Mahkemesi :Çocuk Ağır Ceza
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet,
2-Her iki sanık hakkında değişen suç niteliğine göre kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından verilen kararlara yönelik yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 20.03.2012 tarihli ve 2011/785-2012/101 sayılı kararında da açıklandığı üzere; “kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma” suçundan dolayı, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararın, sözü edilen fıkraya 6217 sayılı Kanun"la eklenen cümlenin yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihinden önce ya da sonra verilip verilmediğine bakılmaksızın, temyiz değil itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 267 ve devamı maddeleri uyarınca sanıklar müdafiinin isteğinin itiraz merciince incelenmek üzere dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na GÖNDERİLMESİNE,
2-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükme yönelik yapılan incelemeye gelince;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "20.04.2010 - 12.07.2010" yerine sadece "20.04.2010" yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
12.07.2010 tarihli olayla ilgili olarak sanık ile birlikte tanıklar ... ve ... ile sanık ve tanıkların ele geçen maddeyi kendilerine zorla taşıttığını iddia ettikleri ... haklarında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan soruşturma yapılarak, yaş küçüklüğü nedeni ile sanık yönünden işlediği iddia olunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dosya tefrik edilerek temyize konu bu davanın açıldığı; ..., ... ve ... haklarında ayrı açılan davanın ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2010/379 esas sayılı dosyasında kayıtlı olduğu ve temyiz incelemesi sonucu bu dosyanın sanıkları haklarında verilen mahkumiyet hükümlerinin dairemizin 2015/8817 esas ve 2016/8258 karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanması üzerine kesinleştiği anlaşılmakla; 2010/379 esas sayılı dosyanın getirtilerek bu dosyanın içine konulması, incelenmesi ve sonucuna göre tüm delillerin birlikte değerlendirilerek, sanık hakkında TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması yerine eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre;
CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca görevlendirilen müdafiye ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinin 3. fıkrasının (c) bendine aykırı olarak yaşı küçük olan sanığa yükletilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, 20.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.