Esas No: 2021/21215
Karar No: 2022/3370
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/21215 Esas 2022/3370 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/21215 E. , 2022/3370 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.07.2018 tarih ve 2018/204 - 2018/175 sayılı kararı
Suç : Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme
Hüküm : TCK’nın 314/3 ve 220/7 maddesi delaleti ile 314/2, 220/7-2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, 62/1, 53/1,2,3, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet
Bölge adliye mahkemesince kesin olarak verilen hüküm, 24.10.2019 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddesinin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
1- Sanık hakkında düzenlenen iddianamede, kollukta ve savcılıkta alınan sanığa ait ifadeler ile Masak raporu, Özel Burç Okulları Spor Klubü Derneği üyelik kaydına dayanıldığı halde, dosya içerisinde sanığa ait ifadeler, mali analiz raporu üyelik kaydı bilgileri ile arama, el koyma ve yakalama tutanaklarının aslı ya da okunaklı ve onaylı örnekleri dosyaya getirilmeden hüküm kurulması,
2-Ayrıntıları Dairemizin 09.04.2018 tarih ve 2018/125 Esas 2018/1049 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere;
CMK. 188/1. maddesinde; "Duruşmada, hükme katılacak hakimler ve cumhuriyet savcısı ile zabıt katibinin ve kanunun zorunlu müdafiiliği kabul ettiği hallerde müdafiinin hazır bulanması şarttır." şeklinde duruşmada hazır bulunması gerekenler gösterilirken "zorunlu müdafiiyi" mahkeme heyetinden saymıştır.
CMK 289. maddesinin 1-a-e bendlerinde, kanuna kesin aykırılık halleri içinde, "mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması ile Cumhuriyet savcısı veya duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken kişilerin yokluğunda duruşma yapılması" gösterilmiştir. Temyiz denetiminde bu madde kapsamındaki hukuka aykırılıklar temyiz kapsamında gösterilmiş olmasa da resen incelenecektir (CMK 289/1).
Bu açıklamalar doğrultusunda, somut olayda;
Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılanan sanığın, yargılama aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafii bulunmadığı gibi CMK 156. maddesi gereğince re’sen müdafii görevlendirilmeyerek bulunduğu hal nedeniyle, delillere erişme ve savunma hazırlama imkanları itibariyle çelişmeli yargılamanın gereği olan “silahların eşitliği” ilkesinin ve Anayasanın 36, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddeleri ile teminat altına alınan adil yargılama hakkının ihlali sonucunu doğuracak biçimde, adaletin selameti açısından gerekli olan müdafiinin hukuki yardımından yararlandırılmadan yargılama yapılıp sorgusu tespit edilmek ve hüküm kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması yukarıda izah edilen mevzuat ile CMK 188/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi,
3- Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçu ile ilgili olarak TCK 58/9. maddesinin uygulanmaması doğru ise de; hükmün gerekçe kısmında “Sanığın TCK’nun 6/5-j maddesinde düzenlenen 'örgüt mensubu' olduğu anlaşıldığından sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK'nun 58/9 maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, mükerrir sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmiştir." yazılmasına rağmen, kısa kararda “Sanık hakkında TCK’nun 58/9. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına yer olmadığına” ifadelerine yer verilerek, hükmün esasını oluşturan kısa karar ile gerekçe arasında çelişki oluşturulmak suretiyle CMK'nın 232. maddesine aykırı davranılması,
4- Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanığın, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün önemli finans kuruluşlarından olan Bank Asya isimli bankada örgüt adına verilen çağrı ve talimatlar kapsamında işlem yapıldığı kanaati oluşturan hesap hareketlerinin bulunduğu, düzenlenen bilirkişi raporunda sanığın, örgüte destek amaçlı para yatırma-çekme çağrısına uyarak örgüt çağrısı nezdinde hareket ettiğinin belirtildiği kanaatine ulaşıldığı bildirilmiş ise de; sanığın söz konusu hesabına ilişkin dosya içerisinde bulunmayan hesap hareketleri dökümünün, açılış tarihinden bu yana dökümü getirtilerek yeniden bilirkişi raporunun temini ile Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde dosya arasına eklenmesi ve sanık hakkında UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında başkaca bilgi ve belge bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dosyaya getirtildikten sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümlülüğüne karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz istemi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükmün belirtilen sebeplerden dolayı
BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.