Esas No: 2008/20090
Karar No: 2009/1246
Karar Tarihi: 03.02.2009
Abonman Sözleşmesi - Görev - Yargı Yolu Uyuşmazlığı - Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2008/20090 Esas 2009/1246 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2008/20090 E., 2009/1246 K.
3. Hukuk Dairesi 2008/20090 E., 2009/1246 K.
- ABONMAN SÖZLEŞMESİ
- GÖREV
- YARGI YOLU UYUŞMAZLIĞI
- 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 1 ]
- 2577 S. İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU [ Madde 2 ]
"İçtihat Metni"
Dava dilekçesinde; 1.804 YTL borçlu olmadığının tespiti, masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece dava dilekçesinin görevsizlik nedeni ile reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, davalının müvekkili olan davacıdan atık su parası talep ettiğini, ancak böyle bir hakkının bulunmadığını beyan ederek, 1.804 YTL atık su bedelinden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, atık su bedelinin vergi niteliğinde olup, çevre temizlik vergisi olarak adlandırıldığını, buna yönelik olarak çıkartılan ödeme emrine yönelik itirazların da idari yargıda görüleceği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, kullanılan suyun bedeline ilişkin olarak tarifede belirlenen fiyat üzerinden tahsili talebine ilişkindir.
Atık su bedeli, ekonominin kurallarına uygun olarak serbestçe tespit edilen bir tarifeye ve abonman sözleşmesine göre alınmaktadır. Başka bir deyişle, idare ile kişi arasında sözleşme ile alacak borç ilişkisi doğmakta, ödenecek miktar idare ile kişi arasında abonman sözleşmesi ile özel hukuk ilişkisinin kurulmasından sonra verilen hizmet karşılığında maliyet kâr esasına göre belirlenmektedir. Ödemenin hukuksal dayanağı, kamu gücüne değil, tarifeye ve iki taraf arasında yapılan abonman sözleşmesine dayanmaktadır.
Abone ile idare arasında yapılan abonman sözleşmesi daha çok "tip" sözleşme görünümündedir. Hizmetten yararlanan kişinin sözleşmeyi idare ile birlikte düzenlemesi yerine, katılımı söz konusudur. Ancak bu durum, idare ile kişi arasında kurulan özel hukuk ilişkisini, idare hukuku ilişkisine dönüştürmez. Çünkü, birçok durumda hizmetin tekel niteliği, çok kişiye götürülme zorunluluğu, işin çoğunlukla tip sözleşmelerle ve hizmetten yararlanacakların katılımı yolu ile gerçekleşebilmesini olanaklı kılmaktadır.
Belirtilen durum karşısında, idarenin davacı abone adına tahakkuk ettirdiği atık su bedeli, özel hukuk hükümlerine tabi bir alacak borç ilişkisinden doğması nedeni ile adli yargı mercileri görevli bulunmakta olup, mahkemece, yapılacak yargılama neticesinde işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanlış gerekçeler ile görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, kabulü ile hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.02.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.