3. Hukuk Dairesi 2013/13687 E. , 2013/16525 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının oto alım satım işi ile uğraştığını, davacının davalıya otomobil sattığını, karşılığında senet aldığını, davalının senetleri ödemediğini, davalı hakkında ....sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itirazı üzerine ....sayılı dosyası ile itirazın kaldırılmasını talep ettiklerini, takibe konu senetlerin vadesinin üzerinden üç yıl geçtiği, bu nedenle kambiyo senedi vasfını yitirdiği gerekçesi ile davanın reddedildiği, bu sebeple toplam 4.250 TL olan senet bedellerinin vade tarihinden itibaren ticari avans faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevabında; davalının davacıdan araç satın aldığını, karşılığında ödeme tarihleri ve bedelleri farklı sıralı bonolar verdiğini, davalının aracı satın aldıktan kısa bir süre sonra aracın ayıplı olduğunu öğrenerek davacıya iade ettiğini, davacının bonoları iade etmediğini, bu sebeple davacının davalıdan bir alacağı bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, taraflar arasında araç alım satım sözleşmesi yapıldığı, bunun karşılığında davalı tarafça ödeme tarihleri ve bedelleri farklı senet düzenlenerek davacıya verildiği, senetlerde yazılı bedelin ödendiğine ilişkin herhangi bir yazılı belge ibraz edilmediği, kambiyo senedine bağlanmış bir alacak söz konusu olduğundan davalının borçlu olmadığı iddiasını kesin delillerle ispatlaması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne ve senet bedellerine vade tarihinden itibaren en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 2918 sayılı yasanın 20/d maddesi hükmüne aykırı olarak yapılan araç satışına göre ödenmeyen satış bedelinin tahsiline ilişkindir.
....
Trafik siciline kayıtlı araçların mülkiyetinin devrini öngören her türlü sözleşmelerin geçerliliği 2918 sayılı Kanunun 20/d maddesi uyarınca resmi şekilde yapılmalarına bağlıdır. Burada sözü edilen resmi şekil, sözleşmenin noterde re"sen düzenleme şeklinde yapılmasıdır. Bu şekil şartı geçerlilik şartı olup, bu şekle uygun yapılmayan sözleşmeler baştan itibaren geçersizdir. Geçersiz sözleşmeler ise taraflar için hak ve borç doğurmazlar. Taraflar sadece ve ancak birbirlerine verdiklerini sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak geri isteyebilirler. (....)
Somut olayda taraflar arasında yapılan satış sözleşmesi yukarıda açıklanan yasa maddeleri uyarınca geçersizdir. Davacı, söz konusu aracı davalıya sattığını satış bedeli için davalıdan 28/01/2004 tanzim tarihli ve 01/04/2004 vade tarihli 500,00-TL bedelli, 28/01/2004 tanzim tarihli ve 01/05/2004 vade tarihli 500,00-TL bedelli, 28/01/2004 tanzim tarihli ve 01/06/2004 vade tarihli 1.000,00-TL bedelli, 28/01/2004 tanzim tarihli ve 01/07/2004 vade tarihli 1.000,00-TL bedelli ve 01/08/2004 tanzim tarihli 01/08/2004 vade tarihli 1.250,00-TL bedelli senetler aldığını ancak bu senetlerin vadesinde ödenmediğini belirtmiş, davalı ise aracın ayıplı olduğunun anlaşılması üzerine davacı tarafa iade edildiği belirtilmiş ancak iadeye ilişkin iddiasını ispatlayamamıştır.
O halde taraflar arasında yapılan araç satış sözleşmesi, 2918 sayılı ....Kanunu 20/d maddesi gereğince kütük dışı satış nedeniyle geçersiz olup, tarafların da ancak aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca karşılıklı olarak aynı anda iade etmekle yükümlü olduğu hususu nazar-ı dikkate alınarak davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.