Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11706
Karar No: 2013/2898
Karar Tarihi: 20.02.2013

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2011/11706 Esas 2013/2898 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, işverenin işyerinde çalıştığı dönemlerin tespiti ve işçilik alacaklarının tahrilini talep etti. Ancak mahkeme, davalı işverenin sadece temizlik işi yaptığına dair tanık ifadelerine dayanarak davayı reddetti. Davacının temyiz başvurusu üzerine yapılan incelemede, verilen kararın yanlış olduğu ve tanık ifadelerinin yeterli delil olmadığı belirlendi. Telekom kayıtları ve apartman sakinlerinin bilgilerinin araştırılması gerektiği kararlaştırıldı. Hizmet tespiti ile işçilik alacakları davasının tefrik edilmesi gerektiği belirlendi. Kararda, Hukuk Genel Kurulu’nun 16.6.1999 günlü, 1999/21-510-527, 30.6.1999 günlü ve 1999/21-549-555, 5.2.2003 günlü, 2003/21-35-64 E. ve K. 15.10.2003 günlü ve 2003/21-634-572 E.K. sayılı kararlarına atıfta bulunuldu. Kanun maddesi detayı verilmedi.
21. Hukuk Dairesi         2011/11706 E.  ,  2013/2898 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde Ağustos 1997-Eylül 2004 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine, işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.


    K A R A R

    Dava Ağustos 1997-Eylül 2004 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma kayıt ve tescil edilmeyen çalışmaların tespiti ile işçilik hakları istemine ilişkindir.
    Mahkemece, tanık sözlerine dayanılarak olayda hizmet akdi bulunmadığından sadece davalı işyerinde sadece temizlik işi yapıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
    Oysa, ifadeleri hükme dayanak alınan tanıklar davacıyla birlikte çalışan ve kayıtlara geçmiş kişiler olmadığı gibi, aynı çevrede benzer işi yapan başka işverenlerin çalıştırdığı ve bordrolara geçmiş kimselerde değildir. Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez. Öte yandan tesbiti istenilen süreler çok öncelere ilişkin bulunduğundan tanıkların bu sürelerle ilgili bilgileri bu güne değin eksiksiz olarak hafızalarında korumaları da hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine uygun düşmez.
    Yapılacak iş, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu davalı doktorun davacıyı 19/01/2002-Eylül 2004 tarihleri arasında cep telefonu ile 169 defa aradığı telekom kayıtları gözönünde tutularak, davacı ile birlikte çalışan kişiler olmadığı nazara alınarak, işyerinin doktor muayenehanesi olduğu, muayenehanenin de Levent Apartmanında bulunduğu göz önünde tutularak tespiti istenen dönemde Apartman sakinleri olanlar tespit edilerek bilgilerine başvurulmak, çevrede benzer işi yapan işverenlerin kayıtlarına geçmiş kimseler tespit edilerek anılan kişilerin bilgilerine başvurulmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Hukuk Genel Kurulu’nun 16.6.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün ve 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64 E.ve K. 15.10.2003 gün ve 2003/21-634-572 E. K. sayılı kararları da aynı yöndedir.


    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması, ayrıca işçilik hakları istemi ile hizmet tespiti istemli davaların temyiz inceleme mercilerinin farklı olduğu, davaların birbirinden bağımsız sonuçlandırılmalarında hukuki istikrar ve kararlara olan güven bakımından da yarar bulunduğu, gözönünde tutularak hizmet tespiti ile işçilik alacakları davasının tefrik edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 20/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi