22. Hukuk Dairesi 2013/31047 E. , 2015/4444 K.
"İçtihat Metni"...
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı ... San. ve Tic. A.Ş. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 02.03.2004-16.05.2007 tarihleri arasında davalı yanında çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2... esas sayılı dosyasında verilen ...sayılı kararla işe iadesine hükmedildiğini, taraflarca temyiz edilmeyen kararın 02.02.2011 tarihinde kesinleştiğini, müvekkilinin...Noterliğinin 11.04.2011 tarih ve 4345 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile işe iade başvurusunda bulunduğunu, başvuruya cevap verilmediğini ve işe başlatılmadığını, işçilik alacaklarının da ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre alacağının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... San. ve Tic. A.Ş. vekili, işe iade davasının ... şirketine karşı açıldığını, işe iade davasında muvazaa iddiasında bulunulmadığından işe iadeden kaynaklanan tazminat davasının da müvekkiline karşı açılamayacağını, 2008 yılında sonuçlanan işe iade davasında davalı ... tarafından temyize başvurulmaması nedeniyle kesinleştiğini, bu kesinleşmenin 02.02.2011 tarihinde gerçekleştiğinden söz edildiğini, oysa işe iade davalarının tefhim veya tebliğden itibaren sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulmaması halinde kesinleşeceğini, bu tarihten itibaren on gün içinde başvurmayan işçinin işe iadeden kaynaklanan tazminatlara hak kazanamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... şirketi cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, her iki davalı arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu, işe iade davalarının alt işverene karşı açılmasının gerektiği, işe iade sonrası tazminat taleplerinin hem alt işverenden hem de asıl işverenden istenebileceği, işe iade için başvuruda bulunulması gereken işverenin alt işveren olsa da, davacının işe iade için alt işverene başvurduğu tarihte asıl işveren ile alt işveren arasındaki sözleşmenin feshedildiği, her iki işveren arasındaki sözleşmenin 31.12.2010 tarihi itibariyle bittiği, bu tarihten sonra asıl işverenin başka bir alt işverenle çalışmadığı, dolayısıyla davacının işe iade için asıl işverene müracaatının geçerli kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
./..
Kararı davalı ... San. ve Tic. A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının işe iade başvurusunun usulüne uygun olup olmadığı ve buna bağlı olarak işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre alacağına hak kazanıp kazanmayacağı noktasındadır.
Dosya içeriğinden davacının davalı ... şirketine karşı işe iade davası açtığı, yapılan yargılama sonunda davacının işe iadesine karar verildiği, bu kararın temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından açılan ve kesinleşen işe iade davasından sonra davacının gerçek işvereni olduğu anlaşılan davalı ... isimli şirkete ve diğer davalı şirkete işe iade başvurusu yaptığı, ihtarnamenin ... şirketine tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Buna göre davacının işverenine usulüne uygun bir işe iade başvurusunun bulunmadığı sabittir. Bu durumda 4857 sayılı İş Kanunu"nun 21. maddesi gereğince, işverence yapılan fesih geçerli hale gelir ve işveren sadece geçerli feshin sonuçlarından sorumlu olur. Diğer bir anlatımla işveren artık işe iade davasına münhasır özellikler olan boşta geçen süre ücreti ile işe başlatmama tazminatından sorumlu olmayacak ise de, geçerli bir feshin sonuçlarından sorumluluğu devam edecektir. Bu nedenle davalı şirketler işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre alacağından sorumlu olmayacaklardır.
Hâl böyle olunca iş sözleşmesinin feshedildiği tarih itibariyle davacının kıdem ve ihbar tazminatının hesaplanarak hüküm altına alınması gerekir. Kıdem tazminatı davacının işe iade sonrası eklenen dört aylık boşta geçen sürenin eklenmeden hesaplamalıdır. Mahkemece bu gerekçe ile davacının boşta geçen süre alacağı ve işe başlatmama tazminatının reddine karar verilmesi ve kıdem tazminatı hesaplamasında dört aylık boşta geçen sürenin dikkate alınmaması gerekli iken yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 11.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
...