Esas No: 2022/2155
Karar No: 2022/7700
Karar Tarihi: 14.04.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2155 Esas 2022/7700 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz edildiği ve 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1 maddesinde düzenlenen suçtan hüküm verildiği belirtilmiştir. Sanığın işlettiği işyerinde taklit ürünlerin bulunduğu ve satış yaptığı şikayet edilmiştir. Ancak marka sahibi olan firma şikayet tarihinde yetkili bir vekil vasıtasıyla şikayette bulunmamıştır. Marka hakkına tecavüz suçlarında şikâyet hakkı, münhasıran marka sahibine ait olduğundan bu hakkın başkaları tarafından kullanılması mümkün değildir. Bu nedenle, marka sahibinin şikayet hakkının kullanılmaması nedeniyle, sanığın hükümlülük ve müsadere cezasına dair kararı bozulmuştur. Kanuna aykırı olan ve temyiz itirazlarına uygun görülen hükmün 321. maddesi uyarınca bozulması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri: 556 sayılı KHK'nın 61/A-1, 1412 sayılı CMUK'nun 321, 5320 sayılı Kanunun 8/1.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 556 sayılı KHK'ya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1 maddesinde düzenlenen suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabi olup, ... S.P.A. ve ... firmalarının vekili aracılığı ile ... Cumhuriyet Başsavcılığına sundukları şikayet dilekçesinde;... Çanta adlı işyerinde taklit... ve ... markalı ürünlerin satıldığı yönündeki şikayet üzerine, Sulh Ceza Hakimliğinden alınan arama ve elkoyma kararı doğrultusunda sanığın işlettiği işyerinde 23/01/2015 günü yapılan aramada, satış reyonlarında ... firması adına tescilli ... markasını taşıyan toplam dört çift ayakkabının ele geçirildiği, ... S.P.A. firması adına tescilli markaları taşıyan herhangi bir ürünün bulunmadığı olayda; suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma talebi de bulunmayan ... S.P.A. firmasının davaya katılmasına karar verilerek sanık hakkında ... S.P.A. firmasına ait markanın izinsiz kullanıldığı şeklindeki gerekçe ile mahkumiyet kararı verildiği anlaşılmış ise de;
Marka hakkına tecavüz suçlarında şikâyet hakkı, münhasıran marka sahibine ait olup, tescilli markanın sahibi olan ve marka korumasından doğan hakları tecavüze uğrayan gerçek veya tüzel kişiler şikâyetçi olabilir.
Diğer bir ifade ile şikâyet hakkını kullanacak marka sahibi Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tutulan marka sicilinde, adına markanın tescil edildiği gerçek veya tüzel kişidir.
Şikâyet hakkı şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğundan bu hakkın başkaları tarafından kullanılması mümkün değildir.
Hak sahibi kişiler şikâyet tarihinde, şikâyette bulunma yetkisini veren vekâletname bulunmak koşulu ile avukatları vasıtasıyla da şikâyette bulunabilir. Davaya vekâlet konusu 6100 sayılı HMK’nun 71-83. maddelerinde düzenlenmiş olup, hem HMK’da hem de Türk Borçlar Kanununda vekâletnamelerin herhangi bir şekil şartına bağlı olmadığı kabul edilmiştir. Şikâyet hakkını kullanma konusunda asıl olanın vekâlet verenin iradesi olduğu yönündeki ilke ışığında somut olaya gelince;
Dosya içerisinde mevcut olan ve .... firmasının yetkilisi tarafından ... irtibat bürosu yetkilisi ...’e verilen asıl vekaletnamenin içeriğinde “Bir gümrük davasını ya da diğer davaları takip etme anlaşması vaka bazında mektup, telefaks veya e-posta iletişimi ile yapılacaktır.” şeklindeki kısıtlamanın bulunması ve Dairemizin 26.10.2021 tarihli tevdii kararına rağmen, şikayetçi ... firması vekilinin; sanık hakkında şikâyet hakkının kullanılması amacıyla ve şikâyet tarihini kapsar şekilde marka sahibi firmanın yetkilileri tarafından kendilerine verilmiş izin içeren mektup, telefaks veya elektronik posta iletisi aslını veya tercümesinin onaylı örneklerini dosyaya ibraz edemediği anlaşıldığından, marka sahibi firmanın sanık hakkında şikayet tarihi itibarıyla hukuken geçerli bir şikâyetinin bulunmadığı gözetilerek davanın düşürülmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.