9. Hukuk Dairesi 2011/52112 E. , 2014/4688 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA 5. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/09/2011
NUMARASI : 2008/779-2011/602
DAVA :Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatı, ihbar tazminatı, hafta tatili ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı ile davalılardan K.. Toplu Konut İnş. Ltd. Şti. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini, haftada 7 gün 08.00-22.00 saatleri arasında çalıştığını, ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını, 2007 yılı Eylül, Ekim ve Kasım ayı ücretlerinin ve Aralık ayı 10 günlük ücretinin ödenmediğini, maaş alacakları için davalılar hakkında icra takibi yaptığını ve bu takibe davalılar tarafından haksız olarak itiraz edildiğini iddia ederek icra takibine yapılan itirazın iptali ve %40" tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile ihbar tazminatı, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ve fazla çalışma alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılardan Başbakanlık Toplu Konut İdaresi, işin anahtar teslimi ile diğer davalı şirkete verildiğini, maaş alacakları ile ilgili olarak gerekli ilanların yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı şirket, davacının, diğer işçilerle kavga etmesi nedeni ile işten haklı olarak çıkarıldığını, ibraname ile tüm alacaklarını aldığını, ücretlerinin ödendiğini, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili günlerinde çalışma olmadığını, fazla çalışma yapmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı Toplu Konut İdaresinin, işi anahtar teslimi suretiyle diğer şirkete ihale ile verdiği ve diğer şirket ile aralarında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığı gerekçesi ile itirazın iptali davası yönünden Toplu Konut İdaresi aleyhine yürütülen takibin iptaline, alacak davası yönünden de bu davalı aleyhine açılan davanın husumetten reddine, diğer davalı yönünden ise icra takibine yapılan itirazın kısmen iptaline, alacak davasının da kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı ile davalılardan K.. Toplu Konut İnşaat Ltd. Şti. vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- İhale makamının işçilik alacaklarından sorumluluğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı 25.8.2007- 10.12.2007 tarihleri arasında davalılara ait inşaatta elektrik ustası olarak çalıştığını, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini, ödenmeyen 2007 yılı Eylül, Ekim, Kasım ayı ile Aralık ayı 10 günlük maaş alacakları için icra takibi yaptığını, davalılar tarafından takibe itiraz edildiğini iddia ederek icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ve ayrıca ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarını istemiştir.
Mahkemece, davalılardan Başbakanlık Toplu Konut İdaresinin ihale makamı olduğu gerekçesi ile bu davalı aleyhine yapılan takibin iptaline ve ihbar tazminatı ile diğer alacaklar yönünden de davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
Davalı Başbakanlık Toplu Konut İdaresinin ihale makamı olması nedeni ile bu davalı yönünden ihbar tazminatı ile diğer işçilik alacaklarının husumetten reddi şeklindeki mahkeme kararı yerinde ise de maaş alacakları için davacı tarafından başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesi hatalıdır.
Şöyleki; 4857 sayılı İş Kanununun 36 ncı maddesinde, “Genel ve katma bütçeli dairelerle mahalli idareler veya kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar; asıl işverenler müteahhide verdikleri her türlü bina, köprü, hat ve yol inşası gibi yapım ve onarım işlerinde çalışan işçilerden müteahhit veya taşeronlarca ücretleri ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığının kontrolü, ya da ücreti ödenmeyen işçinin başvurusu üzerine, ücretleri ödenmeyen varsa müteahhitten veya taşeronlardan istenecek bordrolara göre bu ücretleri bunların hakedişlerinden öderler” şeklinde kurala yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre ihale makamı, işçi ücretlerinin ödenip ödenmediğini kontrol etmek durumundadır. Yapılacak olan kontrol ya da işçinin başvurusu üzerine ödenmeyen ücretlerin bulunduğunun tespit edilmesi halinde, belli şartlarla ihale makamının sorumluluğu söz konusu olur. İhale makamının yapmış olduğu ilan üzerine işçilerin başvuruda bulunmamış olmaları, kamu kurumunun anılan madde kapsamındaki sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır.
Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, işçilerin her hak ediş dönemi için olan ücret alacaklarının üç aylık tutarından fazlası hakkında adı geçen idarelere herhangi bir sorumluluk düşmeyeceği öngörülmüştür. Maddede sözü edilen ücret her hak ediş dönemi için “son üç aylık temel ücret” olarak değerlendirilmelidir.
İhale makamı olan kamu kurumunun, her hak ediş dönemine ilişkin son üç aylık ücretten sorumluluğu, Yasadan doğan bir sorumluluktur.
Bu sebeple ihale makamı olan davalı Toplu Konut İdaresinin 4857 sayılı İş Kanununun 36. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davacı işçinin son üç aylık temel ücretinden sorumlu olduğu kabul edilip, davacı tarafından yapılan icra takibinde bu davalının sorumlu olduğu miktar belirlenip bu miktar yönünden davalı Toplu Konut İdaresi aleyhine yapılan icra takibinin devamına karar verilmesi gerekirken bu davalı hakkındaki davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.
3- Mahkemece, taraflar arasında bağıtlanan sözleşmenin belirli süreli olması nedeni ile davacı işçinin ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmişse de davacı ile yapılan iş sözleşmesinde sözleşmenin belirli süreli olması yönünde herhangi bir objektif nedene dayanılmadığı anlaşılmaktadır. İş sözleşmenin sırf 4 aylık süre için yapılması bu sözleşmenin belirli süreli olduğunu göstermez. Davacı elektrik ustası olup belirli süreli iş sözleşmesinin yapılmasını gerektiren objektif nedenler bulunmamaktadır.
Yapılan açıklamalar uyarınca taraflar arasındaki sözleşme belirsiz süreli iş sözleşmesi olup, davalı işveren iş akdinin haklı olarak feshedildiğini ispat edemediğinden davacının ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile reddine karar verilmesi hatalı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17.02.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.