MAHKEMESİ : HANAK SULH HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2013
NUMARASI : 2009/451-2013/23

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu .....Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 15 ve 111 ada 10 parsel sayılı 702.28 ve 160.64 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı H.. G.. adına, 114 ada 16 parsel sayılı 38.86 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz morg niteliğiyle ... Köyü Tüzel Kişiliği adına, 114 ada 17 ve 113 ada 105 parsel sayılı 702.28 ve 1.903,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ölü olduğu belirtilmek suretiyle A. G. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı G. ve F.. G.. miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava konusu taşınmazlar hakkında ve bir kısım dava konusu taşınmazlar arasında kalan yola ilişkin olarak dava açmışlar yargılama sırasında Hazine de davaya dahil edilmiştir. Yine yargılama sırasında R.. G.. taşınmazda hak sahibi olduğunu belirterek davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 113 ada 105, 114 ada 17, 114 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının 22/48 oranındaki bölümünün kısmen iptali ile diğer mirasçıların hakları ve pay oranları saklı kalmak kaydıyla, dosyaya sunulan Hanak Noterliğinden verilen 28.12.2012 tarihli veraset ilamındaki paylar dikkate alınarak, davacı G.. G..’a 8/48 oranında, davacı F.. G..’a 6/48 oranında, asli müdahil R.. G..’a 8/48 oranında olmak üzere tapuya tesciline, 111 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının 1/2 oranındaki bölümünün kısmen iptali ile davacı G.. G.. adına tapuya tesciline, 114 ada 15 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı G. ve F.. G.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı G. ve F.. G.. vekili dava konusu 114 ada 15, 16 ve 17 parsel ile 113 ada 105 parsel sayılı taşınmazlar arasında kalan yola ilişkin olarak hükmü temyiz etmişlerdir. 27.06.2012 tarihli keşif sonrası düzenlenen fen bilirkişisi S. D., 11.07.2012 tarihli rapor ve krokisinden de anlaşılacağı üzere kadastro sırasında yol olarak bırakılan ve (A) harfi ile gösterilen 581.09 metrekare yüzölçümündeki bölümün de dava konusu olduğu ve davacılar tarafından bu bölümün adlarına tescilini talep ettikleri anlaşılmaktadır. Ne var ki, mahkemece bu dava hakkında hüküm kurulmamıştır. Hal böyle olunca; yol olarak bırakılan yer hakkındaki davanın M.K. 713. maddesi kapsamında tescil davası olduğu göz önüne alınarak, miras yolu ile gelen hakka dayanan davacıların aktif dava ehliyetleri bulunup bulunmadığı belirlenip, davacıların dava ehliyetleri olduğu sonucuna varılması halinde işin esasına girilerek araştırma ve inceleme yapılıp, sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu bölüm hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
04.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.