
Esas No: 2015/1788
Karar No: 2021/1089
Karar Tarihi: 11.03.2021
Danıştay 10. Daire 2015/1788 Esas 2021/1089 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/1788
Karar No : 2021/1089
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …. Bakanlığı / …
VEKİLİ : 1. Hukuk Müşaviri Yrd. …
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): Kendi adlarına asaleten …'e velayeten 1- …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …
İSTEMLERİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar … ve .. oğlu …'e yönelik polis memurunun gerçekleştirdiği ateşli silahla yaralama eyleminde davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle oluştuğu ileri sürülen zararlara karşılık ... için 100.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi, anne … ve baba … için ayrı ayrı 10.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davaya konu kasten yaralama olayının meydana geliş şekli, davacıların olay nedeniyle mahrum kaldıkları durum dikkate alınarak davacı …'ün 100.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminat isteminin, anne …'ün ve baba …'ün ayrı ayrı 10.000,00 TL manevi tazminat istemlerinin kabulüne, davacı ...'ün manevi tazminat isteminin 10.000,00 TL'lik kısmının ise reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI :
1- Davalı idare tarafından, olayda idareye atfedilebilecek hizmet kusuru bulunmadığı, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının yüksek olduğu ve mahkeme kararının kabule ilişkin kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
2- Davacılar tarafından, dava dilekçesinde idareye başvuru tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin talep edildiği ancak mahkemece bu hususta bir karar verilmediği ileri sürülerek bu hususa ilişkin kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMASI: Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup davacılarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davacıların temyiz isteminin kabulü, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının faiz yönünden düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davalı İdarenin Temyiz İsteminin İncelenmesi :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın kabule ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davacıların Faize Yönelik Temyiz İsteminin İncelenmesi :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 13. maddesinde, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren 1 yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren 5 yıl içinde idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği, görevli olmayan adli yargı mercilerine açılan tam yargı davasının görev yönünden reddi halinde sonradan idari yargı mercilerine açılacak davalarda, idareye başvurma şartı aranmayacağı hükümleri yer almaktadır.
2577 sayılı Kanun'un 13. maddesinde, idari eylemler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için idareye başvuruda bulunulmasının, dava ön şartı olarak öngörülmesi ve zararın idare tarafından en erken bu tarihte sulhen ödenebilecek olması nedeniyle yargı yerince hükmedilecek tazminat miktarına, ön karar için idareye yapılan başvuru tarihi, adli yargıda dava açılması halinde adli yargıda dava açıldığı tarih itibariyle yasal faiz uygulanması, Danıştay'ın yerleşik içtihatlarıyla kabul edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanacağı hükmüne yer verilmiştir.
Dava dilekçesinde, tazmini istenilen zararın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiş ve mahkeme kararının içeriğinde "davalı idareye 2577 sayılı Yasa'nın 13. maddesi kapsamında yapılan 21/06/2010 günlü ön başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerekmektedir" şeklinde ifade yer almış ise de hüküm fıkrasında açıkça yasal faize ilişkin hüküm kurulmamıştır.
Bu nedenle, İdare Mahkemesince hükmedilen maddi ve manevi tazminat tutarlarının başvurunun davalı idareye tebliğ tarihi olan 27/06/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi gerekirken, faiz istemine yönelik hüküm içermeyen İdare Mahkemesi kararının bu kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Bu durumda, Mahkeme kararının hüküm kısmında yer alan "davacı …'ün 100.000,00-TL maddi, 40.000,00-TL manevi tazminat isteminin, anne …'ün 10.000,00-TL manevi, baba …'ün 10.000,00-TL manevi tazminat isteminin KABULÜNE," ibaresinden sonra gelmek üzere, "kabul edilen tazminat miktarlarının davalı idareye başvuru tarihi olan 27/06/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine" ibaresi eklenerek düzeltilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin kabulüne, davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının hüküm fıkrasına "kabul edilen tazminat miktarlarının davalı idareye başvuru tarihi olan 27/06/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine" ibaresi eklenerek DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/03/2021 tarihinde esas yönünden oy birliğiyle, faiz kısmı yönünden oy çokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Temyiz istemine konu İdare Mahkemesi kararında, davacıların faiz talebi hakkında hüküm kurulması gerekirken, faize ilişkin hüküm kurulmamasında hukuka uyarlık bulunmamakta olup, bu husus, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, "yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık" kapsamında bulunmayıp; anılan maddenin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektiren "hukuka aykırılık" teşkil ettiğinden, İdare Mahkemesi kararının bu kısmının, Mahkemesince yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına bu yönden katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.