Esas No: 2022/2574
Karar No: 2022/5937
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2574 Esas 2022/5937 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturmada tescilli tasarımlarının taklit edildiği iddiasıyla yapılan arama ve el koyma talebi reddedildi. Yapılan itirazlar da reddedilince Yüksek Adalet Bakanlığı, kanun yararına bozma istemiyle dava dosyasını Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Dosya incelendi ve suç delillerinin bulunması için aramanın yapılması gerektiği sonucuna varıldı. İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliği'nin kararı, 5271 sayılı CMK'nun 309/4-a maddesi uyarınca bozuldu ve işlemlerin mahallinde yapılması kararlaştırıldı.
Kanun Maddeleri:
- 5271 SK 116 maddesi: \"Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilir.\"
- 5271 sayılı CMK’nun 309/4-a maddesi: \"Yargılama usulüyle ilgili hususlardaki hataların düzeltilmesi amacıyla kararlar kanun yararına bozulabilir.\"
"İçtihat Metni"
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/58584 sırasına kayden marka hakkına tecavüz suçundan yapılan soruşturmada anılan Cumhuriyet Başsavcılığının 31/03/2021 tarihli arama ve elkoyma talebinin reddine dair İstanbul 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 31/03/2021 tarihli ve 2021/2028 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin İSTANBUL 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 05/04/2021 tarihli ve 2021/1926 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 11.01.2022 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.01.2022 tarihli ve KYB. 2022-7578 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, müşteki vekilinin şikayet dilekçesinde özetle, müşteki şirketin tescil sahibi olduğu tasarımları içeren ürünlerin, şüphelilere ait iş yerinde izinsiz üretilerek satışa arz edildiğini iddia etmesi üzerine yapılan soruşturma neticesinde, Cumhuriyet Başsavcılığınca 31/03/2021 tarihinde kolluk birimlerine yazılan talimatta arama niteliğinde olmadan söz konusu iş yerinde dışarıdan gözlem yapılmasının istendiği, bunun üzerine kolluk birimlerince yapılan gözlem üzerine düzenlenen 31/03/2021 tarihli tutanakta, dışarıdan bakıldığında çok sayıda toner ve toner kutuları olduğunun görüldüğünün belirtildiği ve fotoğrafların eklendiği, bunun üzerine Cumhuriyet Başsavcılığınca söz konusu işyerinde arama yapılıp elde edilecek suç unsurlarına el koyulması talebinde bulunulması üzerine yapılan inceleme sonunda, suç işlendiği hususunda makul şüphe teşkil eden somut bir delil bulunmadığı ve iddia olunan ürünlerin taklit mi orjinal mi olduğu da anlaşılamadığından bahisle İstanbul 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 31/03/2021 tarihli ve 2021/2028 değişik iş sayılı kararı ile söz konusu talebin reddine karar verildiği ve bu karara karşı müşteki vekilince yapılan itirazın da İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 05/04/2021 tarihli ve 2021/1926 değişik iş sayılı kararı ile reddedilmesini müteakip, başka surette delil elde edilme imkanının kalmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmakla; 5271 SK 116 maddesinde; "Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilir." şeklinde belirtildiği üzere, aramanın amaçlarından birinin suç delillerini elde etmek olduğu, burada aranılan makul şüphenin ise suçun işlendiğine yönelik değil de, suç delillerinin elde edilebileceği hususuna ilişkin olduğu nazara alındığında, müşteki firmanın tescilli tasarım hakkına şüpheliler tarafından tecavüz edildiğinin tespitine yönelik olarak yapılan araştırmalara ilişkin tanzim edilen tutanak ve çekilen fotoğraflardan, arama talep edilen yerde suça konu olabilecek eşyaların bulunduğunun tespit edildiği, bu halde olaya ilişkin suç delillerinin tespitine yönelik yeterli ve makul şüphenin mevcut bulunduğu ve iddia olunan ürünlerin taklit mi yoksa orjinal mi olduğunun tespitinin ancak yapılacak arama ve el koyma işlemi sonucunda tespit edilebileceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Her ne kadar kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriğinde müşteki şirketin tescil sahibi olduğu “tasarımları” içeren ürünlerin izinsiz üretilip satış arz edildiğinden bahsedilmişse de; dosya kapsamına ve 31.03.2021 tarihli şikâyet dilekçesine göre, şikâyet konusunun “marka” hakkına tecavüz suçuna ilişkin olduğu anlaşılarak ve bu hususun yazım hatası olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği makul şüphenin oluşması nedeniyle yerinde görülmekle;
İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 05.04.2021 tarih ve 2021/1926 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nun 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, 24.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.