3. Hukuk Dairesi 2019/5881 E. , 2020/1095 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAŞKANLAR KURULU
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulunun Bölge Adliye Mahkemelerinin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi istemine ilişkin talebi üzerine; istem dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulunun 03.07.2019 tarihli ve 2019/17 Esas- 2019/17 Karar sayılı başvurusunda; İzmir BAM 6., İstanbul BAM 35., Gaziantep BAM 3. ve Samsun BAM 6. Hukuk Dairelerinin kesin kararları arasında, 2886 Sayılı Kanun gereğince kiralanan taşınmazlara ilişkin kiracılık sıfatının tespiti ve muarazanın önlenmesi davalarında; taraflarca yapılan yenileme sözleşmeleri ile ilgili sözleşmenin yenilenmesi durumunda 2886 Sayılı Kanun"un 75. Maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı yönündeki görüş farklılıkları nedeniyle uyuşmazlık bulunduğu bildirilip, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun"un "Başkanlar Kurulunun Görevleri" başlıklı 35/1-3 maddesi kapsamında uyuşmazlıkların giderilmesi talep edilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin kesin olan 2018/1487-2019/485 esas-karar sayılı kararına konu, Bayındır Sulh Hukuk Mahkemesinin, 02.03.2018 tarih, 2017/552-2018/118 esas-karar sayılı kiracılık sıfatının tespiti davasının kabulüne konu kararın istinaf istemi üzerine verilen kararında; Dava konusu yerin 31.08.2005 tarihli ihale sonucu düzenlenen kira sözleşmesi ile davalıya kiralandığı, bu tarihten sonra taraflar arasında sözleşmeler yenilenerek devam ettiği ve son olarak taraflar arasında 04.10.2016 tarihinde 9 ay süreli yeni bir sözleşme yaptıkları sözleşmenin 13. maddesinde ise 2017 Haziran ayının son iş günü kiracı söz konusu yeri, kullanımına bırakılan malzemeler ile teslim edeceğinin düzenlendiği, bu durumda; ilk sözleşme ihale ile yapıldığından sonraki yapılan sözleşmelerin yenileme sözleşmesi olduğu ve ilk sözleşmenin devamı niteliğinde olduğundan, en son yapılan yenileme sözleşmesi 03.07.2017 tarihi itibariyle son bulduğundan, kiracı davacı 2886 sayılı yasanın 75. maddesine göre fuzuli şagil olduğundan ve dava tarihi itibarıyla kiracı olmadığından, Bayındır Sulh Hukuk Mahkemesinin, 02.03.2018 tarih, 2017/552-2018/118 esas-karar sayılı kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesinin 2017/2106-2017/1852 esas-karar sayılı kararına konu olan Lüleburgaz Sulh Hukuk mahkemesinin 22.02.2017 Tarih 2015/818 - 2017/176 esas-karar sayılı kiracılık sıfatının tespiti davasının reddine konu kararın istinaf istemi üzerine verilen kararında; Maliye Hazinesine ait kantin kiralanmasına ilişkin sözleşmenin 28.06.2012 tarihli ihale tutanağı ve aynı tarihli kira sözleşmesi ile yapıldığı, 04.07.2014 tarihli ve bir yıl süreli yenileme kira sözleşmesinin ihale yapılmadan imzalandığı, ihale ile kiraya verilen bir yerin ihale süresi dolduktan sonra kullanılmaya devam edilmesinin kira sözleşmesi bulunduğu anlamına gelmeyeceği, bu durumda olaya 2886 Sayılı Yasanın uygulanması gerektiği, ihale ile kiralanan yerin ihale süresi bitiminden sonra taraflar arasında bir kira sözleşmesi yapıldığı takdirde uyuşmazlığa TBK hükümlerinin uygulanması gerektiği, davaya konu mecurun ilk kiralanmasının ihale ile yapılmış olmasına rağmen ihalede belirtilen süre bittikten sonra yeni bir sözleşme yapılmış olmakla, bu sözleşme hükümlerinin TBK ya tabi olduğu, kiracılık sıfatının tespiti ve tahliyenin de TBK "ya göre değerlendirilmesi gerektiğinden öncelikle TBK hükümleri çerçevesinde açılmış bir tahliye davası ve alınmış bir tahliye kararı olup olmadığının araştırılması, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararı yerinde olmadığından HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, yargılamanın eksikler tamamlanarak kaldığı yerden devamı için dosyanın ait olduğu Mahkemeye iadesine karar verilmiştir.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 2019/476-2019/543 esas-karar sayılı kararına konu olan Samsun 1. Sulh Hukuk mahkemesinin 18/09/2018 Tarih 2017/7-2018/1304 esas-karar sayılı kiracılık sıfatının tespiti davasının kabulüne dair kararın istinaf istemi üzerine verilen kararında; davaya konu kiralanan kantinin 17.09.2012 tarihinde yapılan ihaleyle kiraya verilip yapılan ihale doğrultusunda davalı idare ile davacı arasında kira sözleşmesi imzalanıp en son imzalanan kira sözleşmesi ise 28.09.2015 başlangıç ve 15.06.2016 bitiş tarihli kira sözleşmesi olup, işbu davada 6098 sayılı TBK hükümlerinin uygulama yeri bulunmadığı, uyuşmazlığın 2886 SK"nun 75. maddesi çerçevesinde çözümlenmesinin gerektiği, bu durumda 2886 SK"nun 75. maddesi gereğince taraflar arasındaki kira ilişkisi 15.06.2016 tarihinde sona erdiğinden ve yeni bir kira sözleşmesi de yapılmadığından davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken taraflar arasındaki kira ilişkisinin tabi olduğu kanun hükmünün yanlış vasıflandırılarak davanın kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğundan HMK"nun 353(1)-b-2 maddesi gereğince hükmün kaldırılarak, davanın reddine karar verilmiştir.
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin 3. Hukuk Dairesinin 2018/982-2018/1047 esas-karar sayılı kararına konu olan Gölbaşı (Adıyaman) Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/390-2018/141esas-karar kira sözleşmesinin feshi ile taşınmazın tahliyesi davasının kabulüne dair kararın istinaf istemi üzerine verilen kararında; kiralanan belediye meclis kararı ile 2886 sayılı yasa uyarınca ihale suretiyle 26.02.2007 tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiraya verildiği ancak, 02.01.2008 tarihli aynı taraflar arasında yeni bir "düzenleme şeklinde kira sözleşmesi" tanzim edilerek kira süresinin 15 yıla çıkarıldığı, bu durumda yapılan ikinci kira sözleşmesi yenileme hükmünde olup yapılan ikinci kira sözleşmesinin artık 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında değerlendirilmeyeceği, taraflar arasındaki kira sözleşmesi nitelik itibariyle özel hukuk hükümlerine tabi bir sözleşme olup idare kendi
kusuruna dayanarak tek taraflı fesih ve tahliye talebinde bulunamayacağı ve sözleşme süresi sona ermediğine göre davalının kiracılığı devam ettiğinden davalının istinaf başvurusunun esastan kabulü ile Gölbaşı (Adıyaman) Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/390 esas 2018/141 karar sayılı kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
Öncelikle; Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin 3. Hukuk Dairesinin 2018/982 esas 2018/1047 karar sayılı kararına konu davada; kira sözleşme süresi henüz dolmadan kiraya veren Belediye tarafından sözleşmenin feshi ve tahliye talebi üzerine karar verildiği, diğer Bölge İdare Mahkemesi kararlarında ise; sözleşmelerin süresinin bitiminden sonrasına ilişkin davalar olduğu dolayısıyla, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi kararının; uygulanan hükümler ve içerik olarak diğer Bölge Adliye Mahkemeleri kararlarından farklı olduğundan Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi kararı yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6., İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk dairelerinin benzer olayda verdikleri kesin nitelikteki kararları arasında uyuşmazlık bulunduğundan bu uyuşmazlıkların 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun"un 35/1-3 maddesine göre giderilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bilindiği üzere; 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi ile değişik “... ve Tahliye” başlıklı 75.maddesinin 3. ve 4.fıkrasında; “kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm var ise ona göre hareket edilir. Aksi halde ... alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine bulunduğu yer mülkiye amirince en geç onbeş gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir.” hükmü bulunmaktadır. Bu madde önceleri sadece Hazine tarafından bu kanun hükümlerine göre kiraya verilen taşınmazlar hakkında uygulanırken, 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 Sayılı Belediye Kanunu nun 15/p-3 maddesi hükmüyle Belediyeye, 5538 Sayılı Kanunun 26/b maddesi uyarınca İl Özel İdarelerine, 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi uyarınca Vakıflar Genel Müdürlüğüne ve son olarak da 21.03.2018 tarihli ve 7103 sayılı Kanunun 26. maddesiyle, özel bütçeli idarelerin mülkiyetinde bulunan taşınmazlar hakkında da uygulanması öngörülmüştür. Bu madde ile adı geçen kurumlara tahliye konusunda bir ayrıcalık tanınmıştır. Yasal süre bitiminden itibaren ... alınacağı hüküm altına alındığından, 2886 Sayılı Yasanın 1. maddesi uyarınca usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracıyı fuzuli şagil kabul etmek gerekir.
Hazine, Özel Bütçeli idareler, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İl Özel İdareleri ve Belediyeler 2886 Sayılı Yasa uyarınca kiraya verdikleri taşınmazlarını, kira süresi sonunda, işgal ne kadar süre devam ederse etsin kiralananın 6570 Sayılı Yasaya ya da Borçlar Kanununa tabi olup olmadığına bakılmaksızın her zaman gerek mahkemeden gerekse mülkiye amirinden tahliyesini isteyebilirler. ... olarak alınması gereken paranın “kira parası” adı altında alınmış veya ödenmiş olması, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin yenilendiği anlamına gelmez.
Her üç davaya konu olan kira sözleşmelerinde, ilk olarak 2886 Sayılı Kanuna göre kiraya verilen taşınmazların, sonrasında yapılan yenileme sözleşmeleri bitiminde, Kamu idareleri tarafından tahliyesi talep edilmiştir. Taşınmazların 2886 Sayılı Kanun kapsamında kiraya verilmiş olması durumunda, aynı kanunun 75. Maddesine göre sözleşmede özel bir
hüküm yoksa kira ilişkisinin süre sonunda son bulacağı kanun gereğidir. Kira sözleşmelerinin uzatılmasına dair kira sözleşmeleri, dava konusu kiralananlar 2886 sayılı Yasa hükümleri gereğince kiraya verilmiş olması nedeniyle önceki sözleşmelerin devamı niteliğinde olup, 2886 sayılı Kanunun 75. maddesi gereğince kira sözleşmelerinin süre bitiminde sona ereceği ve kiracının fuzuli şagil durumuna düşeceğini kabul etmek gerekeceğine göre; İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6., İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk dairesinin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın bu çerçevede giderilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 2886 Sayılı Kanuna göre yapılan kira sözleşmelerinin uzatılmasına ilişkin sözleşmelerin ilk yapılan sözleşmenin devamı niteliğinde olduğundan, bu kira sözleşmelerinin uzatılmasına dair sözleşmelerdeki sürenin bitimi sonrasında 2886 sayılı Kanunun 75.maddesi gereğince kiracının fuzuli şagil durumuna düşeceğinin kabulü ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6., İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairelerinin kesin kararları arasındaki görüş ve uygulama uyuşmazlıklarının bu şekilde giderilmesine, kesin olarak 11/02/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.