Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6497
Karar No: 2013/11146

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/6497 Esas 2013/11146 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı Orman Yönetimi ve asli müdahil davacı Hazine, davalı adına yapılan tapu tesbitinin iptalini ve çekişmeli taşınmazların Hazine adına orman niteliğiyle tescilini istemiştir. Kadastro mahkemesince görevsizlik kararı verilerek asliye hukuk mahkemesine gönderilen dava sonucunda çekişmeli taşınmazlar arazi kadastro çalışmaları ve orman kadastrosu sınırları içinde kalmayıp orman sayılmayan yerler olarak kabul edilmiş ve dava reddedilmiştir. Ancak, çekişmeli taşınmazların dört tarafı ormanla çevrili açıklıklar olduğu uzman bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Orman içi açıklıklarda tarım, inşaat, hayvancılık amaçlı yapılaşma ve özel mülk edinme yolu kapatılmış ve bu tür yerlerin zilyetlik yolu ile kazanılması kanunen mümkün değildir. Bu sebeple davanın kabul edilerek çekişmeli taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiği kararlaştırılmıştır.
Kanunlar:
- 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları iptal edilmiş ve kalan fıkraları 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
- 6831 sayılı Kanun, orman içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapılması ve özel mülke dönü
20. Hukuk Dairesi         2013/6497 E.  ,  2013/11146 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve asli müdahil davacı Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı Orman Yönetimi, ... Mevkii, 111 ada 160, 195, 289 ve 320 parsel sayılı taşınmazların, yörede 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun uyarınca yapılan 22/2-a madde çalışmaları sonucunda, 1990 yılında yapılan orman kadastro sınırları içinde ve bitişiğinde kaldığı iddiasıyla davalı adına yapılan tesbitin iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tesbit ve tescilini istemiştir.
    ... davaya asli müdahale ve taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir.
    Kadastro mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiş ve asliye hukuk mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi ve asli müdahil davacı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanuna esas olmak üzere 1990 yılında yapılan orman kadastrosu ve 30/11/1993 - 29/12/1993 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen arazi kadastro çalışmaları vardır.
    1) Davacı Orman Yönetimi ve müdahil davacı Hazinenin, çekişmeli 111 ada 289 ve 195 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yönünden:
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli 111 ada 289 ve 195 parsel sayılı taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, bu parsellere yönelik hükmün onanması gerekmiştir.
    2) Davacı Orman Yönetimi ve müdahil davacı Hazine"nin çekişmeli 111 ada 320 ve 160 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemece, çekişmeli 111 ada 320 ve 160 parsel sayılı taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Eski tarihli memleket haritasının uygulanmasına dayalı keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarıyla, çekişmeli parsellerin dört taraf sınırlarının, itirazsız kesinleşmiş Devlet ormanı ile çevrili orman içi açıklığı olduğu belirlenmiştir.
    6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
    6831 sayılı Kanun, madde: 17/1-2
    Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi yasaktır
    Devlet ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek
    yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya orman idaresince el konulur. Yanan orman alanlarındaki her türlü emval Orman Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (17/6/2004 tarih ve 5192 sayılı Kanun ile değişik hali)
    Kanun metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal elkoyma hakkına sahiptir. Orman içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak orman kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve orman bütünlüğü bozulacaktır
    Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıkların kazanılamayacağı ilkesini içermektedir ve amacı orman bütünlüğünü korumaktır]
    Kanun koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazların memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [Y.H.G.K.’nun 10.12.1997 gün ve 1997/20-830/1034, 10.12.1997 gün ve 1997/20-808/1039, 22.10.2003 gün ve 2003/20-665/614 sayılı ve yine orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi orman içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları]
    Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da  03.03.2005  gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır
    Ayrıca; bu tür yerler kanun gereği orman sayıldığı için, orman içi açıklık ve boşlukların zilyetlik yolu ile kazanılmasına kanunî olanak yoktur. Dolayısıyla bu yollarla ormandan toprak kazanımından söz edilemez.
    O halde; mahkemece, davanın orman iddiasıyla açıldığı, müdahil davacı Hazinenin dahi çekişmeli parsellerin orman olduğu ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini istediği gözetilerek, davanın kabulü ile çekişmeli parsellerin orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetimi ve müdahil davacı Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetimi ve müdahil davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 03/12/2013 günü oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi