13. Hukuk Dairesi 2013/11025 E. , 2013/24878 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... olduğunu, 24.05.2002 tarihinde verilen vekaletname ile Bakanlar Kurulunun Tabi Afet Nedeniyle Gelir Kaybı ve Hasara Uğrayan Belediyelere Yapılacak Yardımlara İlişkin Kararının iptali ve ... zararın tahsili için 20.12.2002 tarihinde idari yargıda dava açtığını ve 2005 yılında verilen kararla 254.413.06.TL" nın tahsiline karar verildiğini, verilen ilamın 23.02.2006 tarihinde 611.498.06.TL olarak tahsili için icraya koyduğunu, 29.12.2008 tarihinde idare tarafından 695.381.53.TL olarak ödenen paradan 32.859.92.TL ... karşı yan vekalet ücreti ile ayrıca damga vergisi ve ... masrafları düşüldükten sonra kalan 658.246.91.TL üzerinden vekalet ücretine istinaden %10 oranında yani 65.824.69.TL hapis hakkı kullanılarak kalan 592.422.22.TL ve yargılama gideri olan 6.213.00.TL olmak üzere toplam 598.635.22.TL" yı 16.05.2009 tarihinde davalının banka hesabına yatırdığını, aralarında yazılı avukatlık ücret sözleşmesi olmadığını, hem dava hemde ... takibi için %20 vekalet ücreti ödenmesi gerektiğini ileri sürerek şimdilik 65.824.69.TL" nın, yargılama sırasında sunduğu 01.12.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile toplam 101.667.64.TL" nın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 13.10.2010 tarihli bilirkişi ek raporu dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın çözümü açısından ücret sözleşmesinin bulunmadığı durumlarda hangi tarihteki düzenlemenin uygulanacağı açıklığa kavuşturulmalıdır. 5043
sayılı yasa ile değiştirilen Avukatlık Kanununun 164/4. maddesine göre; “Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde, değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir.” Yine 5043 sayılı kanunun 7. maddesi ile geçici 21. madde eklenmiş olup, anılan maddede; “Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, kesin hükme bağlanmamış bütün ihtilaflarda bu kanunun değişik hükümleri uygulanır.” düzenlemesi getirilmiştir. Ne var ki, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu"na 5043 sayılı kanunla eklenen geçici 21. madde, ... Mahkemesi’ nin 7.2.2008 günlü kararı ile iptal edilmiştir. Öyle olunca, artık geçici 21.maddenin, dolayısıyla 5043 sayılı Kanunun 164. maddesinde yapılan değişikliklerin de uygulanması mümkün değildir. Bu durumda, hukuki yardımın başladığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir. Hukuki yardımın ne zaman başladığı konusu ise değişken olup her işlemin özelliğine göre farklılık gösterebilmektedir. Örnek vermek gerekirse, dava açılmış ise, davanın açıldığı, ya da tespitin yapıldığı tarih, müvekkil aleyhine dava açılmış ise cevap verme tarihi, ya da vekaletnamenin verilme tarihi hukuki yardımın başladığı tarih olarak esas alınmalıdır.
1136 sayılı Avukatlık Kanununun ücrete ilişkin 163 ve 164. maddeleri, vekil ile müvekkil arasındaki ücrete ilişkin düzenlemeleri getirmiştir. 1136 sayılı Kanunun bazı hükümlerini değiştiren 4667 sayılı kanun, 2.5.2001 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, bu kanun yürürlüğe girmeden önceki uyuşmazlıklarda; sözleşme var ise, sözleşme hükümleri, yok ise ya da sözleşme geçerli değil ise, 163. maddenin son fıkrası hükümleri uygulanmaktaydı. 163. maddenin son fıkrasında ise “Yazılı ücret sözleşmesi yapılmamış olan hallerde asgari ücret tarifesi uygulanır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Böylelikle, sözleşmenin yapılmamış olması ya da geçersiz olması hallerinde hukuki yardımın başladığı tarihteki asgari ücret tarifesinin uygulanacağı açıktır. Dairemizin kararlılık kazanmış uygulamaları da bu yöndedir. Yine 4667 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği tarih olan 2.5.2001 tarihinden itibaren ise, Avukatlık Kanununun 164. maddesinin 4. fıkrası uygulanacaktır. Madde sözleşmenin yapılmamış olması halinde “…Avukatlık ücretinin
2013/11025-2013/24878
kararlaştırılmamış olduğu hallerde, değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanır. Değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde ise asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın sonucuna ve avukatın emeğine göre değişmek üzere ücret anlaşmazlığı tarihindeki dava değerinin yüzde beşi ile yüzde onbeşi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir…” düzenlemesini getirmiştir. Bu düzenlemeye göre 2.5.2001 tarihinden sonra hukuki yardıma başlayan ... emeğine göre yüzde beş ile yüzde ... arasındaki bir miktarı ücret olarak hak edecektir. Yine 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nda, 20.1.2004 tarihinde 5043 sayılı Kanunla değişiklikler yapılmış ve Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinin dördüncü fıkrası değişikliğe uğramış ve “Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde, değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarının incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir. Değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanır.” düzenlemesi getirilmiştir. Böylece 20.1.2004 tarihinden sonra başlayan hukuki yardımlarda sözleşme bulunmaması halinde ya da sözleşmenin belirgin olmaması, tartışmalı bulunması ya da sözleşmenin geçersiz sayıldığı hallerde ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yirmisi arasındaki bir miktar avukatın emeğine göre verilmelidir. Halen de yürürlükte olan düzenleme bu şekildedir. Geçici 21. madde ... Mahkemesince iptal edildiğinden bu madde ancak 20.1.2004 tarihinden sonra başlayan hukuki yardımlarda uygulanabilecektir.
Özetlemek gerekirse değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde hukuki yardımın başladığı tarihteki yürürlükte olan kanun hükümleri uygulanarak, hukuki yardımın yapıldığı tarih 2.5.2001 tarihinden önce ise asgari ücret tarifeleri, bu tarih ile 20.1.2004 tarihleri arasında hukuki yardım başlamışsa yüzde beş ile onbeş, bu tarihten sonra ise, yüzde onu ile yüzde yirmi arasındaki bir oran tatbik edilecek, değeri para ile ölçülemeyen davalarda ise avukatlık asgari ücret tarifeleri uygulanacaktır.
Somut olaya gelince; Dava konusu olayda, taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi mevcut olmayıp, taraflar
arasındaki sözleşme ilişkisinin, davacı avukatın takip ettiği dava ve takip yönünden, o dava ve takip tarihi itibariyle kurulduğu kabul edilmeli, ödenmesi gereken vekalet ücretleri de bu tarihlerde geçerli Avukatlık Kanunu hükümlerine göre belirlenmelidir. O halde mahkemece, davacının, davalı lehine açtığı dava ile ilgili karşı yan vekalet ücreti olarak hükmedilen ....076.52.TL ücreti vekaletini dava dışı idareden ... 5. ... müdürlüğünün 2006/2324 Esas sayılı takip dosyasında ve ... karşı yan vekalet ücreti olarak 32.859.92.TL" nın da tahsil ettiği, davacının bu dava da, davalının talep etmeye hakkı olan yasal dava ve takip vekalet ücretini talep ettiği dikkate alınarak dava akdi vekalet ücreti olarak 254.413.06.TL üzerinden, dava tarihi olan 20.12.2012 tarihi itibariyle geçerli olan %5-%... oran arasında, ... akdi vekalet ücreti olarak takip değeri olan 611.498.06.TL üzerinden, ... takip tarihi olan 23.02.2006 tarihinde geçerli olan %10-%20 oran arasında takdir edilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlar gözardı edilerek ... dosyasındaki değeri 676.691.41.TL üzerinden, dava ve ... takip tarihleri itibariyle ... ve dava, akdi ve karşı yan vekalet ücretinin Avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesaplayan ve bu hesaplama yöntemine göre tahsil edilen ....076.52.TL ile 65.824.69.TL dışında kalan 32.859.92.TL" yı da hesaplamaya katmayan eksik ve yetersiz 13.10.2010 tarihli bilirkişi ek raporunu esas alarak yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre, temyiz eden tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince temyiz eden tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.