Tapu Tescil Kararları - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/8905 Esas 2011/10904 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/8905
Karar No: 2011/10904
Karar Tarihi: 26.10.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/8905 Esas 2011/10904 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Davacı Hazine tarafından tapu iptali istemiyle açılan davada yerel mahkeme tarafından verilen kabul kararının bozulması istenmiştir. Bozma kararı, 5841 sayılı Yasa'nın hak düşürücü sürelerle ilgili hükümleri nedeniyle verilmiştir. Ancak sonrasında söz konusu Yasa Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Bu nedenle, Dairenin bozma kararı doğru kabul edilmiştir. İşin esası, 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı doğrultusunda değerlendirilmeli ve yargılama masrafları yönünden 6099 sayılı Yasa hükümleri gözetilmelidir. Kararda geçen kanunlar: 5841 sayılı Yasa, 6099 sayılı Yasa, HUMK'nun 440. ve 428. maddeleri.

1. Hukuk Dairesi 2011/8905 E. , 2011/10904 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ÇEŞME ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/01/2004
NUMARASI : 2003/198-2004/188

Taraflar arasındaki davadan dolayı Çeşme Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 01.01.2004 gün ve 2003/198 esas, 2004/188 karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 18.02.2011 gün ve 10487-1732 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı Hazine vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, tapu iptali isteğine ilişkin olup, yerel mahkemece verilen kabul kararının; 14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın hak düşürücü süreden dolayı davanın reddi ve yargılama masrafları yönünden de 6099 sayılı Yasa hükümlerinin gözetilmesi gerektiğine değinilerek Dairece bozulduğu görülmektedir.
Ne varki, 5841 sayılı Yasa Anayasa Mahkemesi"nin 12.05.2011 tarih 2009/31 E. 2011/77 K. sayılı kararı ile iptal edilmiş ve kararın resmi gazetede yayımlanmasıyla iptal hükmü yürürlüğe girmiştir.
Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında Daire bozma kararının, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse ve ayrıca Anayasa"nın 153. maddesine göre iptal kararı geriye yürümese de, 10.3.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere, iptalin kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemeyeceği, ancak henüz devam eden uyuşmazlıkların iptal kapsamında bulunacağı açıktır.
Hal böyle olunca; işin esası hakkında 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı doğrultusunda değerlendirme yapılmak ve yargılama masrafları yönünden de 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa hükümleri gözetilmek suretiyle uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması için karar bozulmalıdır.
Anılan husus, karar düzeltme isteği üzerine yeniden yapılan inceleme sonucunda anlaşıldığından, Hazinenin karar düzeltme isteğinin HUMK."nun 440. maddesi uyarınca kabulüyle, Dairenin 18.02.2011 tarih, 2010/10487 esas, 2011/1732 karar sayılı bozma ilamının ortadan kaldırılmasına, yerel mahkemenin 30.04.2004 tarih, 198-188 sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesine göre) HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 26.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.