19. Hukuk Dairesi 2017/5497 E. , 2018/6693 K.
"İçtihat Metni" 19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen alacak davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın davalı ... yönünden görevsizlik nedeniyle usulden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabulüne kısmen reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen dosya davalıları vekilince duruşmalı, asıl ve birleşen dosyada davacı vekilince katılma yolu ile duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalılar vek. Av. ..."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Asıl davada davacı vekili, davacı şirket ile davalılardan ... arasında 01/06/2008 başlangıç tarihli davalının maliki bulunduğu Adıyaman"daki taşınmaz üzerinde (15) yıl süre için kira sözleşmesi imzalandığını ve tapuya şerh edildiğini, taraflar arasında 18/03/2008 ve 11/03/2013 tarihli bayilik sözleşmeleri ve 16/06/2008 tarihli protokol bulunduğunu, davalılardan ..."a 15 yıllık kira bedeli ödendiği gibi davalı şirkete protokol gereği işletme yatırım desteği bedeli ödendiğini, karşı tarafça 29/05/2013 tarihli ihtarname ile taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 11/05/2013 tarihi itibariyle sona erdiği ihtar edilerek kira şerhinin terkininin talep edildiğini, davalılar ... ile ..."ın davalı şirketin borçlarını müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla garanti ettiğini, taraflar arasıdaki bayilik sözleşmesinin mevzuat geriği 15 yıldan önce sona ermesi nedeniyle davalı ..."a ödenen kira bedelinin kullanılmayan süreye tekabül eden 25.995,12 TL ana para ile ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle semerelerinin avans faizi ve faizin KDV"si ile birlikte tahsiline, işletme yatırım destek bedelinin kullanılmayan süreye tekabül eden 422.684,93 TL"si ile semerelerinin avans faizi ve faizin KDV"si ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalılar vekili, kira şerhi terkin edilmeden açılan davanın reddi gerektiğini, bir yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacının ödediği bedellerin bayilik faaliyetinin geriği olarak akaryakıt istasyonu inşası karşılığında işletme yatırım desteği olarak bayilik faaliyeti için verildiğini ve davacının 5 yıldan fazla süreli bayilik sözleşmesi akdedilemeyceğini bildiğinden ödediği bedellerin istasyon inşası için en fazla 5 yıllığına imzalanan akaryakıt bayilik sözleşmesi karşılığı verildiğinin açık olduğunu, taraflar arasındaki düzenlemelerde kira sözleşmesinin süresinden evvel sona ermesi halinde işletme yatırım destek bedellerinin iade edileceğine dair bir tek hüküm bile bulunmadığını, davacının bayilik 5 yıl olsa da işletme destek bedelinin kira sözleşmesi için ödendiğine dair kendi muvazaasına dayanmasının mümkün olmadığını, davalı şirketin taşınmazın maliki olmadığı gibi kira sözleşmesinin de tarafı olmadığını, bu nedenle ödemenin 5 yıl değilde 15 yıl için yapıldığı iddiasının izahtan vareste olduğunu, dava tarihinden öncesi için faiz ve uyarlama talep edilemeyeceğini, kefalet sözleşmesinde kefalet limiti belirtilmediğinden kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, davaya konu akaryakıt istasyonuna kira ilişkisinin bütününü göz önüne alarak gerçekleştirilen 46.784,22 TL"lik duran varlık inşaat bedeli yatırımının dikey ilişkinin süresinden önce sona ermesi nedeniyle kullanılmayan kısma tekabül eden 32.958,31 TL kısmının KDV"si ile birlikte ve semeresi ve semerenin KDV"si ile beraber avans faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, asıl davada savunduğu nedenleri de savunarak, derdestlik itirazında bulunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davada davalı ... aleyhine açılan kira bedelinin iadesi istemli davanın görev dava şartı yokluğundan usulden reddine, kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden, temyiz edilmesi ve temyiz isteminin reddedilmesi halinde bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep halinde dosyanın tefrik edilerek ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, işletme yatırım destek bedeli alacağının bu bedelin taraflar arasındaki sözleşmenin ifası için zorunlu, istasyonun mütemmim cüzü niteliğindeki duran varlık inşaat, teknik yatırım için ödendiği, ancak istasyona değer kattığı oranda ve davalı yanın bu yatırımları kullanarak ticaretine devam etmesi şartıyla talep edilebileceği, davalının anılı yatırımları kullanarak ticaretine devam ettiğinin de dosya kapsamıyla sabit olduğu, bu kapsamda davacının talep edebileceği bu kalemdeki alacağın bu yatırımın istasyona kattığı değer olan 232.739,81 TL olduğu ve davalı şirketin akaryakıt bayilik sözleşmesinin tarafı olmakla bu bedilin tamamından, şahıs davalıların ise kefalet sorumluluğu nedeniyle yine bu bedelin tamamından sorumlu oldukları gerekçesiyle belirtilen bedel üzerinden dava tarihinden itibaren avans faizi ve faizin KDV"si yönünden asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davada ise; davalı yanın iade etmediği ariyet teknik yatırım bedeline isabet eden 26.759,60 TL"nin davacı tarafça talep edelebileceği kanaatiyle, bu bedel üzerinden dava tarihinden itibaren avans faizi ve faizin KDV"si yönünden birleşen davanın kısmen kabulüne, asıl ve birleşen davalarda tarafların karşılıklı olarak olanaklarından yararlandığı sözleşme nedeniyle semere talep edilemeyeceğinden semere taleplerinin ve fazlaya yönelik isteklerin reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davada taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl ve birleşen dava yönünden taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Asıl davada, davalı ... aleyhine açılan kira bedelinin kullanılmayan süreye ilişkin kısmının iadesi talebine ilişkin görevsizlik kararı verilmesi gerekiyorsa bu kısma yönelik davanın öncelikle tefrik edilip, sonra görevsizlik kararı verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
3-Asıl davada davacının tüm davalılardan talep ettiği işletme yatırım desteği bedelinin bir yıllık olup 5 yıla uzatılabilen sözleşme kapsamında verilmiş olup 5 yıllık süre dolduğu gibi sözleşmede iadeye yönelik bir düzenleme de bulunmadığından bu yöne ilişkin talebin tamamen reddi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır.
4- Birleşen davada, davalılar ... ile ..."ın kefaletinin geçerli olabilmesi için sözleşmenin yazılı şekilde yapılması, kefilin sorumlu olacağı muayyen miktarın (limitin) gösterilmesi zorunludur. Taraflar arasında imzalanan 16/06/2008 tarihli protokolde kefalet limiti belirtilmediği gibi protokol içeriğinde kefilin sorumlu tutulacağı azami miktarın belirlenmesine yarayacak bir düzenlemede bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davacının davalı kefiller açısından geçersiz olan bu protokoldeki kefalet hükmüne dayanarak davalılar ... ile ..."tan her hangi bir talepte bulunamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dava yönünden taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün taraflar yararına , (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılardan ... ile ... yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan taraflar yararına takdir edilen 1.480,00"er TL duruşma vekalet ücretinin tarafların bir diğerinden alınıp yek diğerine verilmesine,
peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.