
Esas No: 2021/3943
Karar No: 2022/3118
Karar Tarihi: 31.03.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3943 Esas 2022/3118 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/3943 E. , 2022/3118 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro
MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacılar vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... İlçesi ... ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1180 ada 1 parsel sayılı taşınmaz müştereken ... karısı .... Konstantini kızı ... ve ... oğlu ... adına tespit ve kesinleşerek 22.05.1969 yılında tapuya tescil edilmiş; sonrasında ... ve ...’a ait paylar hükmen Hazine’ye intikal etmiş; 1996 yılında da imar uygulaması ile 10539 ada 1 ila 26 parsellere gitmiştir.
Davacı... mirasçıları, murislerinin itirazı üzerine verilen Kadastro Komiyon kararının murislerine tebliğ edilmediğini, bu nedenle kesinleşmediğini ileri sürerek tapu kaydına dayanarak dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın görev yönünden usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Nöbetçi Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hükmün davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; davacılar vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/(1)-a.3 maddesinde, mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması halinde Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davanın esası incelenmeden dosyanın görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar vereceği; aynı şekilde 362/(1)-c maddesinde de, yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek için verilen kararlar ile merci tayinine ilişkin kararların temyiz edilemeyeceği düzenlenmiştir. Yine aynı Kanun'un 23/2. maddesinde ise, Bölge Adliye Mahkemesince veya Yargıtayca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen göreve veya yetkiye ilişkin kararlar, davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar, hükmüne yer verilmiştir. Bu hükümler amacına uygun olarak yorumlandığında, HMK’nin bölge adliye mahkemelerine ilk derece mahkemelerinin görev ve yetkisine ilişkin olarak kesin nitelikte karar verme ve uyuşmazlık çıkması halinde kesin olarak çözümleyen karar verme yetkisi tanıdığı, buna göre anılan Kanun ile görev hususunun en geç bölge adliye mahkemesi kararıyla çözümlenmesi sisteminin benimsendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, HMK’nin 355. maddesi kapsamında görev hususunu inceleyen Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı özellikle HMK’nin 362/(1)-c maddesi karşısında temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmalıdır.
Diğer taraftan, 28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7251 sayılı Kanun’la, ilk derece mahkemelerinin görev ve yetkiye ilişkin kararları ile ilgili olarak 6100 sayılı Kanun’un 362. maddesinin (c) bendi değiştirilmiş, hüküm “Yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemelerinin görev ve yetkisi hakkında verilen kararlar” şeklinde daha açık hale getirilmiş, bu husustaki tereddütler de giderilmiştir. Yine 362. maddeye bir fıkra eklenerek, “353. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında verilen kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağı” hüküm altına alınmış, eklenen bu fıkra ile 353. madde hükmü arasında da uyum sağlanmıştır.
Somut olayda; mahkemece verilen görevsizlik kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğuna, Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verildiğine göre, İlk Derece Mahkemesinin göreve ilişkin kararını istinaf başvurusu üzerine inceleyen Bölge Adliye Mahkemesi kararı HMK’nin 362/(1)-c maddesi gereği kesin nitelikte olup, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması mümkün olmadığından, davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, her ne kadar ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince başvurunun esastan reddine ilişkin 2018/2797 Esas, 2019/1592 Karar sayılı karar temyiz yasa yolu açık olarak verilmiş ise de 6100 sayılı HMK’nin 362/(1)-c maddesi uyarınca temyizi kabil bir karar olmadığından davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 31.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.