10. Hukuk Dairesi 2015/6359 E. , 2015/5643 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilâmı sonrasında davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün davalı taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi .........tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı taraflar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalı işverene ait işyerinde 1998-23.11.2006 döneminde hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. 6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 7. maddesine eklenen 4. fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma re"sen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiştir.
6552 sayılı Kanun ile ilgili olarak öncesinde Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan hükümet teklifinde, söz konusu düzenleme 54. madde olarak yer almış, izleyen 55. maddede “5521 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.” denildikten sonra “7"nci maddeye bu Kanunla eklenen dördüncü fıkra hükmü, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda da uygulanır.” hükmü geçici 3. madde olarak öngörülmüş, ancak yasalaşma aşamasında anılan geçici madde çıkarılıp 6552 sayılı Kanun"da bu türden düzenlemeye yer verilmemiştir.
Diğer taraftan, 5521 sayılı Kanunun 15. maddesinde, bu Kanun"da açıklık bulunmayan durumlarda Hukuk Muhakemeleri Usûlü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 66. maddesinde, üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabileceği, 447/2. maddesinde, mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"na yapılan yollamaların, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı, 448. maddesinde, bu Kanun hükümlerinin, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanacağı açıklanmıştır.
Şu durumda, hizmet tespiti davalarında Kurumun feri müdahilliğine ilişkin hükmün geçmişe yürütüleceği yönündeki düzenlemenin kanun koyucu tarafından benimsenmemiş olması, ayrıca ve özellikle yukarıda değinilen 448. madde kapsamında, Kurum bakımından taraf oluşumu gerçekleştiğinden tamamlanmamış işlemden söz edilemeyeceğinin de belirgin bulunması karşısında 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkranın 11.09.2014 tarihinden önce açılan davalarda uygulanamayacağı açıktır.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında 11.09.2014 gününden önce açılan dava değerlendirildiğinde, daha önceki davada reddedilmekle kesinleşen 1998-31.12.2000 dönemine ilişkin istemin reddine, yargılama aşamasında Kurumca kabul edilerek kayıtlara işlenen 01.01.2001-23.11.2006 dönemine yönelik talep bakımından ise konusuz kalma nedeniyle hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu uyuşmazlık konusu tüm dönem açısından “konusuz kalan davanın reddine” denilerek hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi Kurumun feri müdahil olarak benimsenmesi de usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : Karar başlığında yer alan “FER’İ MÜDAHİL” sözcüklerinin çıkartılarak yerine “DAVALI” sözcüğünün yazılmasına, hükmün 1 numaralı bendinde yer alan sözcüklerin çıkartılarak yerine “1998 – 31.12.2000 dönemine yönelik istemin reddine, 01.01.2001 – 23.11.2006 dönemine ilişkin talep bakımından ise konusuz kalma nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,” sözcüklerinin yazılmasına, 2 numaralı bendinde yer alan sözcüklerin çıkartılarak yerine “5502 sayılı Kanunun 36. maddesi ile 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununun 9. maddesi gereğince davalılar harçtan muaf olduklarından, dava açılırken yatırılan 24,30 TL. harç tutarının karar kesinleştiğinde ve isteği durumunda davacıya geri verilmesine,” sözcüklerinin yazılmasına, 3 numaralı bendinde yer alan “giderlerinin davalıdan” sözcüklerinin çıkartılarak yerine “giderinden tarafların haklılık paylarına göre takdiren 85,00 TL"sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen” sözcüklerinin, “asıl davalıdan” sözcüklerinin çıkartılarak yerine “davalılardan müştereken ve müteselsilen” sözcüklerinin yazılmasına, 4 numaralı bendinde yer alan sözcüklerin çıkartılarak yerine “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenen 1.500,00 TL. avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,” sözcüklerinin yazılmasına ve bu şekliyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı Göle Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı"ndan alınmasına, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.