Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/6530
Karar No: 2020/419
Karar Tarihi: 21.01.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2019/6530 Esas 2020/419 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2019/6530 E.  ,  2020/419 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı ... vekili, boşanma dava dilekçesi ile birlikte evlilik birliği içinde davalı kadın adına edinilen bir adet taşınmaz, bir adet araç, banka hesabındaki paralar ile ziynet eşyaları bulunduğunu açıklayarak, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın faiziyle tahsilini talep etmiştir. Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin talep tefrik edilerek iş bu temyize konu dava dosyası üzerinden yargılamaya devam edilmiş olup, davacı vekili tarafından sunulan 26.05.2014 tarihli dilekçeyle, fazlaya dair haklarını saklı tutarak taşınmaz yönünden 10.000,00 TL, banka hesapları yönünden 5.000,00 TL, araç yönünden 5.000,00 TL olarak talep miktarları açıklanmış, bunlara ek olarak taşınmaza yapılan tadilatlar yönünden 10.000,00 TL ve ev eşyaları yönünden 5.000,00 TL istekte bulunulmuştur. Davacı ..., sunmuş olduğu 08.09.2015 tarihli dilekçeyle ziynet eşyalarına dair talebinden vazgeçtiğini bildirmiş, harcı yatırılmak suretiyle davacı vekili tarafından sunulan 14.04.2016 tarihli dilekçeyle toplam 35.000,00 TL olan talep miktarı bilirkişi raporuna karşı itirazları saklı tutularak 55.419,50 TL"ye yükseltilmiştir.
    Davalı ... vekili, ziynet eşyalarının davalıya ait olduğunu, taşınmazın davalının babası tarafından bedeli ödenerek satın alındığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece verilen ilk kararda, üç kişiden oluşan bilirkişi heyetinin 26.02.2016 havale tarihli raporunun kapsamı ve sonuç kısmında belirtildiği üzere davacının davalıdan 55.419,50 TL alacağının tespit edildiği, davacı tarafın da buna göre ıslah dilekçesi verdiği, mahkemece talepten fazla hükmedilemeyeceği kanaati ile davanın kabulüne, 55.419,50 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde Dairenin 2016/21544 Esas, 2019/3558 Karar sayılı ilamıyla, somut olayda hükme esas alınan rapor doğrultusunda davacının araç ve banka hesabına yönelik alacak talebi hakkında değerlendirme yapılıp yazılı şekilde davanın kabulüne dair hüküm tesis edildiğini ancak davacı tarafın dava dilekçesinde sadece araç ve banka hesabı değil, taşınmaz ve ziynetler de olmak üzere toplam 4 kalem malvarlığı yönünden talepte bulunduğu, dava konusu edilen taşınmaz ve ziynetlere dair talepler hakkında ve ziynetlere yönelik davacının vazgeçme beyanı da dikkate alınarak olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamasının HMK"nin 297/2 maddesine aykırı olduğuna işaret edilerek hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde, Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle 55.419,50 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı vekilinin ziynet alacaklarına yönelik talebinden feragat ettiği görüldüğünden bu talebin feragat nedeniyle reddine, her ne kadar davacı vekili davaya konu taşınmaz yönünden da katılma alacağı talep etmiş ise de, katılma alacağına yönelik talebini ispatlayamamış olduğu görüldüğünden reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı lehine hükmedilen alacak, katılma alacağı niteliğindedir. TMK"nin 239/son maddesinde; “…aksine anlaşma yoksa tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür…” hüküm altına alınmıştır. Yargıtayın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihi karar tarihidir. Mahkemece, tasfiye tarihi olan (bozmadan önceki karar tarihi) 26.05.2016 tarihinden itibaren alacağa faiz yürütülmesi gerekirken, bozmadan sonra verilen karar tarihi 23.09.2019 tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olması hatalıdır.
    3. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazları incelendiğinde;
    Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğine göre, yargılama giderlerinin kabul ret oranına göre belirlenmesi gerekirken tamamının davalı tarafa yükletilmesi ve kendini vekille temsil ettiren davalı yararına reddedilen miktar üzerinden nispi yerine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    İzah edilen eksiklik ve hatalar giderilip oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere açıklanan yönlerden taraflar lehine hüküm bozulmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin, (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 21.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi