Esas No: 2019/349
Karar No: 2021/1724
Karar Tarihi: 02.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/349 Esas 2021/1724 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
....
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE : ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/12/2018
ESAS-KARAR NO ...
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 05/11/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; davacı ile davalı şirketin de ortağı olduğu dava dışı adi ortaklı arasındaki satım sözleşmesi gereğince satıma konu malların dava dışı adi ortaklığa teslim edildiğini, bakiye satım bedelinin ödenmemesi üzerine adi ortaklığı oluşturan davalının da bulunduğu şirketler aleyhine Ankara 11.İcra Müdürlüğü'nün... sayılı dosyasında başlattıkları icra takibine davalı şirketin, icra takibine konu borcun yarısını ödeyerek, geri kalan yarısına, borcun adi ortaklığa ait olması nedeniyle borcun yarısından sorumlu olduğunu belirterek itiraz ettiğini, TBK'nın 638. maddesine göre davalı şirketin adi ortaklığın borcunun tamamından diğer ortaklarla birlikte müteselsilen sorumlu olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; davalı şirketin dava dışı adi ortaklığın davacıya olan borcundan sermayesi oranında sorumlu olduğu, davalı ile diğer ortak dava dışı şirket arasında imzalanan adi ortaklık sözleşmesi uyarınca davalının adi ortaklığın borcundan sermayesi,%50 oranında sorumlu olduğunu ve sorumlu olduğu miktarı ödediğini savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, adi ortakların, birlikte veya bir temsilci aracılığıyla bir üçüncü kişiye karşı ortaklık ilişkisi çerçevesinde üstlendikleri borçlardan, aksi kararlaştırılmadıkça müteselsilen sorumlu oldukları, davacının akidi olan müvekkil şirketin de ortağı bulunduğu adi ortaklığın borcundan, ortak olan müvekkil şirketin davacıya karşı müteselsilen sorumlu olduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili, müvekkili ile dava dışı .... arasında 25.02.2016 tarihinde “...... sözleşmesi imzalandığını, sözleşme konusu için sona ermesiyle adi ortaklığın da sona erdiğini, müvekkili ile ... ....Ltd. Şti. arasındaki Adi Ortaklık Sözleşmesi ile adi ortaklığı oluşturan şirketlerin sorumluluk oranlarının açık bir şekilde belirtilmesi ve dava konusu icra takibine ilişkin fatura alacağının da .....borcu olması nedeniyle müvekkilinin sadece fatura alacağının %50'sinden sorumlu olacağını, icra dosyasına müvekkili adına 17.566,00TL aktarıldığını, müvekkilinin icra dosyasında kalan bakiye yönünden davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, yerel mahkemece müvekkili aleyhine icra inkar tazminatına hükmedildiğini, icra takibine haksız bir şekilde itiraz edilmediğini, müvekkili ile dava dışı ... .... Ltd. Şti. Arasındaki Adi Ortaklık Sözleşmesi’nin 4.m ile adi ortaklığı oluşturan şirketlerin sorumluluk oranlarının belirtildiğini, müvekkili tarafından sorumlu olunan borç miktarının ödenmesine rağmen davacı kötüniyetli davranarak müvekkilini mağdur etmek amacıyla işbu davayı açtığını, adi ortaklığın vergi borçlarından dahi ortakların hisseleri oranında sorumlu olduğunu, yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının müvekkili lehine bozulmasını istinaf etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; dava dışı şirket ile adi ortaklık ilişkisi bulunan davalının adi ortaklığın davacı şirkete karşı olan borcundan sorumluluk oranına ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle adi ortaklığı oluşturan ortakların TBK m. 638/3 hükmü uyarınca borçlarından müteselsilen sorumlu olmalarına, adi ortaklık sözleşmesinde belirlenmiş olan sorumluluk oranlarının kendi iç ilişkilerinde sonuç doğuracağına davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1050,58.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 265,00.-TL harcın mahsubu ile bakiye 785,58.-TL harcın istinaf eden dava.. alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-HMK m. 359/4 uyarınca kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK'nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK'nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 02/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan...
Üye...
Üye...
Katip...
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
"5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.