardan kredi kartlarının limitleri ve geçerliliği hakkında onay alınarak işlemin tamamlanması gerektiğini, ama ... Şirketi"nin bu güvenlik prosedürüne uymayarak kredi kartı harcamasını denetlemeden işleme onay verdiğini, ... Şirketi"nin manuel işlemleri denetleme, kötü niyetli kullanımları tespit ederek raporlama ve Banka"ya bildirme yükümlülüğü de bulunduğunu ama ... Şirketi"nin kötü niyetli kullanımları incelemediğini, tespit etmediğini ve Bireysel Operasyon Müdürlüğü"ne raporlamadığını, Banka içi yazışmalardan da anlaşıldığı üzere Banka"yı zarara sokan işlemlerin sorumlusunun ... Şirketi olduğunun tespit edildiği, davalının sorumluluğu olmamasına rağmen daha fazla zararın ortaya çıkmasını engellemek için gereken bazı tedbirleri aldı ğını, davalı işçinin görev tanımında şubeden gelen talebe ilişkin risk değerlendirmesi yapmanın bulunmadığını, ... Şirketi"nin sözleşmesel yükümlülüklerini davalı işçinin belirlemediğini, davalı işçinin görev tanımında ... Şirketi"nin hizmet denetimini yapmanın da bulunmadığını, müfettişler tarafından denetlenen ve tespit edilemeyen işleyişe davalı işçinin bir olumsuz dahli olmadığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi"nin 2008/32114 Esas sayılı bozma ilamı ile ;"....Somut uyuşmazlıkta, ilk tebligat davacıya geçici olarak yurtdışına gittiği belirtilerek Tebligat Kanunu 21. madde doğrultusunda muhtara verilmiş, kapıya 2 nolu örnek yapıştırılmış ve komşusuna haber edilmiştir. Daha önce ilk duruşma için çıkarılan tebligat ise duruşma tarihinden sonra, davalının işe gitmesi gerekçesi ile yine muhtara 21. maddeye göre yapılmıştır. Mahkemenin sonuç kararı davacı adresten taşınmış ve adresi de bilinmediğinden Tebligat Kanunu 35. maddeye göre daha önce tebligat yapıldığından belirtilen adrese yapılmıştır. Davacının yurtdışında yaşadığına dair ekli belgeler, ilk tebligatta da yurtdışına geçici olarak gittiği şeklindeki şerh dikkate alındığında davacıya usulüne uygun tebligat bulunmadığı, yargılamanın yokluğunda sürdürüldüğü, kararın da usulüne uygun tebligat bulunmadığı halde Tebligat Kanunu 35. maddeye göre yapıldığı anlaşıldığından usulsüz tebligat öğrenme tarihi sayılacağından, mahkemece usulüne uygun taraf teşkili yapılmadan yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozma sebebidir. ." gerekçe gösterilerek kararın bozulduğu, 2010/747 Esas sayılı dosyada, bozma sonrası yapılan yargılama sırasında tarafların bozma ilamına karşı beyanlarının tespit edildiği, bozma ilamı usul ve yasaya uygun bulunmakla ilama uyulmasına karar verildiği, taraf teşkili sağlandığı, tarafların beyanlarının tespit edildiği, tarafların delillerinin toplandığı, açıklamalar doğrultusunda; yapılan yargılamaya, toplanan delillere, celp ve tetkik edilen kayıt ve belgelere, dinlenen tanık beyanlarına, davanın kabulü ile; taleple bağlı kalınarak 5.000,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair haklarının saklı tutulmasına dair hüküm kurmak gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı işçi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1-Gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 10/04/2006 yerine 27/07/2010 şeklinde yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.
2-Dairemizin 2015/17325 Esas sayılı bozma ilamında aynen; süresi içinde davalı işçi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
Taraflar arasında oluşan banka zararının, davalı işçinin kusuru ve ihmali ile gerçekleşip gerçekleşmediği uyuşmazlık konusudur.
Mahkemece, biri tek diğeri üçlü bilirkişiden rapor alınmasına ve raporlarda davalı işçiye kusur izafe edilmemesine rağmen, bankanın teftiş raporuna üstünlük tanınarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bankacılık işlemleri nedeni ile oluşan banka zararlarında, zararın ve kusurun, aralarında bankacı bilirkişiler ile birlikte hukukçu bilirkişileri bulunduğu bir bilirkişi kurulu ile rapor alınması ve raporda iddia edilen bankacılık işlemlerin tek tek somut olarak belirlenmesi ve bankla çalışanın görev tanımı içinde değerlendirilmesi ve buna zarar ve kusurun belirlenmesi gerekir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu denetime elverişli olmadığı gibi işveren tarafından tek taraflı düzenlenen teftiş raporunun bilirkişilere doğruluğu teyit ettirilmeden hükme esas alınması hatalıdır.
