Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/12272
Karar No: 2011/14124

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/12272 Esas 2011/14124 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, İller Bankası Genel Müdürlüğü'nün kayden maliki olduğu beş parça taşınmazın İstanbul Su Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü'ne satışının idari yargı yerince iptal edilmesi sonucu davalı idareye iade edilmesi talebine ilişkindir. Karşı davada ise, sadece satış bedelinin ödeme tarihlerinden geri alım tarihine ve karşı dava tarihine kadar geçen sürelere ilişkin yasal faiz istenmiştir. Mahkeme, asıl dava bakımından karar verilmesine yer olmadığına, karşı davanın kabulüne karar vermiştir. Temyiz incelemesi sonucu, asıl dava bakımından hükümde bir isabetsizlik bulunmadığına karar verilirken, karşı dava bakımından hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kararda açıklanan kanun maddeleri ise, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesidir.
1. Hukuk Dairesi         2011/12272 E.  ,  2011/14124 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : TUZLA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 05/10/2010
    NUMARASI : 2009/240-2010/630

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı (karşı davalı), kayden malıki olduğu beş parça taşınmazın Banka Yönetim Kurulu kararıyla 6.615.700.00.-TL bedel üzerinden davalı idareye devredildiğini ve devir bedelinin 16.8.2004 ile 9.9.2004 tarihlerinde tahsil edilerek temlikin gerçekleştirildiğini, bilahare dava dışı Sendika tarafından  açılan dava sonucu idari yargı yerinde tescil dayanağı işlemin iptal edildiğini ve verilen kararın kesinleştiğini, bunun üzerine alınan bedelin davalı idare hesabına yatırılacağını bildirerek, taşınmazların iadesini istemelerine rağmen davalı idarenin anılan mahkeme kararının gereğine yerine getirmediğini, satış bedelini davalı idare hesabına yatırdıklarını ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuş; karşı davaya yönelik olarak  da, geçersiz sözleşme nedeniyle ancak ödenen satış bedelinin talep edilebileceğini belirterek, karşı davanın reddini savunmuştur.
    Davalı (karşı davacı), idare mahkemesi tarafından davacı bankanın ihale yönetmeliğinde belirtilen usullere uyulmadığı gerekçesiyle taşınmazların satışına ilişkin işleminin iptaline karar  verilmiş olup, bu kararla davacı bankanın kusurlu olduğunun belirlendiğini, davanın açılmasına sebep olmadıklarından yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacaklarını belirterek, asıl davanın reddini savunmuş, karşı davasında, ödedikleri satış bedelinin yasal faizi bakımından alacak talebinde bulunmuştur.
    Mahkemece, "dava açıldıktan sonra davaya konu taşınmazın 26.5.2009 tarihinde tapuda davacı kurum adına tescil edildiğinden bu konuda yeni bir karar  verilmesine yer olmadığına, karşı davanın kabulüne" karar  verilmiştir.
    Karar, taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz  edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. ... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği, duruşma günü tebliğ gideri (pul) yokluğundan  reddedildi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
     Asıl dava, tapu iptali ve tescil; karşı dava ise, faiz alacağının tahsili isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, asıl dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; çekişme konusu 1009, 1010, 1022, 3059 ve 3234 parsel sayılı taşınmazların davacı İller Bankası Genel Müdürlüğü adına kayıtlı iken, 18.08.2004 tarihinde satış suretiyle davalı İstanbul Su Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’ne temlik edildikleri ve yargılama sırasında da 26.05.2009 tarihinde alım (iade) ile yeniden davacı adına kaydedildikleri anlaşılmakla; tapu iptal ve tescil davasının konusuz kaldığı gözetilerek, asıl dava bakımından karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, davacının dava açmakta haklı olduğu ve davalının da davaya karşı çıktığı gözetilerek asıl davaya ilişkin yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yüklenmiş olması da doğrudur. Davalının (karşı davacının) temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Davacı (karşı davalının) temyiz itirazlarına gelince;
    Asıl dava, çekişme konusu taşınmazların davalıya satışına ilişkin işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kararın kesinleşmesi nedeniyle davalı adına tescilin dayanaksız, başka bir ifadeyle yolsuz hale geldiği ileri sürülerek açılmış ve dava dilekçesine satış bedelinin dava tarihi itibariyle davalıya iade edildiğine ilişkin banka dekontları eklenmiştir.
    Karşı davada ise, gerçek zararla ilgili talep hakkı saklı tutulmak suretiyle sadece ödenen satış bedelinin ödeme tarihlerinden geri alım tarihine ve karşı dava tarihine kadar geçen sürelere ilişkin yasal faiz alacağı istenmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, satış akdiyle davacı taraf çekişmeli taşınmazları devretmiş, karşılığında da satış bedelinin tahsil etmiştir. Taşınmazların devir ve teslimiyle birlikte davalının (karşı davacının) tasarruf hak ve olanağına sahip olacağı kuşkusuzdur.
    Öte yandan, satış bedelini taşınmazları devir yükümlülüğünü yerine getirmek suretiyle tahsil eden davacının (karşı davalının), anılan satış bedelini haksız olarak elinde bulundurduğundan söz edilemeyeceği de tartışmasızdır.
    Hal böyle olunca; davalı (karşı davacının) sadece yasal faiz alacağıyla ilgili talepte bulunduğuna göre, satış bedelinin davacının (karşı davalının) yedinde haksız tutulmadığı gözetilerek karşı davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Davacının (karşı davalının), temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  29.12.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi