Esas No: 2021/859
Karar No: 2021/1836
Karar Tarihi: 15.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/859 Esas 2021/1836 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
.....
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE : ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2021
ESAS-KARAR NO ...
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 07/12/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 31/05/2014 vade tarihli 2.500,00TL bedelli bononun düzenlendiğini, bononun elden ödemesine karşın kaybolduğunu ifade eden davalı tarafından iade edilmediğini, zaman aşımına uğrayan söz konusu bonoya dayalı olarak icra takibi yapılamayacağını, icra takibine dayanak diğer dört adet senetler üzerinde ise müvekkilinin ad, soyad ve imzasının bulunmadığını, söz konusu 5 adet bonoya dayalı olarak yapılan icra takibinin ödeme emrinin usulünce tebliğ edilmemesi nedeni ile kesinleştiğini belirterek, müvekkilinin Ankara 20. İcra Müdürlüğünün .... Esas sayılı dosyasında takibe dayanak bonolardan ötürü borçlu olmadığının tespiti talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı şirket vekili cevap dilekçesi sunmamış, ön inceleme duruşmasında açılan davayı ve karşı tarafın iddialarını kabul etmediklerini belirtmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davalı tarafından davacı aleyhine her biri 2.500,00TL bedelli davalının ad ve soyadı ile imzasını içeren 22/11/2013 tanzim, 31/05/2014 ödeme tarihli bono ile davalının ad ve soyadı ile imzasını içermeyen 5 ayrı bonoya dayalı olarak ilamsız icra takibi yapıldığı, takibin itiraz edilmeksizin kesinleştiği, davalı taraf duruşmada davacının imzasını içermeyen 4 bono ile ilgili icra takibinden feragat ettiğinden 4 adet bono yönünden davanın konusuz kaldığı, davalı tarafça davacının imzasını içeren bono ile ilgili alacak iddialarını sürdürdüğü, sözkonusu bononun vade tarihinin 31/05/2014 olduğu ve zamanaşımı süresinin dolduğu, takip tarihi itibariyle zamanaşımı dolmuş bono ile ilgili takip yapılamayacağı gerekçesi ile icra takibine dayanak 31/05/2014 vade tarihli 2500,00TL bedelli bono yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davacının kötüniyet tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili, yerel mahkemece teminat şartının değerlendirmeye alınmadığını, eksik ve hatalı inceleme ile karar verildiğini, kötüniyet tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dava konusu senetlerin icra takibine konu edildiğinde davacının imzasını içermeyen senetlerin sehven gözden kaçırıldığını ve herhangi bir kötüniyet olmadığını, daha sonra bu durumun farkedilmesi üzerine 4 senet yönünden icra takibinden feragat edildiğini belirterek yerel mahkeme kararının bozularak davanın reddine karar verilmesini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacının davalıya vermiş olduğu bonolardan dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, icra takibine dayanak 5 adet bonodan 1 tanesinin zaman aşımına uğradığı, diğer 4 tanede ise taraf olunmadığı gerekçesi ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle davacının imzasını içermeyen bonolar yönünden yapılan takibin kötüniyetli olduğunun kabulünde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 853,88.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 214,00.-TL harcın mahsubu ile bakiye 639,88.-TL harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye İrat Kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-HMK m. 359/4 uyarınca kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK'nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK'nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 15/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
....
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
"5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.