Bu nedenle zarara neden olan bankacılık işlemlerin başından sonuna kadar, hangi birimin ve hangi yetkilinin zarara konu işlemlerin yapılmasında ne gibi görev ve sorumlulukları olduğu hakkında davaya dayanak işlemlerin yapıldığı tarihler itibariyle geçerli olan belgeler, sözleşmeler, görev tanımları, söz konusu işlemler esnasında geçerli olan görev tanımına ilişkin belgeler ve davalı işçiye davaya dayanak banka uygulamaları hakkında verilen eğitimlere ilişkin belgeler, davacı Banka ile dava dışı ... Şirketi arasındaki sözleşme, bu işlemlerde denetime yetkili ve görevli olan kişiler ve görev tanımlarına ilişkin belgeler getirtilmeli, bilirkişi raporunda zarara neden olan işlemler ve zarar miktarları somut olarak ortaya konmalı ve her bir zararlandırıcı işlemin kimin/hangi birimin eksikliği, ihmali, hatası nedeni ile oluştuğu somut dayanakları ile denetime elverişli şekilde belirlenmeli ve varsa davacının zarardaki kusur oranına göre sorumluluğuna karar verilmelidir.
Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde davacının somut olarak zarardaki sorumluluğu ve kusur oranı belirlenmeden bölme işlemi yapılarak ve denetime elverişsiz rapor ile hüküm kurulması hatalıdır.
Diğer taraftan dava tarihi 10/04/2006 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 27/07/2010 olarak yazılması da usule aykırıdır.” gerekçesi ile ilk derece Mahkemesinin ilk bozma ilamı üzerine verilen kararı ikinci defa bozulmuştur.
Dairemizin 2015/17325 Esas sayılı bozma ilamı öncesinde mevcut biri tek bilirkişi diğeri üçlü bilikişi heyetinden alınmış 2 adet bilirkişi raporu mevcuttur. Bu bilirkişi raporlarında davalı işçiye kusur izafe edilmemiş, kusur izafe edilmemesine ilişkin bir takım gerekçeler ifade edilmiştir.
Eldeki hükme esas bilirkişi raporunda önceki bu bilirkişi raporlarının neden yerinde olmadığı, davalı işçiye kusur atfedilmemesine ilişkin bu bilirkişi raporlarında gösterilen gerekçelerin neden yerinde olmadığı denetime elverişli şekilde ortaya konmamıştır.
Mahkeme tarafından yapılacak işlerden biri, Dairemizin 2015/17325 Esas sayılı bozma ilamında belirtilen şekilde bilirkişi heyeti kurarak, yukarda belirtilen husuta denetime elverişli ek rapor almak, bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi ortadan kaldırmaktır.
Yeni alınacak bilirkişi raporu Dairemizin 2015/17325 Esas sayılı bozma ilamında belirtilen diğer hususları da denetime elverişli bir şekilde ortaya koymalıdır.
Örnek olarak bu kapsamda, yeni alınacak bilirkişi raporu davalı işçinin görevlerinin neler olduğunu tek tek açıkça ortaya koymalı ve bu görev tanımını hangi belgeye / belgelere ya da hangi ilkeye / ilkelere dayandırdığını açıkça belirtmelidir.
Ayrıca, Mahkeme, taraflardan, dava konusu zararlandırıcı işlemler ile ilgili olarak dava dışı kişiler, kuruluşlar ya da şirketler hakkında ceza soruşturması / kovuşturması, hukuk davası , icra tikibi , tazmin gibi husular olup olmadığı ayrıca ve açıkça sorulmalı, var ise bu dosya ve belgeler getirtilmelidir.
Diğer yandan, örnek olarak eldeki hükme esas bilirkişi raporunda bazı eksik belgelerden bahsedilmiştir. Bu belge ve bilgiler getirtilmelidir.
Gerekmesi halinde davalı işçinin ve sair kişilerin, kuruluşların ya da şirketlerin görev tanımlarına dair belgelerde eksik var ise tamamlanmalıdır.
Yeniden alınacak bilirkişi raporunda dosyada var ise gereken eksik belgelerin neler olduğu ayrıca ve açıkça belirtilmelidir.
Bu şekilde belge ve bilgi eksikleri tamamlandıktan sonra, işin esasına ilişkin, Dairemizin 2015/17325 Esas sayılı bozma ilamının içeriğini ve yukardaki hususları denetime elverişli şekilde inceleyen detaylı bilirkişi raporu, yine Dairemizin 2015/17325 Esas sayılı bozma ilamında belirtilen şekilde kurulacak bir bilirkişi heyetinden alınarak sonuca gidilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 24/01/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.