Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11961
Karar No: 2012/731
Karar Tarihi: 01.02.2012

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/11961 Esas 2012/731 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davanın konusu 169 sayılı taşınmazın orman kadastrosu işlemleri ve 2/B uygulamasına itirazdır. Yargıtay 20. Hukuk Dairesi bozma kararında, uygulamada 4785 sayılı Yasa hükümlerinin nazara alınıp alınmadığının belirlenememesi ve aplikasyonla kesinleşmiş orman sınırlarının değiştirilemeyeceği vurgulanmıştır. Bu nedenle, bilirkişi kurulu aracılığıyla taşınmazın yeniden keşfi yapılmalı ve orman kadastrosu haritasıyla bağlantılı orijinal-renkli memleket haritası üzerinde çelişkiler giderilmelidir. Mahkemece, bu yönde işlem yapılarak dava kısmen kabul edilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 4785 sayılı Orman Kanunu ve 2/B madde uygulaması hakkındaki ESKİ Yönetmelik md. 44. ile 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 47. maddesi ve Teknik İzahnamelerin düzenlemeleri belirtilmektedir.
20. Hukuk Dairesi         2011/11961 E.  ,  2012/731 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişiler vekili, davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R


    Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2009/8272-10308 sayılı bozma kararında: “Çekişmeli parselin 28.02.1958 tarihinde kesinleşen genel kadastroda, 15400 m2 yüzölçümündeki tarla niteliğiyle orman kadastrosunda orman içi sınırı olarak gösterildiğinden söz edilerek... ve arkadaşları adına tesbitine ..." itiraz ettiği, davanın kabulüne ilişkin Gezici Arazi Kadastro Mahkemesinin 08.02.1957 gün ve 1955/208-32 sayılı kararının kesinleşmesiyle ... daha sonra davacıya intikal ettiği, dosyadaki 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman tahditine ilişkin tutanaklar ve harita ile 1993 yılında düzenlenen tutanak ve haritalar karşılaştırıldığında, 1944 yılında belirlenen bir kısım orman içi tarım poligonlarının hiç dikkate alınmadan, bu yerlerde 1993 yılında yeniden orman kadastrosu yapıldığı ve daha önce orman sınırları dışında bırakılan bu yerlerin, 1993 yılında yasal dayanağı açıklanmadan orman olarak sınırlandırılıp, 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunda orman sınırları dışında bırakılan orman içi tarım poligonlarının şekline benzer orman sınır hatları oluşturularak, itiraza konu. 2/B uygulamasıyla 1993 yılında Hazine adına orman sınırları dışına.çıkarıldığı anlaşılmaktadır. 97 numaralı Orman Kadastro Komisyonunun 24.10.2008 gün ve 140 sayılı yazısı ile bunun nedeni, 1944 yılında belirlenen orman içi tarım poligonlarının 1993 yılında yapılan işlemde aplike edilememesi olarak açıklanmışsa da, komisyonca düzenlenen çalışma tutanaklarda aplike edilememe nedenleri açıklanmamış, taşınmazın başında üç keşi yapılmış, her üç keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporlarında da, çekişmeli parselin 12021 ila 12025 numaralı orman sınr noktalarından oluşan orman sınır hattı ile 1944 yılında orman sanırları dışında bırakıldığı, 1993 yılında ise, tamamen orman olarak sınırlandırılıp kısmen 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı bildirilmişse de, her üç bilirkişi raporunda da çekişmeli parselin Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı bildirilen bölümü birinci keşif sonucu 10192 m2, ikinci ve üçüncü keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporunda da 13183 m2 olarak bildirilmiş, mahkece bu çelişkiler üzerinde durulmamış ve çelişkiler yöntemince giderilmemiştir.
    Dosya içeriğinden, ilk tahdidin 1944 yılında kesinleştiği anlaşılmakla birlikte, 1993 yılında yapılan uygulamada, 4785 sayılı Yasa hükümlerine göre hiçbir işleme lüzüm
    kalmadan devletleşen yerlerin sınırlandırmasının yapılıp yapılmadığı anlaşılamamaktadır. Kural olarak, tahdidin kesinleştiği yerlerde, bir yerin orman olup olmadığı kesinleşmiş tahdit haritasının uygulanmasıyla çözümlenir ise de, bu sınırlandırmada 4785 sayılı Yasa hükümlerinin nazara alınmış olması halinde sağlıklı çözüme ulaşılır. Zira, 3116 sayılı Yasa sadece devlet ormanlarını belirlemiş olup, bu yasaya göre, 13.07.1945 tarihinden önce yapılan sınırlandırmalar sonucu oluşup kesinleşen tahdit haritaları, orman olarak sınırlandırılan alanların bu niteliğini kesinleştirmekle birlikte orman sınırları dışında kalan taşınmazların orman niteliğini ve hukuki durumunu saptamakta yetersiz kalır. Bu şekildeki taşınmazların orman olup olmadığının 4785 ve 5658 sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 4785 sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar hiçbir işleme lüzum olmaksızın devletleştirilmiştir. Devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur.
    Aplikasyon; orman kadastrosu daha önceden yapılmış olan yerlerde, 2/B madde uygulaması sırasında, bağlantı kurularak gerekli orman sınır noktalarının yerlerinin arazide belirlenip ihya edilmesinden ibaret olup, bu belirleme ve ihya sırasında önceden kesinleşen orman sınır noktalarının aynı yerlerine konulması zorunludur (15.07.2004 gün ve 25523 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 47. maddesini karşılayan 02.09.1986 tarihinde yürürlüğe giren 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması hakkındaki ESKİ Yönetmelik md. 44.). Aplikasyon işlemi yeni bir orman kadastrosu değildir. Aplikasyonla kesinleşmiş orman sınırları değiştirilemez. Kesinleşmiş orman sınırları değiştirilerek yapılan aplikasyon ve bu işlem sonucunda düzenlenen tahdit haritasının hukuken geçerliliği söz konusu olamaz. Ancak, 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun bulunduğu yerlerde, 4785 sayılı Yasa hükümleri gereğince devletleşen ormanların kadastrosu aplikasyon olmayıp, yeni bir orman kadastrosudur.
    O halde; öncelikle, 1944 yılında yapılan orman tahditinde 12029 ila 12030 numaralı orman sınır noktalarının tesisine ilişkin çalışma tutanakları ile bu noktalardan oluşan orman sınır hattını gösteren 1944 yılı orman tahdit haritası, 1993 yılında yapıldığı anlaşılan işleme ilişkin görevlendirme, işe başlama, çalışma tutanakları ile çekişmeli yeri orman sınır noktaları ile birlikte gösterir, orijinal orman kadastro haritası onaylı fotokopisi, en eski tarihli memleket haritası, eski hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı getirtilerek, dosyasına eklenmeli, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç mühendis ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de.içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve
    memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davanın kısmen kabulü ile dava konusu 169 sayılı taşınmazın 04/10/2010 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) işaretli 10867,38 m2 bölümüne ilişkin orman kadastro komisyonu tarafından yapılan 2/B çalışmasına ilişkin işlemin iptaline, bu kısmın kültür arazisi oldduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler vekili ile davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, on yıllık süre içinde açılan aplikasyon ve 2/B madde uygulamasına itiraza ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimi ve gerçek kişilere ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 01.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi