Esas No: 2019/9839
Karar No: 2022/4885
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/9839 Esas 2022/4885 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiş ve Yargıtay Ceza Dairesi tarafından incelenmiştir. Suçlama; 4733 sayılı Kanuna muhalefet olarak belirlenmiştir. Dosya incelendikten sonra, sanığın aracında kaçak tütün ele geçirildiği ve sanığın tütünleri üretip satmaya götürdüğü beyan ettiği ancak tütünlerin kaçak olup olmadığının tespit edilmediği belirtilmiştir. Bu nedenle, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından sanığın uygunluk belgesi bulunup bulunmadığı araştırılmalı ve uzman bir bilirkişiden rapor alınarak suça konu eşyaların yabancı menşeili olduğunun anlaşılması halinde eylemin 5607 sayılı Kanun kapsamında değerlendirileceği, yerli üretim olması halinde ise eylemin 4733 sayılı Kanunun 8. maddesinde öngörülen idari yaptırımı gerektiren kabahati oluşturacağı belirtilmiştir. Kararda, suçlama ile ilgili olarak 4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 8. maddesi 5. fıkrası ve aynı Kanunun 8/5-ı maddesi ile 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 24. maddesi yer almaktadır. Ayrıca, kararın sonunda suç tarihi için yürürlükte olan 4733 sayılı Kanun ile 654
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 8. maddesi 5. fıkrasındaki "Tütün, tütün mamulleri, etil alkol, metanol ve alkollü içkiler piyasasında Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından gerekli izinleri alarak veya almadan mal veya hizmet üreten, işleyen, ihraç veya ithal eden, pazarlayan, alan veya satan gerçek ve tüzel kişilere aşağıda yazılı idarî yaptırımlar uygulanır" ve aynı Kanunun 8/5-ı maddesinde yer alan "Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından uygunluk belgesi almadan enfiye, çiğneme, nargile tütünü veya yaprak sigara kâğıdı ya da makaron üretenler ile satan veya satışa arz edenlere (…)(1), beşbin Yeni Türk Lirası idarî para cezası verilir." ile 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 24. maddesinde yer alan, ''Kovuşturma konusu fiilin kabahat oluşturduğunun anlaşılması halinde mahkeme tarafından idari yaptırım kararı verilir.'' şeklindeki düzenlemeler karşısında;
Olay tarihinde sanığın içerisinde bulunduğu araçta 466 kg kıyılmış tütün ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda, dosya kapsamına göre suça konu tütünlerin kaçak olup olmadıklarının tespit edilmediği, sanığın aşamalardaki savunmalarında söz konusu kıyılmış tütünleri ... ilindeki tarlalarında ürettiğini ve ... iline satmaya götürdüğünü beyan ettiği cihetle, öncelikle Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından sanığın tütün satımı hususunda uygunluk belgesi bulunup bulunmadığı yönünde araştırma yapılması ve uzman bir bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre suça konu eşyaların yabancı menşeili olduğunun anlaşılması halinde eylemin 5607 sayılı Kanun kapsamında değerlendirileceği, kıyılmış tütünlerin yerli üretim olduklarının anlaşılması ve sanığın uygunluk belgesi bulunmaması halinde ise eylemin 4733 sayılı Kanunun 8. maddesinde öngörülen idari yaptırımı gerektiren kabahati oluşturacağı ve Kabahatler Kanunu'nun 24. maddesi uyarınca mahkemece karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre ise;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla aynı Yasanın 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası nazara alınarak sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.