MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit, çek iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- KARAR -

Davacı vekili, taraflar arasında tanzim edilen protokolde yazan malzemelerin davacıya teslim edilmesi karşılığında davaya konu üç adet çekin keşide edilerek davalıya verildiğini, davalının protokoldeki malzemeleri teslim etmediğini ve çekleri protokolde belirtilen tarihe kadar davacı şirkete iade etmediğini ileri sürerek davalıya verilen üç adet çekin iptaline ve davacı şirketin davalıya borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının bahsettiği protokoldeki imzanın davalıya ait olmadığı, herhangi bir protokol olmadığı gibi dava konusu çeklerin bu alışverişin ödemesi olarak davalıya verilmediği, davalının davacıya mal teslim etme borcunun bulunmadığı savunmasıyla davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı şirket yetkilisinin 12/05/2016 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesine göre feragatin davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu, 311/1 maddesinde feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağının hükme bağlandığı gerekçesi ile feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece, feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak davalı kendisini vekille temsil ettirdiği hâlde davalı lehine vekâlet ücreti ve varsa yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekirken mahkemece bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 17/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.