
Esas No: 2015/6562
Karar No: 2015/10837
Karar Tarihi: 19.03.2015
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/6562 Esas 2015/10837 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının, davalı bakanlığa ait iş yerinde diğer davalı alt işveren işçisi olarak özel güvenlik işinde halen çalıştığını, tüm sürede fazla mesai yaparak çalıştığı halde karşılığının ödenmediğini belirterek, müvekkilinin fazla mesai ücreti alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekilleri ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, istek kısmen hüküm altına alınmıştır.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, uyuşmazlık konusu dönem için işverence nöbet çizelgeleri dosyaya ibraz edilmiştir. Bu belgelerde işçinin ismi, günün tarihi ve çalıştığı saat aralığı net olarak yer almaktadır. Hükme esas tutulan ek bilirkişi raporunda, belirtilen belgelerdeki nöbet değişim durumu ve işçinin hangi dönem hangi saatler arasında çalıştığı hususları hiç dikkate alınmamış, davacının devamlı gece çalıştığı kabul edilerek hesaplamalar gerçekleştirilmiştir. Oysa nöbet çizelgeleri incelendiğinde davacının 08:00-16:00 vardiyası gibi gece çalışması sayılmayan zaman aralıklarında çalışması da görülmektedir. Mahkemece yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, nöbet çizelgelerindeki çalışma dilimlerine göre söz konusu alacak doğru şekilde hesaplatılmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Kabule göre de, ıslah ile talebin artırılması üzerine harcı tamamlanarak müddeabih haline gelen alacak miktarının, karşı tarafça dermeyan edilen ıslaha karşı zamanaşımı def’i sebebiyle reddedilen kısmı için red vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu yönün dikkate alınmaması da bir başka bozma sebebi sayılmıştır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.