Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15175
Karar No: 2013/18291
Karar Tarihi: 19.12.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/15175 Esas 2013/18291 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/15175 E.  ,  2013/18291 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde; davacının murisi....23.08.2011 tarihinde tedavi gördüğü hastanede vefat ettiğini, ölümünden sonra davalının, menfaat sağlamak maksadıyla murisle aynı odada yatan dava dışı hastaların yönlendirdiği ve hastalar tarafından murisin gerçek iradesini yansıtmayan ve geçerli olmayan vasiyetname (28.03.2011 tarihli) düzenleterek Sulh Hukuk Mahkemesine “vasiyetnamenin geçerliliğinin tespiti ve lehine mirasçılık belgesi düzenlenmesi” istemiyle dava açtığını, sözkonusu vasiyetnamenin yasada öngörülen şartları taşımadığını, kaza belgesinin muris öldükten sonra düzenlendiğini, kaldı ki, muris aklı başındayken bu yönde bir beyanda bulunmasının mümkün olmadığını belirterek vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili cevabında; müvekkilinin ölen ...’nın kocasının kardeşinin torunu olduğunu, sözlü vasiyetname ile ölümünden sonra mallarını müvekkiline bıraktığını, murisin son arzularını hastanede oda arkadaşları ....’ye aktardığını, murisin ölümünden bir hafta sonra vasiyetname ile ilgili işlemlerin başlatıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece; muris tarafından hastanede yattığı sırada tanıkların belirttiği şekilde yazıya dökülen son arzularının vasiyetname niteliğinde olup, TMK.nun 539 ve devamı maddelerine uygun olduğu kanaatine varıldığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü davacı vekili temyiz etmektedir.
    Dava; TMK.nun 539 ve devamı maddelerinde düzenlenen “sözlü vasiyetname”nin iptaline ilişkindir.
    ....


    TMK. 539.madde “Mirasbırakan; yakın ölüm tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, hastalık, savaş gibi olağanüstü durumlar yüzünden resmi ve el yazılı vasiyetname yapamıyorsa, sözlü vasiyet yoluna başvurulabilir.
    Bunun için mirasbırakan, son arzularını iki tanığa anlatır ve onlara bu beyana uygun bir vasiyetname yazmaları veya yazdırmaları görevini yükler.
    Resmi vasiyetname düzenlenmesinde okur yazar olmak koşulu dışında, tanıklara ilişkin yasaklar, sözlü vasiyetteki tanıklar için de geçerlidir.
    TMK 540.madde “Mirasbırakan tarafından görevlendirilen tanıklardan biri, kendilerine beyan edilen son arzuları, yer, yıl, ay ve günü de belirterek hemen yazar, bu belgeyi imzalar ve diğer tanığa imzalatır. Yazılan belgeyi ikisi birlikte vakit geçirmeksizin bir Sulh veya Asliye Mahkemesine verirler ve mirasbırakanı vasiyetname yapmaya ehil gördüklerini, onun son arzularını olağanüstü durum içinde kendilerine anlattığını hakime beyan ederler.
    Tanıklar, daha önce belge düzenlemek yerine, vakit geçirmeksizin mahkemeye başvurup yukarıdaki hususları beyan ederek mirasbırakanın son arzularını bir tutanağa geçirtebilirler” hükümlerini amirdir.
    Somut olayda; mirasbırakan hastanede tedavi gördüğü sırada 23.03.2011 tarihinde kroner yoğun bakımda iken ölmüştür. İptali istenen vasiyetnameler 28.03.2011 tarihinde dava dışı....tarafından düzenlenmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi vasiyetname ile ilgili..... Hukuk Mahkemesinde görülen ..... “davalının vekili vasıtasıyla” 30.03.2011 tarihinde mahkemeye vasiyetnamenin okunması ile ilgili başvurulmuştur.
    Mahkemece tanık olarak dinlenen ..... murisle aynı odada yattığını “davalı dışında kimsenin kendisiyle ilgilenmediğini ve 10.000 TL parasını .... gecekondusunu öldükten sonra davacıya bırakacağını söylediğini ifade etmiştir.
    Diğer tanık da, tanık ..... “murisin bu şekilde söylediğini duyduğunu” ifade etmiştir.
    Tanık beyanları karşısında; TMK 539.maddesine göre son arzularının “iki tanığa anlatılması ve görevlendirilmesi” şartı olayda gerçekleşmemiştir. Muris yalnızca tanık ....bildirmiştir.
    Bundan ayrı olarak, murisin vefatından 7 gün sonra davalının vekili aracılığı ile mahkemeye başvurulmuş olup, TMK 540.maddesi uyarınca sözlü vasiyet tanıkları, “vakit geçirmeksizin” vasiyetnameyi “birlikte” mahkemeye vermek ya da durumu hakime beyan ederek tutanak düzelttirmekle yükümlüdür. Bu kural vasiyetnamenin geçerliliğine ilişkin bir emredici hüküm olup, amacı çeşitli sebeplerle mirasçılarının haklarının ziyanını önlemektir. Mirasbırakan 23.03.2011 tarihinde ölmüştür, vasiyetname ise 5 gün sonra düzenlenmiş, 7 gün sonra ve tanıklarca değil davalının vekili aracılığı ile mahkemeye tevdi edilmiştir.
    Bu durum, yasada öngörülen ve “tanıkların ikisi birlikte” ve “vakit geçirilmeksizin” hükmü ile bağdaştırılamaz.
    ...




    Mahkemece, açıklanan nedenlerle davanın kabulü gerekirken, yazılı ve yanılgılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    ....






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi