Esas No: 2022/1839
Karar No: 2022/6637
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/1839 Esas 2022/6637 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir dava sonucunda, sanık 5607 sayılı yasaya muhalefet suçundan hüküm giymiştir. Yerel mahkeme tarafından verilen hüküm temyiz edilmiş ve yargılama sonucunda yapılan itirazlar kabul edilmiştir. Sanığa kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmadığı gerekçesiyle, hükümlülük, müsadere, nakil aracının iadesine karar verilmiştir. Ayrıca, adli para cezası ve hapis cezası verilen sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi, kanuna aykırı bulunmuştur. Mahkeme, yargılama giderleriyle ilgili olarak hüküm kuruluşunda usul ve yasaya aykırı işlem yapıldığını tespit etmiş ve hükmü bozmuştur. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmaktadır:
- 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçu: Sanığın yargılandığı suç.
- 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi: Etkin pişmanlık uygulaması hakkında düzenleme içeren kanun maddesi.
- 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesi: Etkin pişmanlık uygulanabileceğini düzenleyen kanun maddesi.
- TCK’nun 58. maddesi: Tekerrür hükümleriyle ilgili düzenleme içeren kanun maddesi.
- TCK’nun 58/6. maddesi: Mükerrirlere özgü infaz rejimine ilişkin düzenleme içeren kanun maddesi.
- 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi: Müsaderen
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracının iadesine
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan ... İdaresi vekilinin suçta kullanılan nakil araca yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Katılan ... İdaresi vekilinin ve sanığın mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
1- 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği, sanığa soruşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmadığı, bu cihetle kovuşturma aşamasında sanığa yapılan 06.07.2020 tarihli tebligatta yer alan ödeme ihtaratında indirim oranının 1/2 olarak bildirilmesi gerekirken yazılı şekilde 1/3 olarak bildirilerek sanığın yanıltılması ve hakkında ödemediğinden bahisle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması,
2- Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezaları için TCK’nun 58. maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilirken hiçbir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının TCK’nun 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
3- Dava konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
4- Yargılama giderleri ile ilgili olarak, 5271 sayılı CMK'nun 324. maddesinin 2. fıkrasında "Hüküm ve kararda yargılama giderlerinin kimlere yükletileceği gösterilir.” şeklindeki açık hükmü ile Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 26/05/1935 gün ve 111/7 sayılı "yargılama giderleri hükmün tamamlayıcı parçası olduğundan ilamlarda açıklanmalı, kime yükletileceği belirtilmedir" ve yine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 02/05/1966 gün ve 4/3 sayılı "tefhim edilmekle hükmün esasını oluşturan kısa kararda yargılama giderinin miktarı ve kime ne miktarda yükleteceği belirtilerek, sanığın yükümlülüğü öğrenmesinin sağlanması ve bu sayede sanığın yargılama giderlerine karşı temyiz davası açıp açmama hususunda karar verme olanağı tanınması gerektiğini” belirten kararları karşısında, hükmün esasını oluşturan kısa kararda, sanıkların yükümlülüğünü öğrenmesi ve buna göre yargılama giderleri yönünden temyiz yoluna başvurup başvurmayacağı hususunda karar vermesine imkan tanımak için, yargılama giderlerinin kime yükleneceğinin ve bu yükümlülüğün ne miktar olacağının belirtilmesi gerektiği, ancak mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararda yargılama gideri kısmı boş bırakılarak yargılama giderleri ile ilgili miktar açıklanmadan usul ve yasaya aykırı hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.